Misli.com TBL Röportajları | Çağdaş Bodrum Spor
Misli.com Türkiye Basketbol Ligi Röportajları'nda bu ayki konuğumuz ligin flaş takımlarından Çağdaş Bodrum Spor oldu. Koç Ender Arslan ve takımın yetenekli ismi Ege Havsa ile bir araya geldik.
08 Nisan 2023 - 17:42 - Güncelleme: 08 Nisan 2023 - 18:05
RÖPORTAJ: ECE ERGEZ
YETENEK
EGE HAVSA
"Misli.com TBL'de kendimi kanıtlamak hiç de kolay olmadı. Şimdi sezon ortalarındayız ve herkesin bana güvendiğini hissediyorum. Takım arkadaşlarımdan aldığım özgüven de bana sahada potansiyelimi gerçekleştirmemde kolaylık sağlıyor. "
Basketbola 7 yaşında Yeşilyurt Spor Kulübü’nün kış okullarında başladım. 2 sene boyunca orada haftada 2 gün antrenman yapmaya devam ettim. Bu süreçte yaşıtlarımdan daha yetenekli olduğumu fark ettim. Bir gün ailemle yolculuk yaparken radyoda 'Efes ile ilk adım' seçmeleri yapılacağını duyduk. O kadar heyecanlanmıştım ki ağlayarak o seçmelere gitmek istediğimi söyledim. Bir sene 'Efes ile ilk adım' deneyimi yaşadım ve sonrasında beni 1 yaş büyüklerle oynamam için alt yapıya seçtiler. Böylelikle 9 yaşında Efes serüvenim başlamış oldu. (Gülerek)
19 yaşımın sonuna kadar Anadolu Efes’te oynadım. Efes benim ailem oldu. Gerçekten her gün ailemden çok takım arkadaşlarım ve koçlarımı gördüm. 10 yıl şuan baktığımda çok uzun bir süre gibi geliyor! Tabii ki de onlarca olumsuz, yüzlerce olumlu, yüzümü güldüren anılarım oldu. Tıpkı bir ailedeki sorunlar gibi problemlerimiz olsa da en sonunda bir çözüm yolu bulundu. Altyapılarında her kategoride şampiyonluk yaşamış bir oyuncu olarak Anadolu Efes’e olan duygularım farklı.
Efesli olmak ayrıcalıktır. Ben Anadolu Efes’in Türk basketboluna kattıklarını öğrendiğimde çok küçük yaştaydım. Bu yüzden Efes gibi bir kulüpten çıkmış olmak benim için büyük bir şanstı. Tabii ki de başka takımlarda oynasaydım daha farklı bir kariyerim olabilirdi; ama kariyerimin şu ana kadar bana getirdiklerinden çok memnunum.
NCAA’de oynamak istediğime 18 yaşımda, Dusan Ivkovic’le beraber Efes A Takım kampına Slovenya’ya gittikten sonra karar verdim. O dönem takımda Thomas Heurtel, Jayson Granger, Derrick Brown, Alex Tyus, Bryant Dunston ve John Diebler gibi isimler vardi. 15 gün antreman yaptık ve onlardan çok geri olduğumu gördüm. Bu, onları 1-2 senede yakalayabileceğim bir fark değildi. Bu farkı kapatabilmek için 4-5 seneye ihtiyacım olduğunu düşündüm.
Takımdaki yabancı oyunculardan aldığım tavsiyeler hep NCAA oynamak yönündeydi. Uzun vadeli bir plan yaptım. En zor yolu seçip, ABD’ye üniversiteye gitmeye karar verdim. Ben challenge’a girmekten korkmuyorum ve bu yüzden kendi yaşımın en iyi atletleriyle mücadele etmeye karar verip ABD’de oynama kararımdan çok memnunum. Her senemi oynayarak dolu dolu geçirdim. Altı boş bir oyuncu olarak dönmedim Türkiye’ye…
ABD’de üniversite okumanın ayrıcalıklı olduğunu düşünüyorum. Sadece ABD’li değil, dünyanın her bir tarafından, her bir ırktan insanla tanışıyorsunuz. 5 yılda 3 okul, 3 eyalet değiştirdim. Çok farklı hayatlar gördüm ve bu kadar farklı tarzlarda insanlar tanığınızda tabii ki hayata olan bakış açınız değişiyor. Hiçbir şey öğrenemediğimi varsayarsak, başka bir ülkede tek başıma hayatta kalmayı öğrendim. (Gülerek) Şu diplomayı aldım, şu master’ı yaptım demek istemiyorum; çünkü hayat böyle bir şey değil.
Altyapıyı bitirdikten sonra önünüzdeki opsiyonlar kısıtlı. Keşke Türkiye’de NCAA gibi bir sistem olsaydı. Böylelikle 18-25 yaş arasındaki sporcular hem doğru bir rekabet içine girerlerdi hem de kendi bireysel gelişimlerine de önem verebilirlerdi. NCAA’de oynamanın avantajları ile ilgili çok şey konuşulabilir. En büyük dezavantajı ise Türkiye’de maça çıkmadığınız için ister istemez isminiz döndüğünüzde ilk başta unutuluyor. Ama bunu tekrar hatırlatıp kendinizi kanıtlamak sizin elinizde.
İlk milli formayı 16 yaşında Hollanda/Utrecht‘te EYOF’ta (Gençlik Olimpiyatları) giydim. İlk turnuvamın Gençlik Olimpiyatları olması çok heyecanlandırıcıydı. Ondan önce hiçbir turnuvaya veya kampa çağırılmamıştım. Sahaya adım attıktan sonra başka bir moda giriyorum. Bunun dünya finali veya hazırlık maçı olması çok önemli değil. Sahada oyunuma konsantre olurum ve sadece ‘kazanmak için ne yapılabilir?’ bunu düşünürüm. İlk maçımda heyecanlanıp basit hata yapmadım; ama benim için çok güzel ve içten duygulardı.
Kesinlikle Çağdaş Bodrum organizasyonun spora olan bakış açısı. Ortak noktalarımız ve hayallerimiz bizi birleştirdi. Avrupa kupası hayali olan bir takımla, NCAA'de oynadığı için saygı görmeyen, hedefleri yüksek olan, sıfırdan gelecek bir oyuncu… Ortak hayalleri olan insanlar bir araya geldiğinde büyük işler başarılabiliyor. Takım sahibi Dağlarca Çağlar, genel sekreterimiz Göktürk Aslan ve genel menajerimiz Engin Çetinay’a bana gösterdikleri sabır ve güven için teşekkür ediyorum.
Efes altyapısında oynarken bizim A takım maçlarına gidip izlememiz zorunluydu. Ender Abi’yi (Arslan) o dönemlerden beri takip ediyorum. Çocukluğumda idol olarak gördüğüm bir guard’ın şu an başantrenörüm olması benim için büyük bir şans... Böyle özel biriyle çalışma fırsatı herkesin başına gelmiyor.
Çok tecrübeli bir takım kuruldu, kadrodaki herkes çok iyi, kariyerli oyuncular. En başlarda kendimi bu oyunculara kanıtlamak hiç kolay olmadı. Şimdi sezon ortalarındayız ve herkesin bana güvendiğini hissediyorum. Takım arkadaşlarımdan aldığım özgüven oe bana sahada yapabileceklerimi gerçekleştirmemde kolaylık sağlıyor.
Şu an sadece bireysel gelişimime ve takımımın şampiyonluk hedefine konsantreyim. 10 sene içerisinde ne olacağını tahmin etmek zor; ama ben her zaman mücadelemi en yüksek seviyede gösterip, oynadığım takımın başarısı için elimden geleni yapacağım.
TİPLEME
- En beğenidiğin koç?
- Ender Arslan
- En iyi oyuncu?
- Hakan Yapar
- En iyi ilk 5’in?
- Yiğitcan Turna, Fatih Cantitiz, Mehmet Özdoğan, Erkan Veyseloğlu, Caner Ercan
- En zorlu deplasman?
- Samsun
- Tek kelime ile Çağdaş Bodrum Spor…
- Şampiyon
ENDER ARSLAN
YENİ ADIM
"Misli.com TBL çok çekişmeli bir lig ve çok fazla sürpriz sonuç çıkabiliyor. Eğer kendi işimizi doğru yapıp işimize daima ciddiyetle yaklaşırsak, normal sezon sonunda şampiyonluğa ulaşan taraf olmaya daha yakın olduğumuza inanıyorum."
Açıkçası antrenörlüğe çok çabuk alıştım diyebilirim. Basketbolu bırakmaya zaten oyunculuk kariyerimin son sezonunda karar vermiştim. Bundan 3 ya da 4 sezon önce de zaten antrenörlük yapmaya kararı üzerine yoğunlaşmıştım. Bu yüzden sezonun sonu geldiğinde önümüzdeki yıl bir takımda antrenörlük yapacağımı biliyordum. İlk ay biraz alışma süreci içinde diyebilirim; ama devamında işime tamamen alıştığımı rahatlıkla söyleyebilirim. Hem kafaca hem tempo olarak tamamen alıştım.
Sezona Bahçeşehir'de başlarken genel menajer Alpaslan Aydın'a sezon ortası benim hedeflerime ve kafama uyan bir takımdan teklif gelmesi hâlinde bunu değerlendirebileceğimi söylemiştim. Bu şekilde anlaşarak sezona başlamıştık. Çağdaş Bodrumspor ile hedeflerimizin, hayallerimizin tamamen örtüştüğünü fark ettim ve kulübüme bu tekliften bahsettim. Onlar da sağ olsunlar bana bu konuda hem kolaylık gösterdiler hem destek oldular, Böylece transferimde bu şekilde gerçekleşti.
Kadrodaki oyuncuların kalitesine çok inanıyorum, zaten gelmeden önce de misli.com TBL'yi elimden geldiğince takip ediyordum. Aynı zamanda oyuncuların çoğuyla aynı sahayı paylaşmış bir insanım. O yüzden basketbolcuların ne kadar kaliteli ve gerçekten bu işi başarmak istediklerini gayet iyi bilen biriyim. Bu benim için en önemli şey.
Kulübümüzün genel sekreteri Göktürk Bey'le görüşmemde vizyonlarını bana anlattığında, gerçekten gelişime açık, çok iyi organize olmuş ve daha da büyümek isteyen bir kulüp olduğunu anladım. Açıkçası kulübe gelirken hiçbir şekilde tereddüt etmedim.
Benim oynadığım dönemdeki TBL ile şu anı karşılaştıracak olursam; açıkçası, o dönemdeki takımların bütçeleri bugüne göre daha yüksekti. Çok daha fazla ciddi yatırım yapan kulüp vardı ve özellikle yabancı oyuncu kalitesi bugünkü ligin bir tık daha üstündeydi. Ama bugün misli.com TBL'de de şöyle bir güzellik görüyorum... Takımlarına direkt etki eden çok önemli Türk oyuncular var. Genç basketbolcular, çok ciddi rollerde takımlarına destek oluyorlar, liderlik ediyorlar. Bu sebeple şu andaki Misli.com TBL'nin de Türk basketbolundaki yeri kesinlikle çok değerli ve önemli.
Şu an için puan tablosuna baktığımızda Mersin ve Samsun ile birlikte en büyük şampiyonluk favorilerinden biriyiz. Bu zorlu rakipler ve çekişmeli geçen maçlarımız karşısında ligin kalanında yapmamız gereken kendi işimize odaklanıp ciddiyetimizin korumak. Bunu yaptığımız taktirde ben kendi takımıma ve kadronun kalitesine çok güveniyorum. Biz kaliteli ve kazanmayı çok iyi bilen oyunculardan kurulu bir takımız. Bu lig çekişmeli geçiyor ve çok sık sürpriz sonuçlar çıkabiliyor. Eğer kendi işimizi doğru yapıp, işimize ciddiyetle yaklaşırsak, normal sezon sonunda şampiyonluğa ulaşan taraf olmaya daha yakın olduğumuza inanıyorum.
Çağdaş Bodrumspor gerçekten çok yeni bir kulüp. Temelli 1.5 sene öncesine dayanıyor; ama hem tesisleşme hem organizasyon olarak gerçekten uzun yıllardır bu işin içindeymiş gibi bir yönetim anlayışımız olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yine belirttiğim gibi hem genel sekreterimiz Göktürk (Arslan) Bey'le hem de başkanımız Dağlarca (Çağlar) Bey'le aramızda geçen konuşmalar çok olumlu geçti. Anlık, kısa vadeli başarıları hedeflemek yerine sürdürülebilir altyapıyı kurmak; uzun vadede düzgün bir yapılanma ile başarı kazanmak isteyen ve Türkiye'de de şu dönemde eşine az rastlanabilir bir kulüp olacağımızı düşünüyorum. Hedefleri de bu yönde...
Şu anda altyapı için ayrı bir salon tutulmuş durumda ve altyapıya ciddi anlamda yatırım yapmayı planlıyorlar. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte kendi altyapısından A takımına oyuncu çıkaran bir yapı kurmak istiyorlar. Daha önceleri ne yazık ki anlık başarılar hedefleyen ve hemen başarılı olmak isteyen kötü örnekler gördük. Bu anlamda kulübün sürdürülebilir bir yapıyla uzun vadede bir başarı hedefliyor olması bence Türk basketbolu için de çok önemli. Evet oyunculuk dönemimde takımın en eğlenceli ismi genelde ben oluyordum. (Gülerek)
Şimdi yeni bir kariyere başladım; ama tabii ki ben hâlâ aynı insanım. Oyuncularımın çoğu ile aynı sahayı paylaşıp, aynı takımda oynadım. Saha dışında ben her zaman aynıyım. Yani o anlamda herhangi bir değişiklik olmayacak; fakat saha içinde tabii ki ciddiyet seven bir yapım var. Biz saha içinde işimizi her zaman doğru yapacağız ve oyuncu ile antrenör olarak kalacağız.
Saha dışında ise her zaman neysem oyum, çok değişmeyi de planlamıyorum. Ancak tabii ki oyuncular ‘benim hakkımda ne der?’ o konuyla ilgili bir fikrim yok. Oyunculara da sorabilirsiniz nasıl bir tutumun olduğunu görürsünüz! (Gülerek)
TİPLEME
- En beğendiğiniz koçlar?
- Semih Soğuksu - İlker Salman
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Hakan Yapar
- En iyi 5’iniz?
- Hakan Yapar, Chris Warren, Richard Solomon, Fatih Cantitiz, Ege Havsa
- En zorlu deplasman?
- Samsun
YETENEK
EGE HAVSA
"Misli.com TBL'de kendimi kanıtlamak hiç de kolay olmadı. Şimdi sezon ortalarındayız ve herkesin bana güvendiğini hissediyorum. Takım arkadaşlarımdan aldığım özgüven de bana sahada potansiyelimi gerçekleştirmemde kolaylık sağlıyor. "
Basketbola 7 yaşında Yeşilyurt Spor Kulübü’nün kış okullarında başladım. 2 sene boyunca orada haftada 2 gün antrenman yapmaya devam ettim. Bu süreçte yaşıtlarımdan daha yetenekli olduğumu fark ettim. Bir gün ailemle yolculuk yaparken radyoda 'Efes ile ilk adım' seçmeleri yapılacağını duyduk. O kadar heyecanlanmıştım ki ağlayarak o seçmelere gitmek istediğimi söyledim. Bir sene 'Efes ile ilk adım' deneyimi yaşadım ve sonrasında beni 1 yaş büyüklerle oynamam için alt yapıya seçtiler. Böylelikle 9 yaşında Efes serüvenim başlamış oldu. (Gülerek)
19 yaşımın sonuna kadar Anadolu Efes’te oynadım. Efes benim ailem oldu. Gerçekten her gün ailemden çok takım arkadaşlarım ve koçlarımı gördüm. 10 yıl şuan baktığımda çok uzun bir süre gibi geliyor! Tabii ki de onlarca olumsuz, yüzlerce olumlu, yüzümü güldüren anılarım oldu. Tıpkı bir ailedeki sorunlar gibi problemlerimiz olsa da en sonunda bir çözüm yolu bulundu. Altyapılarında her kategoride şampiyonluk yaşamış bir oyuncu olarak Anadolu Efes’e olan duygularım farklı.
Efesli olmak ayrıcalıktır. Ben Anadolu Efes’in Türk basketboluna kattıklarını öğrendiğimde çok küçük yaştaydım. Bu yüzden Efes gibi bir kulüpten çıkmış olmak benim için büyük bir şanstı. Tabii ki de başka takımlarda oynasaydım daha farklı bir kariyerim olabilirdi; ama kariyerimin şu ana kadar bana getirdiklerinden çok memnunum.
NCAA’de oynamak istediğime 18 yaşımda, Dusan Ivkovic’le beraber Efes A Takım kampına Slovenya’ya gittikten sonra karar verdim. O dönem takımda Thomas Heurtel, Jayson Granger, Derrick Brown, Alex Tyus, Bryant Dunston ve John Diebler gibi isimler vardi. 15 gün antreman yaptık ve onlardan çok geri olduğumu gördüm. Bu, onları 1-2 senede yakalayabileceğim bir fark değildi. Bu farkı kapatabilmek için 4-5 seneye ihtiyacım olduğunu düşündüm.
Takımdaki yabancı oyunculardan aldığım tavsiyeler hep NCAA oynamak yönündeydi. Uzun vadeli bir plan yaptım. En zor yolu seçip, ABD’ye üniversiteye gitmeye karar verdim. Ben challenge’a girmekten korkmuyorum ve bu yüzden kendi yaşımın en iyi atletleriyle mücadele etmeye karar verip ABD’de oynama kararımdan çok memnunum. Her senemi oynayarak dolu dolu geçirdim. Altı boş bir oyuncu olarak dönmedim Türkiye’ye…
ABD’de üniversite okumanın ayrıcalıklı olduğunu düşünüyorum. Sadece ABD’li değil, dünyanın her bir tarafından, her bir ırktan insanla tanışıyorsunuz. 5 yılda 3 okul, 3 eyalet değiştirdim. Çok farklı hayatlar gördüm ve bu kadar farklı tarzlarda insanlar tanığınızda tabii ki hayata olan bakış açınız değişiyor. Hiçbir şey öğrenemediğimi varsayarsak, başka bir ülkede tek başıma hayatta kalmayı öğrendim. (Gülerek) Şu diplomayı aldım, şu master’ı yaptım demek istemiyorum; çünkü hayat böyle bir şey değil.
Altyapıyı bitirdikten sonra önünüzdeki opsiyonlar kısıtlı. Keşke Türkiye’de NCAA gibi bir sistem olsaydı. Böylelikle 18-25 yaş arasındaki sporcular hem doğru bir rekabet içine girerlerdi hem de kendi bireysel gelişimlerine de önem verebilirlerdi. NCAA’de oynamanın avantajları ile ilgili çok şey konuşulabilir. En büyük dezavantajı ise Türkiye’de maça çıkmadığınız için ister istemez isminiz döndüğünüzde ilk başta unutuluyor. Ama bunu tekrar hatırlatıp kendinizi kanıtlamak sizin elinizde.
İlk milli formayı 16 yaşında Hollanda/Utrecht‘te EYOF’ta (Gençlik Olimpiyatları) giydim. İlk turnuvamın Gençlik Olimpiyatları olması çok heyecanlandırıcıydı. Ondan önce hiçbir turnuvaya veya kampa çağırılmamıştım. Sahaya adım attıktan sonra başka bir moda giriyorum. Bunun dünya finali veya hazırlık maçı olması çok önemli değil. Sahada oyunuma konsantre olurum ve sadece ‘kazanmak için ne yapılabilir?’ bunu düşünürüm. İlk maçımda heyecanlanıp basit hata yapmadım; ama benim için çok güzel ve içten duygulardı.
Kesinlikle Çağdaş Bodrum organizasyonun spora olan bakış açısı. Ortak noktalarımız ve hayallerimiz bizi birleştirdi. Avrupa kupası hayali olan bir takımla, NCAA'de oynadığı için saygı görmeyen, hedefleri yüksek olan, sıfırdan gelecek bir oyuncu… Ortak hayalleri olan insanlar bir araya geldiğinde büyük işler başarılabiliyor. Takım sahibi Dağlarca Çağlar, genel sekreterimiz Göktürk Aslan ve genel menajerimiz Engin Çetinay’a bana gösterdikleri sabır ve güven için teşekkür ediyorum.
Efes altyapısında oynarken bizim A takım maçlarına gidip izlememiz zorunluydu. Ender Abi’yi (Arslan) o dönemlerden beri takip ediyorum. Çocukluğumda idol olarak gördüğüm bir guard’ın şu an başantrenörüm olması benim için büyük bir şans... Böyle özel biriyle çalışma fırsatı herkesin başına gelmiyor.
Çok tecrübeli bir takım kuruldu, kadrodaki herkes çok iyi, kariyerli oyuncular. En başlarda kendimi bu oyunculara kanıtlamak hiç kolay olmadı. Şimdi sezon ortalarındayız ve herkesin bana güvendiğini hissediyorum. Takım arkadaşlarımdan aldığım özgüven oe bana sahada yapabileceklerimi gerçekleştirmemde kolaylık sağlıyor.
Şu an sadece bireysel gelişimime ve takımımın şampiyonluk hedefine konsantreyim. 10 sene içerisinde ne olacağını tahmin etmek zor; ama ben her zaman mücadelemi en yüksek seviyede gösterip, oynadığım takımın başarısı için elimden geleni yapacağım.
TİPLEME
- En beğenidiğin koç?
- Ender Arslan
- En iyi oyuncu?
- Hakan Yapar
- En iyi ilk 5’in?
- Yiğitcan Turna, Fatih Cantitiz, Mehmet Özdoğan, Erkan Veyseloğlu, Caner Ercan
- En zorlu deplasman?
- Samsun
- Tek kelime ile Çağdaş Bodrum Spor…
- Şampiyon
ENDER ARSLAN
YENİ ADIM
"Misli.com TBL çok çekişmeli bir lig ve çok fazla sürpriz sonuç çıkabiliyor. Eğer kendi işimizi doğru yapıp işimize daima ciddiyetle yaklaşırsak, normal sezon sonunda şampiyonluğa ulaşan taraf olmaya daha yakın olduğumuza inanıyorum."
Açıkçası antrenörlüğe çok çabuk alıştım diyebilirim. Basketbolu bırakmaya zaten oyunculuk kariyerimin son sezonunda karar vermiştim. Bundan 3 ya da 4 sezon önce de zaten antrenörlük yapmaya kararı üzerine yoğunlaşmıştım. Bu yüzden sezonun sonu geldiğinde önümüzdeki yıl bir takımda antrenörlük yapacağımı biliyordum. İlk ay biraz alışma süreci içinde diyebilirim; ama devamında işime tamamen alıştığımı rahatlıkla söyleyebilirim. Hem kafaca hem tempo olarak tamamen alıştım.
Sezona Bahçeşehir'de başlarken genel menajer Alpaslan Aydın'a sezon ortası benim hedeflerime ve kafama uyan bir takımdan teklif gelmesi hâlinde bunu değerlendirebileceğimi söylemiştim. Bu şekilde anlaşarak sezona başlamıştık. Çağdaş Bodrumspor ile hedeflerimizin, hayallerimizin tamamen örtüştüğünü fark ettim ve kulübüme bu tekliften bahsettim. Onlar da sağ olsunlar bana bu konuda hem kolaylık gösterdiler hem destek oldular, Böylece transferimde bu şekilde gerçekleşti.
Kadrodaki oyuncuların kalitesine çok inanıyorum, zaten gelmeden önce de misli.com TBL'yi elimden geldiğince takip ediyordum. Aynı zamanda oyuncuların çoğuyla aynı sahayı paylaşmış bir insanım. O yüzden basketbolcuların ne kadar kaliteli ve gerçekten bu işi başarmak istediklerini gayet iyi bilen biriyim. Bu benim için en önemli şey.
Kulübümüzün genel sekreteri Göktürk Bey'le görüşmemde vizyonlarını bana anlattığında, gerçekten gelişime açık, çok iyi organize olmuş ve daha da büyümek isteyen bir kulüp olduğunu anladım. Açıkçası kulübe gelirken hiçbir şekilde tereddüt etmedim.
Benim oynadığım dönemdeki TBL ile şu anı karşılaştıracak olursam; açıkçası, o dönemdeki takımların bütçeleri bugüne göre daha yüksekti. Çok daha fazla ciddi yatırım yapan kulüp vardı ve özellikle yabancı oyuncu kalitesi bugünkü ligin bir tık daha üstündeydi. Ama bugün misli.com TBL'de de şöyle bir güzellik görüyorum... Takımlarına direkt etki eden çok önemli Türk oyuncular var. Genç basketbolcular, çok ciddi rollerde takımlarına destek oluyorlar, liderlik ediyorlar. Bu sebeple şu andaki Misli.com TBL'nin de Türk basketbolundaki yeri kesinlikle çok değerli ve önemli.
Şu an için puan tablosuna baktığımızda Mersin ve Samsun ile birlikte en büyük şampiyonluk favorilerinden biriyiz. Bu zorlu rakipler ve çekişmeli geçen maçlarımız karşısında ligin kalanında yapmamız gereken kendi işimize odaklanıp ciddiyetimizin korumak. Bunu yaptığımız taktirde ben kendi takımıma ve kadronun kalitesine çok güveniyorum. Biz kaliteli ve kazanmayı çok iyi bilen oyunculardan kurulu bir takımız. Bu lig çekişmeli geçiyor ve çok sık sürpriz sonuçlar çıkabiliyor. Eğer kendi işimizi doğru yapıp, işimize ciddiyetle yaklaşırsak, normal sezon sonunda şampiyonluğa ulaşan taraf olmaya daha yakın olduğumuza inanıyorum.
Çağdaş Bodrumspor gerçekten çok yeni bir kulüp. Temelli 1.5 sene öncesine dayanıyor; ama hem tesisleşme hem organizasyon olarak gerçekten uzun yıllardır bu işin içindeymiş gibi bir yönetim anlayışımız olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yine belirttiğim gibi hem genel sekreterimiz Göktürk (Arslan) Bey'le hem de başkanımız Dağlarca (Çağlar) Bey'le aramızda geçen konuşmalar çok olumlu geçti. Anlık, kısa vadeli başarıları hedeflemek yerine sürdürülebilir altyapıyı kurmak; uzun vadede düzgün bir yapılanma ile başarı kazanmak isteyen ve Türkiye'de de şu dönemde eşine az rastlanabilir bir kulüp olacağımızı düşünüyorum. Hedefleri de bu yönde...
Şu anda altyapı için ayrı bir salon tutulmuş durumda ve altyapıya ciddi anlamda yatırım yapmayı planlıyorlar. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte kendi altyapısından A takımına oyuncu çıkaran bir yapı kurmak istiyorlar. Daha önceleri ne yazık ki anlık başarılar hedefleyen ve hemen başarılı olmak isteyen kötü örnekler gördük. Bu anlamda kulübün sürdürülebilir bir yapıyla uzun vadede bir başarı hedefliyor olması bence Türk basketbolu için de çok önemli. Evet oyunculuk dönemimde takımın en eğlenceli ismi genelde ben oluyordum. (Gülerek)
Şimdi yeni bir kariyere başladım; ama tabii ki ben hâlâ aynı insanım. Oyuncularımın çoğu ile aynı sahayı paylaşıp, aynı takımda oynadım. Saha dışında ben her zaman aynıyım. Yani o anlamda herhangi bir değişiklik olmayacak; fakat saha içinde tabii ki ciddiyet seven bir yapım var. Biz saha içinde işimizi her zaman doğru yapacağız ve oyuncu ile antrenör olarak kalacağız.
Saha dışında ise her zaman neysem oyum, çok değişmeyi de planlamıyorum. Ancak tabii ki oyuncular ‘benim hakkımda ne der?’ o konuyla ilgili bir fikrim yok. Oyunculara da sorabilirsiniz nasıl bir tutumun olduğunu görürsünüz! (Gülerek)
TİPLEME
- En beğendiğiniz koçlar?
- Semih Soğuksu - İlker Salman
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Hakan Yapar
- En iyi 5’iniz?
- Hakan Yapar, Chris Warren, Richard Solomon, Fatih Cantitiz, Ege Havsa
- En zorlu deplasman?
- Samsun
YORUMLAR