Yeni oyuncular için 5 seneye ihtiyaç var
Ömer Büyükaycan, "Bilindiği üzere Türk basketbolunda şu sıralar çok fazla oyuncu çıkmıyor; ama 5 seneye kadar yeni oyuncular geliyor. Ben Milli Takımlar’ın altyapısında çalışıyorum. Orada görüyorum; yeni oyuncular geliyor ama en azından 5 yıla ihtiyaç var" diyor.
06 Ağustos 2020 - 15:35 - Güncelleme: 07 Ağustos 2020 - 11:24
ğer 1980’lerde ve 1990’larda Türk basketbolunu yakından takip eden biriyseniz, kesinlikle Ömer Büyükaycan ismini duymuşsunuzdur. Eski oyuncuları araştırmayı seven birisiyim. Birçok ismin açıklamalarını, demeçlerini, röportajlarını, söyleşilerini gördüm. Ancak Ömer Büyükaycan’ın herhangi bir yerde açıklamalarına rastlamadım. Bu da bende uzun zamandır kendisi ile bir röportaj yapma isteği doğdu.
ECZACIBAŞI AİLE GİBİ BİR KURUMDU
Kariyeri boyunca önemli takımlarda forma giymiş, NCAA deneyimi bulunan, aynı zamanda Türk basketbolunun bir başka efsane ismi; rahmetli Ünal Büyükaycan’ın oğlu olan Ömer Ağabey ile röportaj için anlaştık ve farklı şehirlerde olduğumuz için röportajı telefonda yaptık. Röportajdan önce kendisini Kanyon AVM’de görmüş olabileceğimi söyledim. Kendisi de, “Evet olabilir” dedi. Daha önce Necati Güler, Tamer Oyguç, Ufuk Pek ve Efe Aydan ile yaptığım röportajlarda da buradan bahsetmiştik.
Bahsettiğim AVM, bir zamanlar Eczacıbaşı’nın fabrikasıydı ve spor salonu da orada bulunuyordu. Ömer Büyükaycan da Eczacıbaşı çıkışlı bir isim ve o da Eczacıbaşı’nın diğer oyuncuları gibi düşünüyordu:
“Ben de onlarla aynı fikirdeyim. Eczacıbaşı aile gibi bir kurumdu. Hepimizi yetiştirdi. Bir kere salonu çok güzeldi. Salondaki çalışan insanlar, iyi insanlardı. Kimsenin öyle bir salonu yoktu o dönemlerde. Bizim eşyalarımız salonda yıkanırdı. Herkesin antrenman saatleri belliydi. Yani, kimse antrenman yapamazken, biz antrenman yapıyorduk. Orada öyle bir olanağımız vardı.”
GALATASARAY BİR KARDEŞLİK OKULU
Ancak Ömer Büyükaycan, Galatasaray’daki zamanlarında adından sıkça söz ettirmiştir. Kariyerinin dönüm noktasının Eczacıbaşı’ndan Galatasaray’a transferi olduğunu söyleyen Büyükaycan, “Aynı zamanda Galatasaray Lisesi çıkışlıyım. O yüzden, Galatasaray'ın bende çok anlamı var. Galatasaray için bir kardeşlik ortamı vardı; bir kardeşlik okulu diyebiliriz. Galatasaray'a 1986-1987 sezonunda transfer olmuştum. O sezon finale çıkmıştık; ama şampiyonluğu son maçta Karşıyaka’ya kaybetmiştik. Karşıyaka çok iyiydi. Karşıyaka’nın da çok kuvvetli bir seyircisi var” dedi.
1989-1990 sezonunda ABD’ye giden Ömer Büyükaycan, o dönem kolej ligi NCAA’de yer almıştı. Ömer Ağabey, Loyola Chicago Üniversitesi’nin takımında forma giymişti. Bu üniversitenin ismini 2018 yılında yaptığı sürpriz Final Four başarısıyla duymuştuk. Ancak Ömer Ağabey’in ABD macerası kısa sürmüş ve neden NBA’de olmadığını da anlattı:
“Şimdi ben daha önce profesyonel basketbolcu olduğum için orada oynadığım zaman, benim için para kayboluyordu. Türkiye’de para alıyordum. NBA de o zamanlarda garanti olmadığı için ben de Türkiye’ye döndüm. Zaten benim zamanımda Avrupa’dan pek oyuncu almıyorlardı. Bir rahmetli Drazen Petrovic’i almışlardı. Sonradan, Hidayet Türkoğlu’nun zamanında Avrupa’dan oyuncu almaya başladılar. Bu da, o dönem ABD’nin ve NBA’in bakış açısıyla alakalı bir durumdu.”
Türkiye’ye Çukurova Sanayi ile geri dönen Ömer Büyükaycan, İstanbul dışında oynadığı sezonlarda da İstanbul’da kaldığını söyledi. Büyükaycan, “Çukurova Sanayi ve Nasaş’ta oynadığım zamanlarda biz İstanbul’da kalıyorduk. Maçlar için şehirlere gidiyorduk. Çukurova’da oynadığım zamanlar Mersin’e gidiyorduk. Maçtan bir gün önce otelde kalıyorduk. Maçı oynuyorduk ve dönüyorduk. Nasaş, İstanbul’a daha yakın olduğu için, maç günü arabalarla gidiyorduk ve maçtan sonra geri dönüyorduk” şeklinde konuştu.
Ömer Büyükaycan denince, 4 Haziran 1995 tarihinde, Bulgaristan ile Avrupa Şampiyonası’na katılmak için verdiğimiz mücadeledeki geri dönüş akıllara gelir. 1993 yılında, o dönem gösterdiğimiz başarının devamı için bu şampiyonaya katılmak önemliydi ve FIBA’nın Yugoslavya için o dönem yapmış olduğu bir eleme formatında, bu maçı kazanan ikinci olup EuroBasket biletini alacaktı.
Deplasmanda olmanın dezavantajı ile ilk yarı geride olan A Milli Takımımız, ikinci yarıda yapmış olduğu geri dönüşle 79-77’lik galibiyete uzanmış ve şampiyonaya katılmıştı. Ömer Büyükaycan da, 40 dakikada attığı 33 sayıyla maçın en skorer ismi olmuştu ve bu zaferdeki başrol oyuncusuydu.
Ömer Ağabey, bu maçla ilgili, “Biz Avrupa elemeleri için Bulgaristan’a gittik. İlk yarı 16 sayı farkla mağluptuk. İkinci yarı açıldık. İkinci yarı baskı yaparak maçı kazandık. Ön tarafta Orhun Ene ve Levent Topsakal çok top kaptılar. Ben de sayıya yardımcı oldum ve unutulmayacak bir galibiyet aldık” ifadelerini kullandı.
EFES’İN ÖNÜNE BİR TÜRLÜ GEÇEMİYORDUK
Daha sonra Fenerbahçe, Galatasaray, Darüşşafaka ve Beşiktaş formalarını giyen Ömer Büyükaycan, o dönemki adıyla Efes Pilsen'in ne kadar başarılı olduğuna da değindi. Büyükaycan, “O zamanlar Efes’te Petar Naumoski, Ufuk Sarıca, Volkan Aydın, Tamer Oyguç, Larry Richard gibi isimler vardı. Aydın Ağabey (Örs) onların başında çok değerli bir antrenör olarak bulunuyordu. Ondan dolayı, Türk basketbolunda, o dönemlerde bir Efes hegemonyası vardı. Bir türlü önüne geçemiyorduk” dedi.
Ömer Ağabey, kariyerinin sonlarına doğru formasını giydiği Darüşşafaka için ise, “Darüşşafaka genelde ortalama bir takımdı ve kalabiliyorsa, play-off’a kalabiliyordu. Ancak Avrupa Kupaları’nda lige nazaran beklentilerin üstünde bir etkimiz oldu” açıklamalarında bulundu.
ALTYAPIDA GÖRÜYORUM SÜREYE İHTİYACIMIZ VAR
Ömer Büyükaycan, oyunculuk kariyerinden sonra, çeşitli kulüplerde ve milli takımda, altyapı antrenörlüğü yapmaya başladı. Herkesin bahsettiği bir konu var; neden bu ülkeden eskisi gibi oyuncu çıkmıyor? Özellikle de pota altı oyuncuları için bu dile geliyor. Kariyerinde hem pivot hem de uzun forvet oynayan Ömer Ağabey, bunun için sabretmemiz gerektiğini şu sözlerle belirtti:
“Sizin de bildiğiniz gibi çok fazla oyuncu çıkmıyor ama bir 5 seneye kadar yeni oyuncular geliyor. Ben milli takımların altyapısında çalışıyorum. Orada görüyorum; yeni oyuncular geliyor ama bir 5 seneye ihtiyaç var.”
TİPLEME
- En beğendiğiniz koç?
- Aydın Örs
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Hidayet Türkoğlu
- En İyi 5'iniz?
- Orhun Ene, Harun Erdenay, Hidayet Türkoğlu, Mirsad Türkcan, Tamer Oyguç
- En zorlu deplasman?
- Karşıyaka
- Tek kelime ile basketbol...
- Hayatım
ECZACIBAŞI AİLE GİBİ BİR KURUMDU
Kariyeri boyunca önemli takımlarda forma giymiş, NCAA deneyimi bulunan, aynı zamanda Türk basketbolunun bir başka efsane ismi; rahmetli Ünal Büyükaycan’ın oğlu olan Ömer Ağabey ile röportaj için anlaştık ve farklı şehirlerde olduğumuz için röportajı telefonda yaptık. Röportajdan önce kendisini Kanyon AVM’de görmüş olabileceğimi söyledim. Kendisi de, “Evet olabilir” dedi. Daha önce Necati Güler, Tamer Oyguç, Ufuk Pek ve Efe Aydan ile yaptığım röportajlarda da buradan bahsetmiştik.
Bahsettiğim AVM, bir zamanlar Eczacıbaşı’nın fabrikasıydı ve spor salonu da orada bulunuyordu. Ömer Büyükaycan da Eczacıbaşı çıkışlı bir isim ve o da Eczacıbaşı’nın diğer oyuncuları gibi düşünüyordu:
“Ben de onlarla aynı fikirdeyim. Eczacıbaşı aile gibi bir kurumdu. Hepimizi yetiştirdi. Bir kere salonu çok güzeldi. Salondaki çalışan insanlar, iyi insanlardı. Kimsenin öyle bir salonu yoktu o dönemlerde. Bizim eşyalarımız salonda yıkanırdı. Herkesin antrenman saatleri belliydi. Yani, kimse antrenman yapamazken, biz antrenman yapıyorduk. Orada öyle bir olanağımız vardı.”
GALATASARAY BİR KARDEŞLİK OKULU
Ancak Ömer Büyükaycan, Galatasaray’daki zamanlarında adından sıkça söz ettirmiştir. Kariyerinin dönüm noktasının Eczacıbaşı’ndan Galatasaray’a transferi olduğunu söyleyen Büyükaycan, “Aynı zamanda Galatasaray Lisesi çıkışlıyım. O yüzden, Galatasaray'ın bende çok anlamı var. Galatasaray için bir kardeşlik ortamı vardı; bir kardeşlik okulu diyebiliriz. Galatasaray'a 1986-1987 sezonunda transfer olmuştum. O sezon finale çıkmıştık; ama şampiyonluğu son maçta Karşıyaka’ya kaybetmiştik. Karşıyaka çok iyiydi. Karşıyaka’nın da çok kuvvetli bir seyircisi var” dedi.
1989-1990 sezonunda ABD’ye giden Ömer Büyükaycan, o dönem kolej ligi NCAA’de yer almıştı. Ömer Ağabey, Loyola Chicago Üniversitesi’nin takımında forma giymişti. Bu üniversitenin ismini 2018 yılında yaptığı sürpriz Final Four başarısıyla duymuştuk. Ancak Ömer Ağabey’in ABD macerası kısa sürmüş ve neden NBA’de olmadığını da anlattı:
“Şimdi ben daha önce profesyonel basketbolcu olduğum için orada oynadığım zaman, benim için para kayboluyordu. Türkiye’de para alıyordum. NBA de o zamanlarda garanti olmadığı için ben de Türkiye’ye döndüm. Zaten benim zamanımda Avrupa’dan pek oyuncu almıyorlardı. Bir rahmetli Drazen Petrovic’i almışlardı. Sonradan, Hidayet Türkoğlu’nun zamanında Avrupa’dan oyuncu almaya başladılar. Bu da, o dönem ABD’nin ve NBA’in bakış açısıyla alakalı bir durumdu.”
Türkiye’ye Çukurova Sanayi ile geri dönen Ömer Büyükaycan, İstanbul dışında oynadığı sezonlarda da İstanbul’da kaldığını söyledi. Büyükaycan, “Çukurova Sanayi ve Nasaş’ta oynadığım zamanlarda biz İstanbul’da kalıyorduk. Maçlar için şehirlere gidiyorduk. Çukurova’da oynadığım zamanlar Mersin’e gidiyorduk. Maçtan bir gün önce otelde kalıyorduk. Maçı oynuyorduk ve dönüyorduk. Nasaş, İstanbul’a daha yakın olduğu için, maç günü arabalarla gidiyorduk ve maçtan sonra geri dönüyorduk” şeklinde konuştu.
Ömer Büyükaycan denince, 4 Haziran 1995 tarihinde, Bulgaristan ile Avrupa Şampiyonası’na katılmak için verdiğimiz mücadeledeki geri dönüş akıllara gelir. 1993 yılında, o dönem gösterdiğimiz başarının devamı için bu şampiyonaya katılmak önemliydi ve FIBA’nın Yugoslavya için o dönem yapmış olduğu bir eleme formatında, bu maçı kazanan ikinci olup EuroBasket biletini alacaktı.
Deplasmanda olmanın dezavantajı ile ilk yarı geride olan A Milli Takımımız, ikinci yarıda yapmış olduğu geri dönüşle 79-77’lik galibiyete uzanmış ve şampiyonaya katılmıştı. Ömer Büyükaycan da, 40 dakikada attığı 33 sayıyla maçın en skorer ismi olmuştu ve bu zaferdeki başrol oyuncusuydu.
Ömer Ağabey, bu maçla ilgili, “Biz Avrupa elemeleri için Bulgaristan’a gittik. İlk yarı 16 sayı farkla mağluptuk. İkinci yarı açıldık. İkinci yarı baskı yaparak maçı kazandık. Ön tarafta Orhun Ene ve Levent Topsakal çok top kaptılar. Ben de sayıya yardımcı oldum ve unutulmayacak bir galibiyet aldık” ifadelerini kullandı.
EFES’İN ÖNÜNE BİR TÜRLÜ GEÇEMİYORDUK
Daha sonra Fenerbahçe, Galatasaray, Darüşşafaka ve Beşiktaş formalarını giyen Ömer Büyükaycan, o dönemki adıyla Efes Pilsen'in ne kadar başarılı olduğuna da değindi. Büyükaycan, “O zamanlar Efes’te Petar Naumoski, Ufuk Sarıca, Volkan Aydın, Tamer Oyguç, Larry Richard gibi isimler vardı. Aydın Ağabey (Örs) onların başında çok değerli bir antrenör olarak bulunuyordu. Ondan dolayı, Türk basketbolunda, o dönemlerde bir Efes hegemonyası vardı. Bir türlü önüne geçemiyorduk” dedi.
Ömer Ağabey, kariyerinin sonlarına doğru formasını giydiği Darüşşafaka için ise, “Darüşşafaka genelde ortalama bir takımdı ve kalabiliyorsa, play-off’a kalabiliyordu. Ancak Avrupa Kupaları’nda lige nazaran beklentilerin üstünde bir etkimiz oldu” açıklamalarında bulundu.
ALTYAPIDA GÖRÜYORUM SÜREYE İHTİYACIMIZ VAR
Ömer Büyükaycan, oyunculuk kariyerinden sonra, çeşitli kulüplerde ve milli takımda, altyapı antrenörlüğü yapmaya başladı. Herkesin bahsettiği bir konu var; neden bu ülkeden eskisi gibi oyuncu çıkmıyor? Özellikle de pota altı oyuncuları için bu dile geliyor. Kariyerinde hem pivot hem de uzun forvet oynayan Ömer Ağabey, bunun için sabretmemiz gerektiğini şu sözlerle belirtti:
“Sizin de bildiğiniz gibi çok fazla oyuncu çıkmıyor ama bir 5 seneye kadar yeni oyuncular geliyor. Ben milli takımların altyapısında çalışıyorum. Orada görüyorum; yeni oyuncular geliyor ama bir 5 seneye ihtiyaç var.”
TİPLEME
- En beğendiğiniz koç?
- Aydın Örs
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Hidayet Türkoğlu
- En İyi 5'iniz?
- Orhun Ene, Harun Erdenay, Hidayet Türkoğlu, Mirsad Türkcan, Tamer Oyguç
- En zorlu deplasman?
- Karşıyaka
- Tek kelime ile basketbol...
- Hayatım
YORUMLAR