Burçin Badem

Burçin Badem


Bumerang etkisi

06 Kasım 2024 - 10:22

"Türk Basketbolunun son 10 yılda yetiştirip NBA’e ihraç ettiği önemli değerlerden üçünden; Furkan Korkmaz Monaco, Ömer Faruk Yurtseven ve Cedi Osman ise Panathinaikos ile EuroLeague’e dönüş kararı aldı."
  
Furkan Korkmaz ve Ömer Faruk Yurtseven için beklenen, Cedi Osman için sürpriz bir karar olduğunu düşündüğüm bu Avrupa’ya dönüş, özellikle A Milli Takımımız için de önemli bir fırsat… Ancak milli takım detayına girmeden önce bu üçlüden takımları neler bekliyor, oyuncularımızın hedefleri ne olmalı biraz ondan bahsetmek istiyorum.
 
Dönüşün ilk yolcusu Furkan Korkmaz’dan başlarsak… Monaco’nun basketbol bilgi ve zekâsını fiziksel yetenekleriyle yoğurmuş bir combo kısaya ihtiyacı vardı. Furkan tam da buraya cuk oturabilecek kimlikte bir oyuncu…  Asvel, hepsi birbirinden atlet oyuncularının yanına oyunu bilen karar adamı Fenerbahçe’den Nick Calathes’i de ekleyince, M. James, E. Okobo, F. Korkmaz ile çok sağlam bir backcourt ekibi kurmuş oldu.
 
Furkan uzun zamandır rekabetçi bir ortamda dakika almıyor. Özellikle -bana göre- gerçek basketbolun oynandığı EuroLeague’de hedeflediği faydalı seviyeye gelmesi aralık ayını bulabilir. Furkan Korkmaz bu geniş hazırlık zamanında ilk olarak takıma savunmada destek vererek işe girişmeli. Herkesi savunabilecek bilgi ve güce sahip olan Furkan, buradan alacağı kredilerden sonra... Sasa Obradovic de bu süreci kabullenip oyuncusunun yanında olacaktır. 

Çocukluklarından beri gelişimlerini takip etme fırsatı bulduğum Cedi ve Furkan, basketbolları kadar kişiliklerine saygı duyduğum gençler… Arada hatalar yaptılar ve niyetleriyle ilgili kuşkum olmadı. En kötü performans verdiklerinde bile, onların bendeki kredi notunu 'BB+ Durağan’ın altına hiç düşürmedi…
 
Ancak Ömer Faruk Yurtseven için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Karabatak tarzı hayatımıza girip çıkan Ömer, önce Fenerbahçe’nin sonra A Milli Takım'ın “Tam bize lazım uzun!” dediği anda ortadan yok oldu. Popüler tabirle “Ghosting” yaptı. İşin garip tarafı bu tavrı aynı maç içinde de görebiliyorsunuz.
 
Orta mesafe şutunu ve takip oyunlarını iyi yapan Ömer Faruk ABD’de kaldığı uzun yıllarda pivot ayaklarını ve sırtı dönük oyunlarını bir türlü olması gereken seviyeye getiremedi. Orta mesafe şutu, güzel parmak hassasiyeti, çabuk ayaklarıyla çok büyük tehdit olabilir; daha uzun yıllar NBA forması giyebilirdi. Şimdi olduğu kadar kısmıyla bile çok değerli bir oyuncu. Zaman zaman maçı tek başına kazandıracak zaman zaman da maça gelip gelmediği belli olmayacak. 

Ergin Ataman çok istisnai bir kişilik… Mirsad Türkcan ile Efes Pilsen’den NBA’e ve ardından CSKA’ya gittiği dönemde 6. ADAM basketbol dergimde bir röportaj yapmıştık. Mirsad, Ergin Ataman hakkında çok enteresan açıklamalar yapmıştı. Sonra Mirsad Türkcan, “Ben böyle konuşmadım!” diye inkâr etmişti. Bende her şeyin kayıt altında olduğunu iyi bilen Ergin Ataman’a ses kayıtlarını göndermiştim. Ses kayıtlarını dinleyen Ataman beni aramış; telefonda hiç konuşmadan upuzun bir kahkaha atmıştı… Daha sonra mı? Ergin Ataman, Mirsad’ı M.Siena’ya aldı ve beraber hem İtalya hem de Avrupa Şampiyonu oldular.
 
Şimdi en ihtiyacı olduğu dönemde A Milli Takım’da onu yalnız bırakan Ömer Faruk’u rotasyon sorunu olan 4-5 pozisyonuna aldı. Ömer’in savunmada özellikle pickandroll savunmasında adam değişmelerinde göstereceği performans çok belirleyici olacaktır. Birbirinden değerli Brown, Sloukas, Nunn, Grant dörtlüsünün potaya giden delici tehditlerinde çok ekmek çıkaracaktır. Bu ilişki düzelmesinin kaymağını umarım Türk Milli Takımı olarak da biz yeriz.
 
Gelelim Cedi’ye… Cedi çok büyük karakterlerle aynı takımda var olmayı, hem kendini hem de onları başarılı kılmayı öğrenmiş çok değerli bir oyuncu… İşin en güzel tarafı uzun zamandır kendi kulübünde başkanlık, yöneticilik nedir? Kulüp ne ister, oyuncu ne bekler bunları en yakından yaşıyor. Pizzabulls Cedi Osman Basket'in nnun için harika bir deneyim olduğuna inanıyorum.
 
Sadece bu sezona bu uğraşlar nedeniyle çok iyi hazırlanamamış olduğunu düşünüyorum. Umarım en kısa zamanda fiziksel ve zihinsel olarak Avrupa basketboluna dönüşünü tamamlar… Çünkü özellikle hızlı hücumları bitirici; potaya gitmeyi seven ve beceren bir 3 numara 'Avrupa Şampiyonu’nun gücüne güç katacaktır.

Avrupa’nın havası, suyu ve saati ile yaşayacak bu üçlü Ergin Ataman ve ekibiyle daha fazla vakit geçirebilecek. Eminim ki bu birliktelik Türk Milli Takım için bir fırsat olacaktır. Umarım görevini yapmış bir Bumerang etkisiyle hedeflerine ulaşıp geri dönerler. Hepsine iyi şanslar, sağlıklı ve başarılı sezonlar diliyorum.
 

ELVEDA ASIM...

Son olarak yazıma çok önemli bir ekleme yapmak zorundayım... Bundan tam 30 yıl önce 1993 yazında Galatasaray’da kaptan olarak forma giyerken koçumuz Aydan Siyavuş’tu. Yaz antrenmanları sürüyor; daha çok Nihat İziç ve Serdoğan Ersözlü yönetiminde antrenman yapıyorduk. Kapıdan 3 genç Bosnalı oyuncu girdi. Damir Mulaomerovic, Asım Pascanovic ve Nedim Dal…
 
Malum savaş dönemi ve o zaman başvuran tüm Bosnalı kardeşlerimiz zaten Türk Vatandaşı oluyordu. Damir’in düşünce yapısını beğenmeyen Siyavuş onu kadroda istemedi. Asım ve Nedim bizimle devam etmeye başladı. Özellikle Asım bambaşka bir yetenek ve kişilikti. Antrenman sonlarında beraber çok çalıştık. Özellikle uzundan uzuna pasları ve sonrası atışları sırasıyla saatlerce çalışırdık. Bu yazıyı kaleme aldığım sırada ajanslara Asım’ın vefat haberi düştü. Sapsarı kafasını eğerek Florya’nın kapısından ilk girdiği an, İngilizce ve Türkçeyi öğretme, ortak dili bulma çabamız… Çok üzgünüm. Sevdiklerine ve ailesine sabırlar dilerim. Başımız sağolsun…

YORUMLAR

  • 0 Yorum