Coşkun Teziç

Coşkun Teziç


Her kriz bir fırsattır

10 Ağustos 2018 - 16:04

"Uzun yıllardır çoğu kulübün maruz kaldığı yönetim zafiyetleri, alt yapılarına önem vermeme ve 'günü kurtarma' tercihleri sadece kendi kulüplerine değil; her kulübe ve ülke basketboluna ancak bugün fark edilmiş gibi görünen zararları fazlasıyla verdi ve kriz kapıya dayandı. Şimdi fırsat zamanı…"

Ülke basketbolunun son yıllarda 'yönetim zaafları' nedeniyle geldiği nokta, ucu olmayan köprüden önceki son çıkış noktasında.

Özellikle mali disiplin açısından freni patlamış yokuş aşağı giden kamyonu 'kaçış rampası'na yönlendirmek artık şart.

Hepimiz tarafından bilinen, yıllarca dile çok cılız olarak getirilen, etik rekabet kurallarına tamamen aykırı, 'ben yaptım oldu' bencilliği ve saygısızlığı ile birlikte, birkaç basketbol haber sitesini takip ederek kendisini basketbol yöneticisi zannedenlerin sebep olduğu zararlara artık DUR demenin zamanı çoktan geldi ve geçmekte.

Olmayan finansal kaynaklara, sezon başında net olmayan gelir kaynaklarına güvenerek(!) yönetilen birçok kulüp ve yönetenleri sayesinde en başta hayalleri ve hedefleri olan genç basketbolculara, alt yapı antrenörlerine ve ailelere yaşatılan hayal kırıklıklarına son verilmelidir.

Yönetici olduklarını zannedenleri istedikleri gibi yöneten oyuncu menajerleri dışında kimseye faydası olmayan bu gidişin sonu geldiğine hepimiz artık istemesek de şahidiz.

Geçmiş hakkında uzun uzadıya konuşmanın bugüne hiçbir faydası olmayacağı gibi ciddi bir enerji kaybı olacağı da kesin.

Bu nedenle; önlem planlarının acil olarak, bir kısım kulüp yöneticilerine bırakılmadan hayata geçirilmesi, yaptırım niteliğinde uygulanması kaçınılmaz haldedir.

Bu konuda en önemli gündem; kulüplerin mali disiplin kriterlerinin belirlenmesi ve hayata geçirilmesidir.

Buna bağlı olarak 'genel menajer' tanımı, donanım, yetki ve sorumluluklarının, bu sorumluluklara uygun yaptırım kriterlerinin acil belirlenerek, bazı kulüplerde 'başkanın emir eri' formatında ki genel menajer anlayışına da son verilmelidir.

Kulübün finansal zararları ile ilgili sorumluluk kriterleri ve cezai yaptırımları başkan ve genel menajer arasında pay edilmelidir. Aksi taktirde kişisel egolar adına kişisel tatmin yaşayan yöneticiler sayesinde zarar gören kulüpler ve sporcular ile basketbol emekçilerine seyirci kalmaya devam etmemiz kaçınılmaz olacaktır.

Uzun yıllardır çoğu kulübün maruz kaldığı yönetim zafiyetleri, alt yapılarına önem vermeme ve 'günü kurtarma' tercihleri sadece kendi kulüplerine değil; her kulübe ve tabii ki ülke basketboluna ancak bugün fark edilmiş gibi görünen zararları fazlasıyla verdi ve kriz kapıya dayandı. Şimdi fırsat zamanı…

İlk iş; Ülke basketbolunu vitrini olan Basketbol Süper Ligi (BSL) adına, kulüplerin mali disiplin, salon, alt yapı, sözleşme, vb. kriterlerinin belirlenmesi, bu kriterleri yerine getirmeyen kulüplerin BSL'de yer almamasına karar vermek. Gerisi çorap söküğü gibi gelecektir...

YORUMLAR

  • 0 Yorum