"Birçok sporcunun temel korkularından biri yaralanma ve sakatlık yaşayıp bir daha mesleklerini sürdürememektir..."
Her meslek iş güvenliği açısından bazı riskleri ve olumsuzlukları beraberinde getirir. Evinizde rahat koltuğunuzda izlediğiniz maçlarda aslında çoğu zaman sporcuların risklerini düşünmezsiniz, belki en çok kazançları ve özel hayatları konuşulur. Oysa uzaktan izlediğimiz bu maçlar bazen sporcular için ciddi sakatlık riskleri yaratabilir hatta hayatlarının sonuna kadar iyileşmeyecek durumlarla da karşılaşabilirler.
Sporcular beden hareketlerinin ve kaslarının çok hızlı ve aktif kullanılması sonucu yaralanmalara, darbelere daha açık hâle gelebilmektedir. Birçok sporcunun temel korkularından biri yaralanma ve sakatlık yaşayıp bir daha mesleklerini sürdürememektir.
Sporcuların sakatlık ve yaralanma durumlarında psikologlarla çalışmalarının iyi olacağı bazı konu başlıklarını şu şekilde özetledim... Özellikle sporcular en temelde bu durumların başlarına gelebileceğinden korkmaktadır:
- Geçirilen sakatlığın ya da yaralanmanın kalıcı olması korkusu ve bunun hiç geçmeyeceği, iyileşmeyeceği, sonucunda da mesleği bırakmak zorunda kalacakları (gerçek durum yada endişe)
- Sakatlanma ya da yaralanma gibi bir durum hiç yaşanmadan 'ya bu olursa' diyerek temkinli davranmak ve bunun akabinde bu durumun performansa yansıması
- Yaralanmalar olduktan sonra psikolojik durumun kötüleşmesi sonucu, fiziksel olan hasarın daha geç iyileşmesine neden olma
- Bir kere yaralanma olduktan sonra bundan sonra hep olacak diye korkmak ve fiziksel olarak acı yaşayacak olma korkusu
- İyileşirken geçirilen sürenin şimdiki fiziksel performansı ve kondisyonu gerçekten bozması
- Gerçekten eskisi gibi iyileşmenin mümkün olmadığı ya da olamayacağı durumlarda gerçekleşen hayal kırıklığı
- Spor hayatının bırakılması durumunda sporcunun başka hedefler belirlemesine yardımcı olunması
- Yaşamının yeniden yapılandırılabilmesi için koçluk yapılması
Spor yaralanmalarının ilk dönemlerinde en sık duygu durum bozukluğu görülür. Öz güven ve performans düşüklüğü, stresin artması, eleştirilere daha duyarlı olma ve kendini suçlama hâli, düşük benlik saygısı, tükenmişlik ve depresyon, korku, öfke, bilinç bulanıklığı, kaygı gibi birçok olumsuz psikolojik durum görülebilmektedir.
Yaralanmalar henüz gerçekleşmeden olası durumlar için psikolojik hazırlık yapmak, bu korkunun azalmasına yardımcı olacaktır. Böyle bir durum gerçekleştiğinde kişi kendisini tamamen boşlukta ve ne yapacağını bilmez hâlde hissetmeyecektir. Bu tarz durumlarla karşılaşıldığında yaşanılacak 'kimlik bunalımı ve ben şimdi ne yapacağım?' sorgulamasının önüne geçilmesi için sporculara kendilerine alternatif hedefler ve amaçlar bulması önerilmektedir.
Hedefin ve başka amaçların olmasıyla kişi psikolojik olarak daha güvende olacak, eğer böyle bir durum başına gelirse kendisini çaresiz hissetmeyecektir. Alternatiflere o depresif durum içerisinde karar vermek ile daha önceden hayalini kurduğu bir şekilde karar verme durumu arasında fark vardır. Önceden belirlediğinde psikolojik olarak daha güvende hissederler ve ani bir şok yaşamazlar. Kişiye özgü hedeflerin ve amaçların da kişisinin kendisini tanıyarak belirlenmesi gerekir bu sebeple kendisi için en uygun olabilecek alternatiflerin bir spor psikoloğu ile belirlenmesi daha sağlıklı olacaktır.
YORUMLAR