Güçlü kadın | Selen Erdem

HÜSEYİN DEMİR

PAS Giannina ile kısa vadede, takımın temel yapısını güçlendirip oyun kimliğimizi oluşturmayı planlıyorum. Orta vadede; Yunanistan Ligi’nde kalıcı bir play-off takımı hâline gelmeyi, uzun vadede ise Avrupa kupalarına katılmayı hedefliyoruz. Gelişim odaklı bir yapı kurarak hem oyuncuların bireysel performanslarını artırmak hem de takım olarak sürdürülebilir bir başarı elde etmek istiyorum.

PAS Giannina, vizyonu ve oyuncu geliştirme programlarıyla dikkatimi çeken bir takım oldu. Yunanistan’ın basketbol kültürü oldukça köklü ve rekabetçi. Bu ortamda kendimi geliştirme ve takımın potansiyelini ortaya çıkarma şansımın olduğuna inandım. Ayrıca Yunanistan, antrenörlük kariyerimde uluslararası bir sayfa açmak için ideal bir başlangıç… Ek olarak bu şehrin takımı, muhteşem bir taraftar ordusuyla kaybetmeyi asla sevmiyor. Takım tıpkı benim gibi savaşcı bir ruha sahip.  

Popüler olmak hiçbir zaman öncelikli hedefim olmadı; aslında her şey kendiliğinden gelişti. İnsanlar bir kadının da güçlü, savaşçı, özgüvenli, hırslı, inatçı ve istediğinde önünde hiçbir şeyin duramayacağımı gördü. Toplum esasında bu güçlü kadın imajını sevdi. Her kadın çok güçlü ve bizim ülkemizdeki kadınların bunu hissetmeye ihtiyacı var.

Ben sadece bir örnek oldum. Sahadaki başarılar ve sporcular üzerindeki pozitif etkiler her zaman benim için en büyük ödül olmuştur. Ancak insanların çalışmalarımı takdir etmesi ve desteklemesi beni oldukça motive ediyor. Topluma bir “kadın” olarak bu şekilde örnek olabilmek, spor dışında da fark yaratabilmek büyük bir sorumluluk ve gurur kaynağı.

Yeni bir kültür, dil ve basketbol anlayışıyla tanışmak hem heyecan verici hem de öğretici oluyor. Türkiye’deki tecrübelerim, buradaki kariyerime sağlam bir temel oluşturuyor. Yunanistan’daki başarılarım; Türk sporunu ve kadın antrenörlerin uluslararası arenada görünürlüğünü artıracağına inanıyorum.
Her sezonun kendine özgü zorlukları ve güzellikleri var. Antalya Büyükşehir Belediye Spor Torosları ile play-off’a çıktığımız zamanı unutamıyorum. O takımda mütevazı bir bütçeyle sezon başında büyük işler başardık, gerek Avrupa kupası gerek Türkiye Basketbol Ligi’nde çok önemli maçlar kazandık ve büyük bir aile olduk. Yanlış hatırlmıyorsam 4 veya 5 maçı son saniye basketiyle kazandık. Hepsinin bambaşka bir hikâyesi vardı. Takım inanılmazdı… Oyuncularım ile bir bütün oldum, birbirinden kıymetli oyuncularım şimdi çok iyi yerde olduklarını görüyorum ve hepsine buradan iyi sezonlar diliyorum.

WNBA’de görev almak, kariyerimdeki en büyük hayallerden biri. Fakat her şeyin bir sırası var. Kariyerimde PAS Giannina ile hedeflerime odaklandım; ileride böyle bir fırsat doğarsa bunu değerlendirmek isterim.

Kadınlar, sporun her alanında daha fazla desteklenmeli ve eşit fırsatlara sahip olmalıdır. Başarılarımızla bu algıları yıkmak için çaba göstermeye devam ediyorum. Her genç kızın sporda veya hayatta hayallerini gerçekleştirebileceği bir dünya için çalışmak hepimizin sorumluluğu… Milli takımla sahada olmak her zaman gurur vericidir. Eğer böyle bir fırsat doğarsa, ay yıldızlı formayı temsil etmekten onur duyarım. Milli takım, her zaman Türk sporunun en üst noktasıdır ve o platformda bulunmak paha biçilemez.

Yeni jenerasyonun gelişimini umut verici buluyorum. Farklı karakterde ve yetenekte oyuncular geliyor. Ancak oyuncuların saha dışındaki sorumlulukları da artıyor; karar verici pozisyonlarda yer almaları kritik. Bu süreçte hem kulüplerin hem de federasyonun uzun vadeli adeli planlamaları önemli. Ligimiz her geçen yıl daha rekabetçi hâle geliyor, ancak marka değerini artırmak için daha fazla sponsorluk, yayın anlaşmaları ve altyapı yatırımları gerekiyor. Kadın basketbolunun hak ettiği ilgiyi görmesi için hepimize büyük sorumluluk düşüyor.

Basketbol, sadece bir spor değil, aynı zamanda bir hayat öğretisidir. Kadınlar, sporda da hayatta da güçlerinin farkına varmalı ve cesaretle hayallerinin peşinden gitmelidir. Unutmayalım, başarı cinsiyetle değil, azim ve çalışmayla gelir.