RİBAUND ÖZEL - Şemsettin Baş ile beş soru beş cevap

Ribaund Dergi'nin Ağustos 2019 sayısında Romanya'nın CSO Voluntari takımını çalıştıracak Şemsettin Baş ile beş soru beş cevap konseptimize uygun bir röportaj yaptık. Birbirinden özel dosyaların bulunduğu Ribaund Dergi'nin Ağustos 2019 sayısının bayilerden ve Turkcell Dergilik/Telekom e-dergi uygulamalarından edinebilirsiniz.

RİBAUND ÖZEL - Şemsettin Baş ile beş soru beş cevap
15 Ağustos 2019 - 21:00 - Güncelleme: 15 Ağustos 2019 - 21:02
Ribaund Dergi'nin Ağustos 2019 sayısında Romanya'nın CSO Voluntari takımını çalıştıracak Şemsettin Baş ile beş soru beş cevap konseptimize uygun bir röportaj yaptık. Birbirinden özel dosyaların bulunduğu Ribaund Dergi'nin Ağustos 2019 sayısının bayilerden ve Turkcell Dergilik/Telekom e-dergi uygulamalarından edinebilirsiniz.

 

Ülke basketbolumuzun sevilen figürlerinden olan Şemsettin Baş, cesur bir karar aldı ve başantrenörlük kariyerine yurt dışında devam etmeyi seçti. Gelecek sezon Romanya Ligi’nde CSO Voluntari’yi çalıştıracak olan Şemsettin Baş ile hem yaklaşan Voluntari günlerini hem de geride kalan Bursaspor günlerini konuştuk.

Romanya işiyle başlamak istiyorum. Sürpriz gelişen bir şey miydi yoksa yurt dışında çalışmak kafanızda var mıydı? Süreç nasıldı ve Romanya kafanıza nasıl yattı?

Yurt dışında çalışmak, hep kafamda olan bir hedefti. Bursa’da çalıştığım son senemde zaten biri Romanya ve biri Polonya’dan olmak üzere teklifler gelmişti. Ancak sözleşmem devam ettiği için Bursa’da kalmayı tercih ettim. Bir sene sonra tekrardan böyle bir teklif gelince, kabul ettim. Özellikle hem oyuncuların hem antrenörlerin hem de olabiliyorsa kondisyonerlerin ve idarecilerin de yurt dışını görmesini isterim. Oradaki vizyon, öngörü ve işleyişi görmek çok önemli. Kulüple anlaşmaya gittiğim dönemlerde, orada kaldığım zamanlarda tecrübe ettiğim şeyler var. Bizde potansiyel  yüksek. Ancak yurt dışında spor anlayışı, yaklaşımı, pazarlama, sponsorluk, seyirci, kulüp, altyapı üzerine insanlar çok çalışıyor, ileri götürmeye çabalıyor. Bu anlamda da çok memnunum. Daha başındayız ama çok daha güzel olacağına inanıyorum. Vurguladığım gibi oyuncuların, antrenörlerin, idarecilerin ve profesyonellerin yurt dışını görmelerinin faydalı olduğunu düşünüyorum.

Romanya’da sanki son dönemde basketbola bir atılım var gibi. EuroBasket 2017’de grup aşamasına ev sahipliği yapan ülkelerden biriydi Romanya. Cluj, Sırp efsane Dusko Vujosevic’i danışman koç olarak kulübe kazandırdı. Romanya basketbolunun gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Romanya, Avrupa Birliği’ne girdikten sonra firmaların yoğun bir yatırımı oldu ülkeye. Bu yatırımlar, spora da yansıdı. Sponsorluk yapan bir sürü yabancı firma var. Hatta bizim kulübün sponsorlarından birisi, Türk su firması Sırma. Firmaların yaptığı yatırımlardan dolayı basketbol orada ileri gitti. Avrupa’nın önemli merkezlerinden biri olan Bükreş’te Cluj’un salonu olsun, diğer takımların salonları olsun, bütün takımlar inanılmaz derecede yatırım yapıyorlar. Bence birkaç sene sonra Romanya basketbolu çok daha iyi yerde olacaktır. Çok sayıda yabancı oyuncu ve yabancı antrenör çalışıyor orada. Dediğin gibi Vujosevic’in gitmesinin, bizler gibi antrenörlerin gitmesinin oradaki basketbolu ileri götüreceğini düşünüyorum. Hem Avrupa kupalarında olsun hem de altyapıdan çıkaracakları oyuncular olsun birkaç sene içinde çok fazla ses getireceklerini düşünüyorum.

2000’lerde Ergin Ataman ve Oktay Mahmuti’nin İtalya’daki başarıları ortada. Erman Kunter, Fransa’da kupalar kazandı. Hâlâ orada Erman Kunter. Türk antrenörleri, Avrupa’da başarılı olabileceklerini kanıtladılar. Ancak son dönemde ALBA Berlin’e giden Ahmet Çakı ve Priştina’ya giden Ahmet Kandemir hariç bir antrenörün yurt dışına gittiğini görmedik. Bizim antrenörlerimize orada rağbet mi yok yoksa bizim antrenörlerimiz mi yurt dışına tercih etmiyorlar?

Çok güzel bir soru sordun. Bence antrenörlerimizde hata aramak lazım. Hem oralardaki teklifleri değerlendirmeleri gerekiyor hem de oraların basketbollarını takip etmeleri gerekiyor. Oradaki bağlantılarını hiçbir şekilde koparmayıp, fırsatlar çıkınca bunu değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Hem Ergin Ataman hem Erman ağabey inanılmaz derecede başarılı oldu. Özellikle Erman ağabeyin yaptıkları ortada. Fransa basketbolunda hem oyuncu yetiştirme konusunda hem de kulüp bazında düşük bütçelerle yaptıklarıyla çok başarılı oldu. Bence Türk antrenörleri cesaretli olup, oradaki iş imkânlarını değerlendirmeli. Benim hedeflerim arasında yurt dışında çalışmaya devam etmek var. Şu an anlaştığım kulüple olabilir bu. Kulübün yaklaşımı çok iyi ve seneye çok daha iyi olacağını söylüyorlar. Sonuçta yeni, iki senelik bir kulübüz. Yatırımlarımızı, bütçelerimizi çok daha yukarılara çekmemiz gerektiğini söylemiştim onlara. Çok düşük bir bütçeyle bu sezon mücadele edeceğiz. Başarılı olup, orada devam etmek istiyorum. Aynı zamanda hem orada devam etmek hem de Avrupa’nın diğer ülkelerinde antrenörlüğümü sürdürmeyi hedefliyorum.

Bu sezon siz yokken Bursaspor, Basketbol Süper Ligi’ne yükseldi. Ancak Bursaspor adına yıllarca ortaya koyduğunu emekler ortada. Bursaspor’un BSL takımı olmasında emeğiniz büyük. Sezon başında Bursaspor ile beklenmedik bir ayrılık yaşamıştınız. Bursa halkına veya camiasına karşı değil ama özel olarak kırgın olduğunuz birileri ya da bir şey var mı? Ayrılık süreci nasıl gelişti?

5 yılın 4’ünde Bursaspor’daydım, son sene yoktum. Kulübün tüm safhasında emeğimin olduğunu düşünüyorum. Camiaya karşı hiçbir kırgınlığım yok. Oradaki profesyonellerin özellikle bazı yaklaşımlara etik değil. Hem bana karşı hem oyunculara karşı. Orada benim bir kırgınlığım olamaz. Sadece verilen sözlerin yerine getirilmemesi var. Bunu söyleyebilirim. Ancak taraftarlar olsun, camia olsun her zaman kalbimde özel bir yeri olacaktır Bursaspor’un.

Çin’de düzenlenecek 2019 FIBA Dünya Kupası’na az kaldı. Grubumuz kolay değil ve çapraz grubumuz zor ayrıca. Çoğu zaman madalya hedefiyle yola çıkıp, buna ulaşamıyoruz. Bu turnuva özelinde gerçekçi hedefimiz ne olmalı?

Kendi ülkemizde 2001 Avrupa Şampiyonası ve 2010 Dünya Kupası’nda madalya aldık. Ancak bu tip turnuvalar kendi ülkemizin dışında düzenlendiği zaman, çok başarılı olamıyoruz. Güzel, çok yetenekli bir jenerasyon yakaladık. Başarılı olabiliriz. Eğer bu genç ve yetenekli oyuncuları, tecrübeli birkaç oyuncuyla iyi şekilde harmanlayabilirsek, madalya olmasa bile ses getirebileceğimize inanıyorum. Madalya kolay değil. Kolay bir grupta değiliz ve çapraz grubumuzda da ters takımlar var. Çok fazla mücadele edip, çok ses getireceğimizi düşünüyorum.

 

Röportaj: Levent Leventci

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum