Ataman için imkansız yok

- Dile kolay... Ergin Ataman'ın son 4 yılda 3. EuroLeague şampiyonluğuna Panathinaikos ile ulaşmasına ne dersiniz?
 
- Panathinaikos'un 'EuroLeague Şampiyonluğu' tabii ki değerli ama hem Türk antrenör olması hem de ona yakınlığımdan dolayı bu başarıyı konuşurken Ergin Hoca'dan başlamam gerekir... Onun 3. EuroLeague şampiyonluğunu farklı bir takımda kazanmasını, büyük bir başarı hikâyesi olarak görüyorum. Ergin Hoca'nın vizyonunu, çalışkanlığını ve sıra dışı hedeflerinin olduğunu her zaman biliyordum ama bu seferkini gerçekten olağanüstü bir başarı olarak görmek gerekir. 
 
2017-18 sezonunda Efes'in yaşadığı gibi Panathaniakos'ta geçen yıl EuroLeague'in son sıralarındaydı... O durumdaki bir takımı alarak ekibine vizyon kazandırması farklı kültürlerden gelen, farklı yeteneklere sahip oyunculardan yeni bir takım yaratıp, bir anlayış inşa etmesi gerçekten olağanüstüydü. Ergin Hoca adına ben çok gururlandım ve mutlu oldum. Hedefi hep büyüterek devam ettiriyor. 
 
A Milli Takım'da ise başarıyı hep ufak nüanslar ile kaçırdı. Umarım Türk Milli Takımı'nda da sıra dışı başarılar elde eder ve onunla bir kez daha gurur duyarız. 
 
FENERBAHÇE ADINA ÜZÜCÜ VE ŞANSSIZ BİR YARI FİNALDİ... 
 
- EuroLeague Final Four'unda 4. olan Fenerbahçe Beko için neler söylersiniz?
 
- Öncelikle Sarunas Jasikevicius'u tebrik etmek istiyorum. Kendisinin kurmadığı bir takımda sezon ortasında göreve başladı. Ve zorlu mücadelelerden sonra takımını Final Four'a taşıması başarıydı.
 
Final Four'u Olympiacos maçını kenara koyarak Panathinaikos karşılaşması üzerinden konuşmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum. 
 
Fenerbahçe Beko'yu yarı finalde Panathinaikos karşısında daha avantajlı görüyordum. Özellikle Monaco ile oynadıkları serinin son maçındaki dirençli müdafaa ve hücum organizasyonunu gördükten sonra umutluydum ama Panathinaikos karşısında tamamen farklı bir Fenerbahçe vardı.
 
Sarı lacivertliler tamamen zorlama hücumlarla, dış atışlarla rakibini yenmeye çalıştı. Fenerbahçe Beko başa baş giden oyunda özellikle 3. ve 4. periyotta istediğini yapamadı. Panathinaikos da iyi savunma yaptı ve Fenerbahçe'ye kolay sayı şansı vermedi. 
 
Sonuç olarak Fenerbahçe için Final Four'a kalmak başarıydı, yarı finalde kaybetmeleri ise Fenerbahçe ve Türk basketbolu adına üzücü oldu.  
 
4+3 ACELE İLE ALINMIŞ HATALI BİR KARAR
 
- TBF'nin kulüpler ile görüşmesi sonrası yeni sezonda BSL'de (Basketbol Süper Ligi) uygulanacak 4+3 yabancı kuralı için düşünceleriniz nelerdir?
 
- 4+3 yabancı kuralını acele verilmiş hatalı bir karar olarak görüyorum. Basketbolumuz için hayati önem taşıyan bu tür kararların çok geniş bir konsensüs sonrası verilmesi taraftarıyım. Örneğin, TÜBAD ve 'Oyuncu Birliği'nden temsilcilerin olduğu, genişletirsek basketbola emek vermiş eski antrenörler, hakemler ya da basketbolcuların da bir araya geldiği bir fikir birliği sonrası alınacak kararın daha doğru olacağını düşünüyorum.
 
İşin evveliyatına baktığımızda son antrenörlük dönemimdeki yabancı kuralı 3+2'ydi.. Turgay Demirel'in başkanlığındaki TBF, 6 yabancıya izin verdi ve bu çok hatalı karardı. Daha sonra gelen Hidayet Türkoğlu başkanlığındaki federasyon ise 6 yabancıyı bir müddet sonra 5'e indirdi. 
 
Bildiğim kadarıyla TBF yetkililerinin gönlünde 4+1 vardı, en azından benim izlenimim bu yönde... Fakat gelinen noktada kulüplerin ısrarlı görüşleriyle 4+3 kararı alındığı kanısındayım. Bu tür hayati kararları kulüplerin insiyatifine bırakırsanız onlar da genel olarak kendi menfaatlerini düşünürler, ama bana göre bir yandan da Türk basketbolunun geleceğini de düşünmeleri gerekir. 
 
Antrenör Eğitim Kurulu'nun üzerinde titizlikle durduğu ve büyük önem verdiği 'Bireysel Gelişim Antrenörlüğü Sertifika Programı'na uygun olarak TBF, güzel bir karar aldı... Federasyon, geride bıraktığımız sezondan başlamak kaydıyla Süper Lig kulüplerinde Eğitim Kurulu'nun organize ettiği kurslardan 'Bireysel Gelişim Antrenörlüğü Programı Sertifikası'na sahip, en az birer antrenör bulundurmayı zorunlu tuttu. 
 
Ne yazık ki kulüplerin bir kısmı para cezasını ödeyip, bu antrenörleri istihdam etmeme yolunu seçti! Çünkü bunun yaptırımı cüzi para cezasıydı. Bu da kulüplerin altyapıya bakış açısını gösteren önemli bir örnek... Kulüplerin altyapılarını uzun vadeli düşünmeleri lazım. Tabii ki kısa vadede başarılı olmayı da isteyecekler ama altyapı olmadan, sürekli oyuncu alarak da yaşayamacaklarını bilmeleri gerekir.
 
7 yabancının yanında 5 de Türk olması bana oldukça garip geliyor! Ben bu yabancı sayılarından çok TBF'nin kulüplere Türk oyuncuların geliştirilmesine yönelik kapsamlı projeler getirmesini beklerdim. Örneğin Süper Lig kulüplerinin 12 kişilik kadrosunun içinde en az iki 20 yaş ve altı oyuncu olması doğru olurdu. Keza bir işlevi de Süper Lig'e oyuncu hazırlama olduğuna inandığım TBL'deki iki yabancı sayısı da bana göre doğru değil. Orada da 1+1 yabancı ve 20 yaş altı 4 oyuncunun kadroda yer alması gerektiğine inanıyorum. TB2L'de genç basketbolcu sayısı daha da artabilir. 
 
Özetle TBF'nin kulüpleri altyapı yatırımlarına teşvik etmesi ve bunun için de bazı yaptırımlar getirmesi gerekir ki, altyapıya belirli bir bütçe ayırılsın ve önem verilsin.
 
BASKETBOL GELİŞİM MERKEZİ'NDEKİ SEMİNERİMİZDE ATAMAN DA OLACAK
 
- TBF Eğitim Kurulu olarak yoğun çalıştığınızı biliyoruz, yaptığınız yeniliklerden bahsetmenizi istesek...
 
- 6-16 yaş antrenörleri için çok kapsamlı bir altyapı kitabı hazırlandı. Oyuncuların hem teknik hem de fiziksel gelişimlerini sağlamak adına modern bir kitap bu... TBF'nin desteği ile Eğitim Kurulu'nda başta Alaeddin (Yakan) Hoca olmak üzere bu çalışmaya büyük emek verildi.
 
29-30 Haziran'da ise Basketbol Gelişim Merkezi'nde uluslararası seminer yapacağız. Bu seminere birbirinden önemli antrenörler katılacak ama EuroLeague'de 3. şampiyonluğunu yaşayan Ergin Ataman'ın olacağının altını çizmek isterim.
 
- Açılışını semineriniz ile yapacağınız Basketbol Gelişim Merkezi için neler söylersiniz?
 
- Tesisin sondan bir önceki hâlini gördüm. Bittiği zaman muhteşem olacak. Başkan Hidayet Türkoğlu başta olmak üzere tüm Basketbol Federasyonu Yönetimi'ne teşekkür etmek gerekir. Böyle eşine ender rastlanan bir tesis yapılması takdiri hak ediyor.
 
Ekonomik olarak tesisin yaşayabilmesi için basketbol dışında da etkinliklere ev sahibi olması gerektiğini biliyorum... Ama sonuçta umarım basketbolun yaşayacağı bir tesis olacaktır. Hem altyapılar hem de üst yapılar adına kısa ve uzun vadeli planların en iyi şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorum. 
 
Burası milli takımlar için çok önemli... Bence tesisin en mühim işlevi, milli takım altyapı oyuncularının gelişmesi adına burada bireysel ve özel çalışma yapmaları olacaktır. Oyuncularımızın bu tesiste düzenli çalışması ve ülkemizi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil etmeleri çok önemli...