Olcay Turgut | Eşsiz his

"Her sporcu Avrupa şampiyonluğu hayali kurar. Ben de bunlardan biriydim. Çocuk yaşta ailesinden ayrılmak zorunda kalan ve kulübünün neredeyse tüm yaş gruplarında forma giyerek yetişen bir sporcu için o forma ile Aupa şampiyonu olmak, o kupayı kaldırmak tarifi mümkün olmayan bir his..."

Olcay Turgut | Eşsiz his
30 Mayıs 2023 - 12:35
RÖPORTAJ: ECE ERGEZ
 
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kapısından çok küçük yaşta giren ve kariyerinin çok büyük bir bölümünü 'Çubuklu' formayı başarıyla terletmeye adayan bir sporcu olarak EuroLeague Kupası'nı kaldırmak benim hayalimdi. Senelerdir bu kupa için büyük emek sarf ediyoruz ve çok çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda da çok istememize rağmen yaşadığımız talihsizliklerle hayalimizi gerçekleştirememiş ve çok üzülmüştük. Avrupa üçüncülüğü ve Avrupa ikinciliğinin ardından aslında bu hayalimizi gerçekleştireceğimizi hissetmeye başlamıştık.
 
Bu sezon başında gerçekten harika bir kadro kuruldu. Bizler de organizasyon olarak birbirimize daha sıkı kenetlendik ve hedefe odaklandık. Bu süreçte takımımıza desteğini bir an olsun bile esirgemeyen, her zaman yanımızda olan başta başkanımız Sayın Ali Koç olmak üzere yönetim kurulu üyemiz Mustafa Kemal Danabaş’a, tüm yönetim kurulumuza ve tüm sponsorlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılında Avrupa şampiyonluğunu camiamıza ve ülkemize getirdiğimiz için çok mutlu ve gururluyuz.
 
EuroLeague çok zorlu bir lig, kolay maç ve rakip yok. ING Kadınlar Basketbol Süper Ligi’nin de Avrupa’nın en iyi, en rekabetçi liglerinden biri olduğunu düşünürsek her maça full konsantre çıkmak zorundayız. Tabii ki karşılaşmalara bu konsantre ile çıkmak beraberinde çok sıkı bir antrenman süreci getiriyor.
 
Tüm bu zorlukların yanı sıra, Final Four dönemi her zaman çok farklı bir atmosfere sahip olur. Gerçekten orayı hak eden dört takımın yer aldığı ve bu ekiplerin şampiyonluk için kıran kırana bir mücadeleye hazır olduğu bir organizasyon... Her zaman maç maç, adım adım gitmeye çalışan bir yapımız var. Tüm çalışmalarımızı bu doğrultuda yapıyoruz.
 
Yarı finalde karşılaştığımız Famila Schio, çok iyi bir takımdı. Aynı zamanda Schio, sezon içindeki yükselişlerini de takip ettiğimiz ekiplerden biriydi. Ama bildiğiniz gibi biz de bu sezonki kadromuzla herkesin saygı duyduğu ve favori gördüğü takımların başında geliyorduk. Yarı finalde maçın ilk bölümünde istediklerimizi tam olarak sahaya yansıtamasak da son bölümde daha sakin kalarak hem savunmada hem de hücumda daha organize olan taraftık ve finale yükseldik.


 
Final maçına kadar olan bir günlük sürede hatalarımız ve eksikliklerimizin üzerine yoğunlaştık. Final gününe geldiğimizde heyecanımız kararlığa dönüştü. Maça da bu kararlılıkla başladık. Taraftarlarımıza da değinmeden geçemeyeceğim. Gittiğimiz her şehirde, her ülkede bizimleler. Gerçekten onların yanımızda olduklarını bilmek bizim için çok önemli. Onları tribünde, yanımızda gördüğümüzde ailelerimizi görmüş gibi hissediyoruz. Bu bize büyük bir güç veriyor.
 
Çukurova ile oynadığımız finalin başından sonuna kadar harika savunma yaptık, hücumda istediklerimizi sahaya yansıttık ve neredeyse ikinci çeyrekte gözlerimiz dolmaya başlamıştı. Bunun sebebi birbirimize ve dostluğumuza olan güvenimizdi. Maç sona erip, her iki potada da kırmızı ışıklar yandığında her birimiz için bir rüya gerçek olmuştu. Camiamıza ve ülkemize Avrupa şampiyonluğu kazandırmak, bunu 'Çubuklu' formayla başarmak paha biçilemez.
 
Fenerbahçe Spor Kulübü, Türkiye’nin en büyüğü... Her branşta şampiyonluk ve kupa hedefleri her sezon yenileniyor. Sezon öncesi kampından itibaren yapılan her idman, oynanan her maç; şampiyonluklar, kupalar için...
 
Her sporcu Avrupa şampiyonluğu hayali kurar. Ben de bunlardan biriydim. Çocuk yaşta ailesinden ayrılmak zorunda kalan ve kulübünün neredeyse tüm yaş gruplarında forma giyerek yetişen bir sporcu için o forma ile Avrupa şampiyonu olmak, o kupayı kaldırmak tarifi mümkün olmayan bir his. Aslında her mağlubiyet, galibiyet ve zafer için bir hazırlık. Biz de çok zor zamanlardan geçtik. Belki de bu zor zamanlar bu şampiyonluğu bizler için çok daha anlamlı kıldı.
 
Avrupa üçüncülüğü ve ikinciliğinin ardından şampiyonluğun gelmesi aslında bizim için güzel bir hikâye yarattı. Her seneden dersler çıkarttık ve bu dersler bizi daha da güçlendirdi. Avrupa şampiyonluğu bir takımın değil bir ailenin eseri. En zor günde bile birbirimize sırtımızı dönmedik. Hep el eleydik. Birbirimize destek olduk ve el uzattık. Kim hata yaptıysa diğeri onun hatasını kapatmak için yardıma koştu. Gücümüzün bittiği yerde hep birlikte ayağa kalktık. Hayatlarımız boyunca unutamayacağımız, her düşündüğümüzde yüzümüzde bir tebessüm yaratacak olağanüstü bir mutluluk yaşadık. Umarım devamı gelir ve bu sevinci üst üste yaşayabiliriz.
 
Ayrıca Prag’a gelen, gelemeyip ekran başında destekleyen herkese çok teşekkür ediyorum. Hem hücumda hem de savunmada baştan sonra istediğimiz her şeyi yaptığımız bir maç yaşıyorduk ve oyundan çıkan herkes bençtekilere sarılarak yerine oturuyordu. Birbirimize çok güveniyor ve şampiyon olacağımıza çok inanıyorduk.
 
Son çeyrek belki de kariyerlerimizin en mutlu, en heyecanlı 10 dakikasıydı. Maçın son anları geldiğinde kenardaydım. Maç saati 0’a doğru saydığında herkesin birbirine sarıldığını, ağladığını ve mücadelenin bitimiyle sahadaki arkadaşlara doğru koştuğumuzu hatırlıyorum. Biz oyuncular bu başarılar için ne kadar fedakarlıkta bulunuyorsak, ailelerimiz de bizler için sayısız fedakarlıkta bulunuyor ve büyük özlem yaşıyoruz. Başarımızda bizim kadar onların da emeği var ve böylesine büyük bir zaferin ardından sevincimizi onlarla paylaştık. Avrupa ve Türkiye'de şampiyonluk yaşadığımız tarihi bir sezonu geride bıraktık. Emeği geçen herkese tekrar çok teşekkür ediyorum.

YORUMLAR

  • 0 Yorum