Münih artık basketbol şehri
"Geçen sene Pablo Laso'nun gelişi ile bir anda dikkatleri çeken Bayern Münih 'bir plan dahilinde yapılanmaya başlayarak yeni salonu ve büyüyecek bütçesi ile acaba futboldaldaki dominant duruşunu gösterecek mi?' derken sezon sonunda Laso'nun ayrılığı sonrası koçluğu Alman basketbolu için çok önemli bir isim Gordon Herbert'e emanet ederek yine iddialı olacağının mesajını verdi."
07 Kasım 2024 - 09:39
ALİ BARUTÇUOĞLU
Bu başlığı okuyunca aslında 'Bayern Münih basketbol şubesini yeni mi açtı?' diye düşünebilirsiniz. Aslında Bayern Münih basketbol şubesi 1946'da kuruldu. Karşılaşmalarını yeni açılan 12 bin 500 kapasiteli SAP Garden'da oynamaya başlayan Bayern, EuroLeauge sahnesinde zaman zaman Bamberg ve Alba Berlin'le beraber uzun zamandır yer alıyor...
Geçen sene Pablo Laso'nun gelişi ile bir anda dikkatleri çeken Bayern Münih 'bir plan dahilinde yapılanmaya başlayarak yeni salonu ve büyüyecek bütçesi ile acaba futboldaldaki dominant duruşunu gösterecek mi?' derken sezon sonunda Laso'nun ayrılığı sonrası koçluğu Alman basketbolu için çok önemli bir isim olan Gordon Herbert'e emanet ederek yine iddialı olacağının mesajını verdi.
Kadro mühendisliğine geçmeden önce senelerdir izlediğimiz Bayern Münih'in sürdürülebilir, üretken ve planlı yapısına gereken krediyi vermenin gerektiğine inanıyorum. Bir organizasyon olarak düşündüğümüzde istense futboldan aktarılacak bütçe ile seneler önce büyük kadrolar kurarak başarı kazanabilir ya da en azından dikkatleri üzerine çekebilecekken; planlı bir yapı ile adım adım ilerleyerek önümüzdeki 5 seneye damga vurabilecek bir takım hissini fazlasıyla veriyorlar.
Almanya'dan EuroLeauge'e katılan takımları analiz ettiğimizde standardını koruyan ve yükseliş gösteren tek takımın Bayern olduğunu söyleyebiliriz. Geçmişte Brose Bamberg'in Melli, Wannamaker, Hackett, Strelnieks, Daniel Theis, Nikos Zizis'li 2015-2016 kadrosunı hepimiz hatırlarız. Sürpriz gösterdiklerini takip eden sene takıma Causeur, Maodo Lo gibi eklemeleri yapan Bamberg bu dönem basketbolseverlere 0arika 2 sezon izletirken sonrasında yıldızlarını kaptırması sonrası tekrar o seviyeye gelemeyerek hafızalarda tatlı bir anı olarak kaldı.
Başkent ekibi Alba Berlin, Uber Arena gibi harika bir eve ve sadık taraftarlarına rağmen son zamanlarda kurduğu kadro ve gösterdiği mücadele ile EuroLeauge seviyesinin çok altında izlenim vererek, olur olmaz soru işaretleri ile dolu sezonlar yaşıyor. Bu nedenle Bayern Münih'i değerlendirmeden önce hem muadil Alman takımlarını hem de disiplinli ve saygı duyulması gereken organizasyonları ile yükselen başarılarını görmek çok değerli olacaktır. Pesiç'li, Andrea Trinchieri'li ve Pablo Laso'lu takımların her birinin izlemeye değer bir karakteri vardı.
2024-2025 sezonuna Bolmaro ve Francisco ile yolları ayırarak başlayan Bayern; NBA ve EuroLeague deneyimi olan Shabazz Napier, Partizan ve Fenerbahçe Beko forması ile izlediğimiz Yam Madar, EuroLeague'in sevilen oyuncularından ve kazanmayı bilen Johannes Voigtmann, Alba ve Barça'da forma giyen Alman Ligi'ni iyi bilen Oscar da Silva gibi isimleri katarak başladı. Bayern koçluğa ise Europe Cup ve Alman Milli Takımı ile dünya şampiyonluğu başarısı yakalamış Gordon Herbert'i getirdi. Daha önce ligimizde izlediğimiz ve bu sezona yüksek performansla başlayan Carsen Edwards ve Devin Booker'in yanında takımın temel taşı Vladimir Lucic ve Andreas Obst ile ana rotasyonunu oluşturan Bayern izlemesi zevkli ve mücadele gücü yüksek bir takım kurdu.
Almanya'da her sezon daha gelişen basketbol kültürü ile guardlarının birbirini tamamlamasını sağlayarak Obst ve Nappier'in net şutları ile Edwards'ın delici ve şutör özelliklerini dengeli kullanması çok kritik. Madar burada etkisini gösterirse hem kişisel olarak elit guardlar arasına girebilir hem de Bayern Münih asist üzerinden çok sayı bulabilir. Forvetler tarafında Lucic'in enerji ve önderliği çok değerli olmaya devam edecek olup; diğer rollerden farklı olarak karar ve mesaj verilecek anlarda Lucic'in oyun zekası ve deneyimi kıymetli olacaktır. Uzunların ise faul soruna girmeden gösterecekleri atletizm ise takımın savunma tavanını yükseltecektir.
Basketbola yaptığı yatırım ve güzel oyunu yanısıra planlı ve sürdürülebilir bir yapı ile organizasyonunu yönettiği için Bayern Münih özel bir teşekkürü hak ediyor. Bu felsefe ile çok daha başarılı bir Bayern görebilir ve onları Final Four adayları arasında göstrebiliriz.
Bu başlığı okuyunca aslında 'Bayern Münih basketbol şubesini yeni mi açtı?' diye düşünebilirsiniz. Aslında Bayern Münih basketbol şubesi 1946'da kuruldu. Karşılaşmalarını yeni açılan 12 bin 500 kapasiteli SAP Garden'da oynamaya başlayan Bayern, EuroLeauge sahnesinde zaman zaman Bamberg ve Alba Berlin'le beraber uzun zamandır yer alıyor...
Geçen sene Pablo Laso'nun gelişi ile bir anda dikkatleri çeken Bayern Münih 'bir plan dahilinde yapılanmaya başlayarak yeni salonu ve büyüyecek bütçesi ile acaba futboldaldaki dominant duruşunu gösterecek mi?' derken sezon sonunda Laso'nun ayrılığı sonrası koçluğu Alman basketbolu için çok önemli bir isim olan Gordon Herbert'e emanet ederek yine iddialı olacağının mesajını verdi.
Kadro mühendisliğine geçmeden önce senelerdir izlediğimiz Bayern Münih'in sürdürülebilir, üretken ve planlı yapısına gereken krediyi vermenin gerektiğine inanıyorum. Bir organizasyon olarak düşündüğümüzde istense futboldan aktarılacak bütçe ile seneler önce büyük kadrolar kurarak başarı kazanabilir ya da en azından dikkatleri üzerine çekebilecekken; planlı bir yapı ile adım adım ilerleyerek önümüzdeki 5 seneye damga vurabilecek bir takım hissini fazlasıyla veriyorlar.
Almanya'dan EuroLeauge'e katılan takımları analiz ettiğimizde standardını koruyan ve yükseliş gösteren tek takımın Bayern olduğunu söyleyebiliriz. Geçmişte Brose Bamberg'in Melli, Wannamaker, Hackett, Strelnieks, Daniel Theis, Nikos Zizis'li 2015-2016 kadrosunı hepimiz hatırlarız. Sürpriz gösterdiklerini takip eden sene takıma Causeur, Maodo Lo gibi eklemeleri yapan Bamberg bu dönem basketbolseverlere 0arika 2 sezon izletirken sonrasında yıldızlarını kaptırması sonrası tekrar o seviyeye gelemeyerek hafızalarda tatlı bir anı olarak kaldı.
Başkent ekibi Alba Berlin, Uber Arena gibi harika bir eve ve sadık taraftarlarına rağmen son zamanlarda kurduğu kadro ve gösterdiği mücadele ile EuroLeauge seviyesinin çok altında izlenim vererek, olur olmaz soru işaretleri ile dolu sezonlar yaşıyor. Bu nedenle Bayern Münih'i değerlendirmeden önce hem muadil Alman takımlarını hem de disiplinli ve saygı duyulması gereken organizasyonları ile yükselen başarılarını görmek çok değerli olacaktır. Pesiç'li, Andrea Trinchieri'li ve Pablo Laso'lu takımların her birinin izlemeye değer bir karakteri vardı.
2024-2025 sezonuna Bolmaro ve Francisco ile yolları ayırarak başlayan Bayern; NBA ve EuroLeague deneyimi olan Shabazz Napier, Partizan ve Fenerbahçe Beko forması ile izlediğimiz Yam Madar, EuroLeague'in sevilen oyuncularından ve kazanmayı bilen Johannes Voigtmann, Alba ve Barça'da forma giyen Alman Ligi'ni iyi bilen Oscar da Silva gibi isimleri katarak başladı. Bayern koçluğa ise Europe Cup ve Alman Milli Takımı ile dünya şampiyonluğu başarısı yakalamış Gordon Herbert'i getirdi. Daha önce ligimizde izlediğimiz ve bu sezona yüksek performansla başlayan Carsen Edwards ve Devin Booker'in yanında takımın temel taşı Vladimir Lucic ve Andreas Obst ile ana rotasyonunu oluşturan Bayern izlemesi zevkli ve mücadele gücü yüksek bir takım kurdu.
Almanya'da her sezon daha gelişen basketbol kültürü ile guardlarının birbirini tamamlamasını sağlayarak Obst ve Nappier'in net şutları ile Edwards'ın delici ve şutör özelliklerini dengeli kullanması çok kritik. Madar burada etkisini gösterirse hem kişisel olarak elit guardlar arasına girebilir hem de Bayern Münih asist üzerinden çok sayı bulabilir. Forvetler tarafında Lucic'in enerji ve önderliği çok değerli olmaya devam edecek olup; diğer rollerden farklı olarak karar ve mesaj verilecek anlarda Lucic'in oyun zekası ve deneyimi kıymetli olacaktır. Uzunların ise faul soruna girmeden gösterecekleri atletizm ise takımın savunma tavanını yükseltecektir.
Basketbola yaptığı yatırım ve güzel oyunu yanısıra planlı ve sürdürülebilir bir yapı ile organizasyonunu yönettiği için Bayern Münih özel bir teşekkürü hak ediyor. Bu felsefe ile çok daha başarılı bir Bayern görebilir ve onları Final Four adayları arasında göstrebiliriz.
YORUMLAR