Gençlik ateşi
Süper Lig'in birbirinden önemli genç yıldızları Anadolu Efesli Yiğitcan Saybir, TEKSÜT Bandırmalı Alperen Şengün, Pınar Karşıyakalı Onuralp Bitim, Gaziantep Basketbollu Metehan Akyel, Fenerbahçe Bekolu Ekrem Sancaklı ile Süper Lig kariyerleri ve gelecek planlarını konuştuk. Şimdi söz basketbolumuzun geleceği olan yıldız adaylarında...
07 Şubat 2020 - 10:12
BERTAN ERMAN - OĞULCAN ÇOKSAYAR
HAYAT
YİĞİTCAN SAYBİR
"14 yıldır formasını gururla terlettiğim Anadolu Efes, benim için hayatın da kendisi… Bu formanın hakkını vermek için mücadele ediyorum.
BGL'de oynadığım dönemde iki lig arasında gidip gelmemin bazen dezavantajları olsa da ağabeylerimden aldığım geri dönüşler ile BGL'de işim daha rahat oluyordu. Orada daha rahat bir şekilde oynayabildim. Çünkü Süper Lig'de yüksek seviyelerde oynayınca ve bu seviyedeki oyuncularla çarpışınca, BGL'de daha fazla rahat oldum.
Deneyimin bu seneye yansımasının güzel bir yanı da, deplasmanlara alışmam oldu. Arkadaş ortamına, gidip gelmelere alıştığım için bu sene kendimi daha özgüvenli ve kuvvetli hissediyorum. Bunun farkını, yansımasını böyle söyleyebilirim.
Değişen basketbolda 4 numara oynamak bir avantaj oluyor; ama ben daha çok 3 ağırlıklı oynamak istiyorum. Bunun için çalışmalarıma ekstradan devam ediyorum. Ama şu an 4 numara oynamak da benim için avantaj. Adrien Moerman ve Chris Singleton’ın bana katkıları çok yüksek seviyede. Çünkü onlar bir yerlere gelebilmiş özel oyuncular.
Sonuçta benden yaşça büyükler. Ama onlarla idmanda çarpışmalarımız, onlara yaptığım savunmalar veya onların beni savunması… Dediğim gibi, oyunuma çok iyi yansıyor ve bu beni çok geliştiriyor. Bu konuda da çok büyük avantajımın olduğunu düşünüyorum.
Anadolu Efes’te hedefler çok büyük olduğu için, EuroLeague’de kadroya girmekte zorlanabiliyoruz. Türkiye Süper Ligi’nde en azından yer bulabiliyorum. Benim için eksi diyebileceğim tek yön bu olabilir. Ama sonuçta idman yaparak onu da artıya çevirebiliyorum.
14 senedir bu kulüpteyim. Bu benim için çok büyük bir şey. Burada aile ortamı var. Şu an çok büyük hedeflerimiz var. İnşallah hedeflerimizi en üst seviyede bitirip, sezonu güzel bir şekilde kapatmak istiyoruz. 14 yıldır formasını gururla terlettiğim Anadolu Efes, benim için hayatın da kendisi… Bu formanın hakkını vermek için mücadele ediyorum.
Basketbolda idolüm ilk başta babam Ömer Saybir. Babam küçüklüğümden beri, genelde bana yardım etmez. Çünkü hep kendim bir yere gelmemi isterdi. Maçlardan sonra, genelde benim topu takip etmemi söylüyor. Bunu yaptığımı da gördü son birkaç maçta; takip smaçlarımda olduğu gibi... Onun bana güzel bir etkisi oldu. Her maç sonunda artı ve eksilerimi konuşuruz. Hep değerlendirme yapıyoruz maçlardan sonra.
Shane Larkin çok büyük bir oyuncu. Onunla aynı takımda olmak, onun pick'inden yararlanmak ve yaptıklarını takip etmek… Larkin'in çok fazla artı yönü var. Onun yaptıkları, her şekilde bize yansıyor. Onunla aynı takımda olduğum için çok mutluyum."
TiPLEME
- En beğendiğin oyuncu?
- Chris Singleton
- En beğendiğin koç?
- Ergin Ataman
- En iyi 5'in?
- Shane Larkin, Nando De Colo, Krunoslav Simon, Chris Singleton, Sertaç Şanlı
- En zorlu deplasman?
- Pınar Karşıyaka
- Tek kelime ile Anadolu Efes...
- Hayat
DOGRU ADRES
ALPEREN ŞENGÜN
"Bu sezon TEKSÜT Bandırma BK’da biz genç oyunculara çok daha fazla şans veriliyor. Süper Lig ve Avrupa kupası mücadeleleri gerçekten çok ve üst seviyede... Bu kulüpte yer aldığımız için de çok şanslıyız.
ING Basketbol Süper Ligi’nde ilk devreyi iyi bir noktada bitirdik. Ligin ikinci yarısında da aynı performansımızı devam ettirirsek bu sezon da play-off’lara kalacağımızı düşünüyorum. Play-off’larda da gidebileceğimiz en üst seviyeye kadar gitmeyi hedefliyoruz.
Türkiye Kupası’nda ise farklı bir rota izleyeceğiz. Kupada eğer iyi bir eşleşme yakalarsak final oynamayı istiyoruz. Ama rakibimiz kim olursa olsun mücadelenin son anına kadar savaşmalıyız. Ben bu takımın en küçük yaştaki oyuncularından biriyim. Takımda yer alan isimlerin tamamı, bu konuda benim gibi düşünüyor. Takımdaki diğer genç oyuncu arkadaşlarım da benimle aynı düşüncedeler. Hedeflediğimiz yerlere mücadele ederek geleceğiz.
Bu sezon TEKSÜT Bandırma BK’da biz genç oyunculara çok daha fazla şans veriliyor. Bu da bizleri daha çok motive ediyor. Sezon başından beri oynadığımız zorlu maçlar bizlere çok şey kattı. Süper Lig ve Avrupa kupası mücadeleleri gerçekten çok ve üst seviyede... Çok genç bir takımız. Ve TEKSÜT Bandırma BK’da oynadığımız için de çok şanslıyız.
Maçın her bölümünde sorumluluk alarak şanslar buluyoruz. Bizler de bunu değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu sezon sonunda tabii ki daha çok tecrübe kazanmış olacağız. Bu da bizim için ayrı bir avantaj. Çünkü bu tecrübenin de önümüzdeki sezonlarda bizlere katkısı olacaktır.
İlk olarak inandığım şey çalışmak. Basketbol oynarken sadece basketbola konsantre olmak gerekiyor. Diğer tüm etkenleri dışta bırakmak gerekiyor. Ben daha yolun çok başındayım ve öğrenmem gereken çok şey var. Her maçta, her pozisyonda öğrendiğim ve kendime katkı sağladığım konular oluyor.
Basketbol kariyerim de kişisel hayatım da eğer iyi bir sporcu olmak istiyorsak hayatımızda; beslenmeden, sosyal yaşama kadar her etkene dikkat etmemiz gerekiyor. Ben de bu şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Uyumamdan, beslenmeme; dinlenmemden bireysel çalışmalarıma kadar hepsini bir arada götürmeyi hedefliyorum.
TEKSÜT Bandırma BK A Takım’da birkaç sezon daha oynayarak kendimi geliştirmek istiyorum. Sonrasında sezonlarımı iyi geçirerek, performansımı da arttırarak her genç oyuncunun hayali olan NBA veya THY EuroLeague’de forma giymek istiyorum.
Tüm bunları başarmak için doğru kulüpte olduğuma inanıyorum. Kulübümün bana verdiği katkı ve benim göstereceğim azimle tüm bunların gerçekleşmesi mümkün. Takımla yaptığım idmanların dışında bireysel çalışmalarımı da sürdürüyorum. Bireysel çalışmalar, gelişimim için oldukça önemli. Şut yüzdemi artırmak adına antrenmanlarımı gerçekleştiriyorum.
Yardımcı antrenörlerimiz ile özel olarak çalışıyoruz. Bizi özel ve ekstra olarak çalıştırıyorlar. Bu antrenmanlardan da oldukça iyi verim alıyoruz. Onun dışında kondisyonerlerimiz bizimle özel olarak ilgileniyorlar."
TiPLEME
- En beğendiğin koç?
- Gregg Popovich
- En beğendiği oyuncu?
- LeBron James
- En iyi 5'in?
- Magic Johnson, Michael Jordan, Larry Bird, LeBron James, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman?
- Fenerbahçe Beko
- Tek kelime ile Pınar Karşıyaka...
- Basketbol
MEMLEKETTE
ONURALP BiTiM
“Burası öncelikle ismiyle çok güzel bir salon; Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu. Ondan sonra yaratılan atmosferle inanılmaz bir salon oluyor. Buraya gelince anladım ki, büyük Karşıyaka taraftarının, gerçekten çok büyük bir motive etme gücü var.
Memleketimde basketbol oynamak kesinlikle beni çok mutlu eden bir şey. Daha önce 10 seneye yakın yaşadığım bir yerde, büyüdüğüm yerde yeniden olmak, yeniden oynayabilmek gerçekten çok güzel. Sonuçta bu şehrin en önemli kulübü, özellikle basketbolda her zaman Karşıyaka idi. Ben de herhangi bir İzmirli gibi hep desteklerdim. Babamla maçlarına giderdim. O yüzden burada oynamak benim için gerçekten çok güzel bir tecrübe oluyor.
Atletizmimi öncelikle en önemli yanını, herhalde babama (Mustafa Kemal Bitim) borçluyum; genetiklere… Çocukluğumdan bu yana basketbol oynayıp, Efes gibi önemli ve iyi bir altyapıda olduğum için de doğru şekilde çalıştım. Genetik mirasla birlikte üzerine koymaya başladım.
Babamı izleme şansı bulduğum zaman çok küçüktüm. Ama o benden daha uzundu, 3 ve 4 numara oynuyordu. Ben 1, 2 ve 3 numara oynuyorum. O yüzden birbirimizden farklı oyuncularız.
Buradaki Türk oyuncular, birbirlerini yıllardır hem saha içinde hem de saha dışında tanıyor. Eskiden birlikte oynayanlar var. Keza ben ve Metecan, Yunus Ağabey ve Nusret Ağabey gibi…
Ne kadar başarılı olursanız, beklenti de o kadar arttığı için sorumluluk da artıyor. Özellikle Avrupa’da biraz daha sorumluluğumuz var bu sene. Çünkü takımımızın kalitesine bakacak olursak, zirveyi hedeflememiz gerekiyordu.
O yüzden her maçta karşı takımlar bizi yenmeye çalışıyor. Özellikle deplasmanda, lig maçlarına göre daha uzun yolculuklara gittiğimiz için, onları yorgun yakalamışken düşüncesiyle karşı takımlar hep bizim üstümüze daha fazla oynuyor.
Türkiye Süper Ligi'nde de bu imajı, aslında sezon başında bence beklenenlerin üstüne çıkarak verdik. Artık takımlar, Efes ve Fenerbahçe gibi, bizi de yenerek kendilerini motive etmeye ve daha üst sıralara atmaya çalışıyor. O yüzden bunun sorumluluğu da var; ama bu aynı zamanda motivasyon oluyor.
Burası öncelikle ismiyle çok güzel bir salon; Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu. Ondan sonra yaratılan atmosferle inanılmaz bir salon oluyor. Buraya girdiğinizden itibaren, taraftarlarımız salonu doldurduğu andan itibaren, rakibin hissettiği duygular ortaya çıkıyor. Keza ben de bundan önceki senelerde buraya geldiğimde, gerçekten bu atmosfer, sizin rahatlığınızı kendi elinizden almaya başlıyor.
Buraya gelince anladım ki, büyük Karşıyaka taraftarının, gerçekten çok büyük bir motive etme gücü var. Biz kötü oynasak da, o arkadan gelen “Haydi, yapabilirsin! Düşme!” bunun gibi lafları ister istemez kulak misafiri oluyor her oyuncu. Beni de bunlar yukarı çekiyor. Taraftarlarımızın sezon başından beri gösterdiği yoğun ilgi ve destek için, onlara çok teşekkür ediyoruz.
Çok yönlülüğümü ilerletmem gerektiğimi düşünüyorum. Umarım bunu ilerletebilirim. Çok yönlü bir oyuncu olmak istiyorum. Mental açından, bu sezon biraz daha tecrübeyle kendi adıma üstüme koymamı sağlıyor. Burada daha fazla süreler, daha önemli roller alarak fiziki ve mental açıdan daha iyi hâle geleceğim."
TİPLEME
- En beğendiğin koç?
- Gregg Popovich
- En beğendiği oyuncu?
- LeBron James
- En iyi 5'in?
- Magic Johnson, Michael Jordan, Larry Bird, LeBron James, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman?
- Fenerbahçe Beko
- Tek kelime ile Pınar Karşıyaka...
- Basketbol
LOKOMOTIF
METEHAN AKYEL
"Gaziantep Basketbol'un daha iyi noktaları hak eden bir potansiyeli var. Gerek bizler, gerekse alt yapıdan gelen isimler Gaziantep Basketbol'un bu bölgede lokomotif olduğunu bir kez daha göstereceğiz.
ING Basketbol Süper Ligi'ndeki takımlara göre sezon başında Gaziantep Basketbol'a
yakışır bir başlangıç yapamadık. Çok daha iyi bir giriş yapabilecek gücümüz olduğunu düşünüyorum. İyi şeyler başarabilecek ve daha iyi işler başarabilecek potansiyelimiz olduğunu biliyorum. Ve bu potansiyelimizi sahaya yansıtarak Gaziantep Basketbol'u ikinci yarıda hak ettiği yere, daha yukarı sıralara doğru adım adım taşıyacağımıza inanıyorum.
Bu sezon gerçekten zorlu bir yıl oluyor. Sürprizler bu sezon genelinde oldukça fazla. Maçlarda her top son topmuş gibi. Ve bunun bilincinde olmak bizi yukarıya taşıyacaktır. Takım isimi fark etmeksizin çekişmeli mücadelelere şahit olduk. Bu mücadeleler içinde en büyük farkları da Türk oyuncuların yarattığını gördük.
Süper Lig'in ilk devresi için şunu söylemem yerinde olacaktır; Türk basketbolu için ışık olan bir yarı geçtiğini düşünüyorum. Gaziantep Basketbol'a gelince yeni bir yapılanma var ve her zaman her şey istediğiniz gibi gitmeyebilir.
Sezon içinde yaşanan değişikler, kimyanın oturmaması bize zaman kaybettirdi. Ama biliyoruz ki Gaziantep Basketbol büyük bir şehrin, büyük temsilcisi. Hak ettiği yer de yukarısı. İkinci yarı daha az hata, takımımızı yapıp hak ettiği yere çıkarmaya çalışacağız. Şu anki sistem bana 5 numara pozisyonunun inceliklerini öğretiyor. Burada bu sezon 5 numara olarak koçumuz tarafından istendim, takıma dahil oldum ve birçok şey öğrendim. 5 numarada da büyük avantajlarım olduğunu görmeye başladım. Hem 4 numarada hem de 5 numarada oynayacak biriyim. Gaziantep Basketbol da bu konuda bana neler yapabileceğimi gösteren ve kendimi bulmam konusundaki en büyük destekçi.
2012'de basketbola Banvit'te başladım ve sokakta oynayan biriyken beni kabul ettiler. Profesyonel hayat dışarıdan görüldüğü gibi değil, ne yazık ki sokakta oynamaya benzemiyor. Çok zorlandım ve geri dönmek istedim o zamanın antrenörleri takım arkadaşlarım gelip herkesin bu evreden geçtiğini ve bırakmayanın devam ettiğini söylediler.
96 jenerasyonundakilerin çoğu milli takımdaydı ben ise yeni başlıyordum. 'Devam edersen başarırsın' bu cümle benim içimde bir şey tetikledi. Diğer arkadaşlarımın başarıları beni heyecanlandırmaya başladı. Takımımla idmanlara gücüm yetmiyor iken milli takımı hedef koyup kendime yakıştırdım. Emeklerimin ve hırsımın karşılığını da Ömer Uğurata sezerek beni o altın jenerasyona layık gördü. Şampiyon olmak ne demek bana tattırdı. Ben o gururu ve zevki tattıktan sonra daha büyük hedeflerim içim kendimi geliştirmeye devam ediyorum.
Avrupa'da oynadığımız için ekstra çalışmalar için bu zamana kadar kendime ayıracak çok da vaktim olmadı. Ama olduğu zamanlarda pilates ve özel şut idmanlarına ağırlık veriyorum. Kendimi geliştirmek için sürekli hatalarımın ve vücudumun üzerine gidiyorum.
Gaziantep Basketbol'da, altyapıdan gelen arkadaşlarımıla birlikte A takımda idman yaptık. Birbirinden yetenekli, keşfedilmeyi bekleyen bu isimler, hem hedef koydukları A takım oyuncularıyla hem de antrenörlerle çalışma fırsatı yakaladı. Gençler Ligi, bu bölgede daha önce yaşanan maç eksikliğni kapattı. Buradan çıkan ve A takıma yükselecek oyuncularla Gaziantep Basketbol'un bu bölgede lokomotif olduğunu herkese bir kez daha göstereceğiz.
TiPLEME
- En beğendiği oyuncu?
- James Gist
- En beğendiğin koç?
- Hakan Demir
- En zorlu deplasman?
- Pınar Karşıyaka
- En iyi 5'in?
- Shane Larkin, Nando De Colo, Metecan Birsen, Derrick Williams, Sertaç Şanlı
- Tek kelime ile Gaziantep Basketbol...
- Aile
HAYAL
EKREM SANCAKLI
“Çocukluktan bu yana hayalini kurduğum ligde forma şansı bulmuştum. Küçüklükten beri Fenerbahçe formasını giymek ve EuroLeague’de sahaya çıkmak istiyordum. EL’de süre almak bambaşka bir şeydi; ama maçı kaybettiğimiz için çok üzüldüğüm bir akşamdı.”
Ben hem BGL’de oynuyor hem de A takım idmanlarına katılıyordum. Bu süreçte Fenerbahçe Beko’da üst düzey oyuncularla idman yapma şansı buldum. Elbette BGL benim açımdan kendimi gösterme anlamında çok önemli oldu. A takımda öğrendiğim şeyleri BGL maçlarında uygulamaya çalışıyordum. BGL’de oynamak benim için önemli bir tecrübe oldu.
Takımımızda birçok kaliteli guard ile oynuyorum ve hepsinden farklı şeyler öğreniyorum. Bir guard olarak takımın beyni olman gerekiyor. Bu konuda doğruları, Avrupa’nın en iyi oyuncularından Sloukas ve De Colo’dan öğrendiğim için çok şanslıyım.
Ayrıca koç Zeljko Obradovic’in de bu yönde beni çok etkilediğini düşünüyorum. Kaptanımız Melih Mahmutoğlu da bizimle çok ilgileniyor. Bir hata yaptığımızda bizi düzeltmeye çalışıyor. Genel olarak bütün oyuncular biz genç isimlere çok yardımcı oluyor. De Colo’nun da bana ne yapmam gerektiğine dair birçok tüyo verdiğini söyleyebilirim.
Guard olarak Avrupa’dan Nick Calathes’i örnek alıyorum. NBA’den de Bogdan Bogdanovic’i söylemeliyim. Geçmiş dönemde de Dimitris Diamantidis ve Sarunas Jasikevicius’u çok izlerdim. İlk kez forma giydiğim (EuroLeague'de Barcelona ile deplasmanda oynanan karşılaşma) maçı kaybetmiştik ve bundan dolayı büyük üzüntü duymuştum.
Ancak benim için elbette özel bir gündü. Çocukluktan bu yana hayalini kurduğum ligde forma şansı bulmuştum. Küçüklükten beri Fenerbahçe formasını giymek ve EuroLeague’de sahaya çıkmak hayalimdi. EuroLeague’de süre almak bambaşka bir şeydi; ama maçı kaybettiğimiz için çok üzüldüğüm bir akşamdı.
Yine de benim için çok özeldi. Böyle bir karşılaşmada süre almak, gelecek hedeflerim konusunda bana özgüven kazandırdı. Beni daha fazla çalışmaya itti. Sonuçta Fenerbahçe gibi çok büyük bir kulüpte bu fırsatı buldum ve bu formayı daha uzun yıllar giyebilmek için elimden geleni yapmak istiyorum.
Kendimi geliştirmek için öncelikle yaz döneminde ekstra idmanlar yaptım. Genel olarak sabahları halter, akşamları ise fundamental ve şut çalışıyorum. Sezon içinde de akşam yapılan takım idmanları dışında sabah saatlerinde fiziksel gelişim ve basketbol antrenmanları yapmaya çalışıyorum. Bu yönde bize Erdem Can, Berkay Oğuz ve İlker Belgutay çok yardımcı oluyor. Her zaman bizimle hareket ediyorlar ve gelişimimiz için doğru planlamayla destek vermeye çalışıyorlar.
Eksik olduğum yönleri hem basketbol hem de fiziksel anlamda geliştirmeye gayret ediyorlar. Sezon içerisinde yoğun maç temposunda bu, ekstra idmanlar kolay olmayabiliyor; ancak genç oyuncu olarak mutlaka buna fırsat yaratmanız gerekiyor. Ayrıca Obradovic’le çalışmak da bir şans. Bir oyun kurucu olarak saha görüşümü ve sahaya hakimiyetimi geliştirmem için beni sürekli yönlendiriyor.
Küçüklükten beri çoğu basketbolcu adayının hayali NBA’de oynamaktır; ama ben hep EuroLeague hayali kurdum. Samimi olmam gerekirse NBA hayali pek kurmamıştım. Hayalim hep, basketbola başladığım yer olan Fenerbahçe’de uzun yıllar oynamaktı. Bu formayı elimden geldiğince terletmek istiyordum.
Elbette ileride neler olur bilinmez. A Milli Takım forması giymeyi de çok istiyorum. Daha önce U16’da oynadım. Bu yaz U20 oynayabilirim. Elbette ilerleyen yıllarda A Milli Takımımız için de mücadele etmeyi çok isterim.
TİPLEME
- En beğendiği koç?
- Zeljko Obradovic
- En beğendiği oyuncu?
- Bogdan Bogdanovic.
- En iyi 5'in?
- Kostas Sloukas, Cory Higgins, Bogdan Bogdanovic, Jan Vesely, Nikola Jokic
- En zorlu deplasman?
- Panathinaikos
- İki kelime ile Fenerbahçe Beko...
- Pes etmemek
HAYAT
YİĞİTCAN SAYBİR
"14 yıldır formasını gururla terlettiğim Anadolu Efes, benim için hayatın da kendisi… Bu formanın hakkını vermek için mücadele ediyorum.
BGL'de oynadığım dönemde iki lig arasında gidip gelmemin bazen dezavantajları olsa da ağabeylerimden aldığım geri dönüşler ile BGL'de işim daha rahat oluyordu. Orada daha rahat bir şekilde oynayabildim. Çünkü Süper Lig'de yüksek seviyelerde oynayınca ve bu seviyedeki oyuncularla çarpışınca, BGL'de daha fazla rahat oldum.
Deneyimin bu seneye yansımasının güzel bir yanı da, deplasmanlara alışmam oldu. Arkadaş ortamına, gidip gelmelere alıştığım için bu sene kendimi daha özgüvenli ve kuvvetli hissediyorum. Bunun farkını, yansımasını böyle söyleyebilirim.
Değişen basketbolda 4 numara oynamak bir avantaj oluyor; ama ben daha çok 3 ağırlıklı oynamak istiyorum. Bunun için çalışmalarıma ekstradan devam ediyorum. Ama şu an 4 numara oynamak da benim için avantaj. Adrien Moerman ve Chris Singleton’ın bana katkıları çok yüksek seviyede. Çünkü onlar bir yerlere gelebilmiş özel oyuncular.
Sonuçta benden yaşça büyükler. Ama onlarla idmanda çarpışmalarımız, onlara yaptığım savunmalar veya onların beni savunması… Dediğim gibi, oyunuma çok iyi yansıyor ve bu beni çok geliştiriyor. Bu konuda da çok büyük avantajımın olduğunu düşünüyorum.
Anadolu Efes’te hedefler çok büyük olduğu için, EuroLeague’de kadroya girmekte zorlanabiliyoruz. Türkiye Süper Ligi’nde en azından yer bulabiliyorum. Benim için eksi diyebileceğim tek yön bu olabilir. Ama sonuçta idman yaparak onu da artıya çevirebiliyorum.
14 senedir bu kulüpteyim. Bu benim için çok büyük bir şey. Burada aile ortamı var. Şu an çok büyük hedeflerimiz var. İnşallah hedeflerimizi en üst seviyede bitirip, sezonu güzel bir şekilde kapatmak istiyoruz. 14 yıldır formasını gururla terlettiğim Anadolu Efes, benim için hayatın da kendisi… Bu formanın hakkını vermek için mücadele ediyorum.
Basketbolda idolüm ilk başta babam Ömer Saybir. Babam küçüklüğümden beri, genelde bana yardım etmez. Çünkü hep kendim bir yere gelmemi isterdi. Maçlardan sonra, genelde benim topu takip etmemi söylüyor. Bunu yaptığımı da gördü son birkaç maçta; takip smaçlarımda olduğu gibi... Onun bana güzel bir etkisi oldu. Her maç sonunda artı ve eksilerimi konuşuruz. Hep değerlendirme yapıyoruz maçlardan sonra.
Shane Larkin çok büyük bir oyuncu. Onunla aynı takımda olmak, onun pick'inden yararlanmak ve yaptıklarını takip etmek… Larkin'in çok fazla artı yönü var. Onun yaptıkları, her şekilde bize yansıyor. Onunla aynı takımda olduğum için çok mutluyum."
TiPLEME
- En beğendiğin oyuncu?
- Chris Singleton
- En beğendiğin koç?
- Ergin Ataman
- En iyi 5'in?
- Shane Larkin, Nando De Colo, Krunoslav Simon, Chris Singleton, Sertaç Şanlı
- En zorlu deplasman?
- Pınar Karşıyaka
- Tek kelime ile Anadolu Efes...
- Hayat
DOGRU ADRES
ALPEREN ŞENGÜN
"Bu sezon TEKSÜT Bandırma BK’da biz genç oyunculara çok daha fazla şans veriliyor. Süper Lig ve Avrupa kupası mücadeleleri gerçekten çok ve üst seviyede... Bu kulüpte yer aldığımız için de çok şanslıyız.
ING Basketbol Süper Ligi’nde ilk devreyi iyi bir noktada bitirdik. Ligin ikinci yarısında da aynı performansımızı devam ettirirsek bu sezon da play-off’lara kalacağımızı düşünüyorum. Play-off’larda da gidebileceğimiz en üst seviyeye kadar gitmeyi hedefliyoruz.
Türkiye Kupası’nda ise farklı bir rota izleyeceğiz. Kupada eğer iyi bir eşleşme yakalarsak final oynamayı istiyoruz. Ama rakibimiz kim olursa olsun mücadelenin son anına kadar savaşmalıyız. Ben bu takımın en küçük yaştaki oyuncularından biriyim. Takımda yer alan isimlerin tamamı, bu konuda benim gibi düşünüyor. Takımdaki diğer genç oyuncu arkadaşlarım da benimle aynı düşüncedeler. Hedeflediğimiz yerlere mücadele ederek geleceğiz.
Bu sezon TEKSÜT Bandırma BK’da biz genç oyunculara çok daha fazla şans veriliyor. Bu da bizleri daha çok motive ediyor. Sezon başından beri oynadığımız zorlu maçlar bizlere çok şey kattı. Süper Lig ve Avrupa kupası mücadeleleri gerçekten çok ve üst seviyede... Çok genç bir takımız. Ve TEKSÜT Bandırma BK’da oynadığımız için de çok şanslıyız.
Maçın her bölümünde sorumluluk alarak şanslar buluyoruz. Bizler de bunu değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu sezon sonunda tabii ki daha çok tecrübe kazanmış olacağız. Bu da bizim için ayrı bir avantaj. Çünkü bu tecrübenin de önümüzdeki sezonlarda bizlere katkısı olacaktır.
İlk olarak inandığım şey çalışmak. Basketbol oynarken sadece basketbola konsantre olmak gerekiyor. Diğer tüm etkenleri dışta bırakmak gerekiyor. Ben daha yolun çok başındayım ve öğrenmem gereken çok şey var. Her maçta, her pozisyonda öğrendiğim ve kendime katkı sağladığım konular oluyor.
Basketbol kariyerim de kişisel hayatım da eğer iyi bir sporcu olmak istiyorsak hayatımızda; beslenmeden, sosyal yaşama kadar her etkene dikkat etmemiz gerekiyor. Ben de bu şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Uyumamdan, beslenmeme; dinlenmemden bireysel çalışmalarıma kadar hepsini bir arada götürmeyi hedefliyorum.
TEKSÜT Bandırma BK A Takım’da birkaç sezon daha oynayarak kendimi geliştirmek istiyorum. Sonrasında sezonlarımı iyi geçirerek, performansımı da arttırarak her genç oyuncunun hayali olan NBA veya THY EuroLeague’de forma giymek istiyorum.
Tüm bunları başarmak için doğru kulüpte olduğuma inanıyorum. Kulübümün bana verdiği katkı ve benim göstereceğim azimle tüm bunların gerçekleşmesi mümkün. Takımla yaptığım idmanların dışında bireysel çalışmalarımı da sürdürüyorum. Bireysel çalışmalar, gelişimim için oldukça önemli. Şut yüzdemi artırmak adına antrenmanlarımı gerçekleştiriyorum.
Yardımcı antrenörlerimiz ile özel olarak çalışıyoruz. Bizi özel ve ekstra olarak çalıştırıyorlar. Bu antrenmanlardan da oldukça iyi verim alıyoruz. Onun dışında kondisyonerlerimiz bizimle özel olarak ilgileniyorlar."
TiPLEME
- En beğendiğin koç?
- Gregg Popovich
- En beğendiği oyuncu?
- LeBron James
- En iyi 5'in?
- Magic Johnson, Michael Jordan, Larry Bird, LeBron James, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman?
- Fenerbahçe Beko
- Tek kelime ile Pınar Karşıyaka...
- Basketbol
MEMLEKETTE
ONURALP BiTiM
“Burası öncelikle ismiyle çok güzel bir salon; Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu. Ondan sonra yaratılan atmosferle inanılmaz bir salon oluyor. Buraya gelince anladım ki, büyük Karşıyaka taraftarının, gerçekten çok büyük bir motive etme gücü var.
Memleketimde basketbol oynamak kesinlikle beni çok mutlu eden bir şey. Daha önce 10 seneye yakın yaşadığım bir yerde, büyüdüğüm yerde yeniden olmak, yeniden oynayabilmek gerçekten çok güzel. Sonuçta bu şehrin en önemli kulübü, özellikle basketbolda her zaman Karşıyaka idi. Ben de herhangi bir İzmirli gibi hep desteklerdim. Babamla maçlarına giderdim. O yüzden burada oynamak benim için gerçekten çok güzel bir tecrübe oluyor.
Atletizmimi öncelikle en önemli yanını, herhalde babama (Mustafa Kemal Bitim) borçluyum; genetiklere… Çocukluğumdan bu yana basketbol oynayıp, Efes gibi önemli ve iyi bir altyapıda olduğum için de doğru şekilde çalıştım. Genetik mirasla birlikte üzerine koymaya başladım.
Babamı izleme şansı bulduğum zaman çok küçüktüm. Ama o benden daha uzundu, 3 ve 4 numara oynuyordu. Ben 1, 2 ve 3 numara oynuyorum. O yüzden birbirimizden farklı oyuncularız.
Buradaki Türk oyuncular, birbirlerini yıllardır hem saha içinde hem de saha dışında tanıyor. Eskiden birlikte oynayanlar var. Keza ben ve Metecan, Yunus Ağabey ve Nusret Ağabey gibi…
Ne kadar başarılı olursanız, beklenti de o kadar arttığı için sorumluluk da artıyor. Özellikle Avrupa’da biraz daha sorumluluğumuz var bu sene. Çünkü takımımızın kalitesine bakacak olursak, zirveyi hedeflememiz gerekiyordu.
O yüzden her maçta karşı takımlar bizi yenmeye çalışıyor. Özellikle deplasmanda, lig maçlarına göre daha uzun yolculuklara gittiğimiz için, onları yorgun yakalamışken düşüncesiyle karşı takımlar hep bizim üstümüze daha fazla oynuyor.
Türkiye Süper Ligi'nde de bu imajı, aslında sezon başında bence beklenenlerin üstüne çıkarak verdik. Artık takımlar, Efes ve Fenerbahçe gibi, bizi de yenerek kendilerini motive etmeye ve daha üst sıralara atmaya çalışıyor. O yüzden bunun sorumluluğu da var; ama bu aynı zamanda motivasyon oluyor.
Burası öncelikle ismiyle çok güzel bir salon; Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu. Ondan sonra yaratılan atmosferle inanılmaz bir salon oluyor. Buraya girdiğinizden itibaren, taraftarlarımız salonu doldurduğu andan itibaren, rakibin hissettiği duygular ortaya çıkıyor. Keza ben de bundan önceki senelerde buraya geldiğimde, gerçekten bu atmosfer, sizin rahatlığınızı kendi elinizden almaya başlıyor.
Buraya gelince anladım ki, büyük Karşıyaka taraftarının, gerçekten çok büyük bir motive etme gücü var. Biz kötü oynasak da, o arkadan gelen “Haydi, yapabilirsin! Düşme!” bunun gibi lafları ister istemez kulak misafiri oluyor her oyuncu. Beni de bunlar yukarı çekiyor. Taraftarlarımızın sezon başından beri gösterdiği yoğun ilgi ve destek için, onlara çok teşekkür ediyoruz.
Çok yönlülüğümü ilerletmem gerektiğimi düşünüyorum. Umarım bunu ilerletebilirim. Çok yönlü bir oyuncu olmak istiyorum. Mental açından, bu sezon biraz daha tecrübeyle kendi adıma üstüme koymamı sağlıyor. Burada daha fazla süreler, daha önemli roller alarak fiziki ve mental açıdan daha iyi hâle geleceğim."
TİPLEME
- En beğendiğin koç?
- Gregg Popovich
- En beğendiği oyuncu?
- LeBron James
- En iyi 5'in?
- Magic Johnson, Michael Jordan, Larry Bird, LeBron James, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman?
- Fenerbahçe Beko
- Tek kelime ile Pınar Karşıyaka...
- Basketbol
LOKOMOTIF
METEHAN AKYEL
"Gaziantep Basketbol'un daha iyi noktaları hak eden bir potansiyeli var. Gerek bizler, gerekse alt yapıdan gelen isimler Gaziantep Basketbol'un bu bölgede lokomotif olduğunu bir kez daha göstereceğiz.
ING Basketbol Süper Ligi'ndeki takımlara göre sezon başında Gaziantep Basketbol'a
yakışır bir başlangıç yapamadık. Çok daha iyi bir giriş yapabilecek gücümüz olduğunu düşünüyorum. İyi şeyler başarabilecek ve daha iyi işler başarabilecek potansiyelimiz olduğunu biliyorum. Ve bu potansiyelimizi sahaya yansıtarak Gaziantep Basketbol'u ikinci yarıda hak ettiği yere, daha yukarı sıralara doğru adım adım taşıyacağımıza inanıyorum.
Bu sezon gerçekten zorlu bir yıl oluyor. Sürprizler bu sezon genelinde oldukça fazla. Maçlarda her top son topmuş gibi. Ve bunun bilincinde olmak bizi yukarıya taşıyacaktır. Takım isimi fark etmeksizin çekişmeli mücadelelere şahit olduk. Bu mücadeleler içinde en büyük farkları da Türk oyuncuların yarattığını gördük.
Süper Lig'in ilk devresi için şunu söylemem yerinde olacaktır; Türk basketbolu için ışık olan bir yarı geçtiğini düşünüyorum. Gaziantep Basketbol'a gelince yeni bir yapılanma var ve her zaman her şey istediğiniz gibi gitmeyebilir.
Sezon içinde yaşanan değişikler, kimyanın oturmaması bize zaman kaybettirdi. Ama biliyoruz ki Gaziantep Basketbol büyük bir şehrin, büyük temsilcisi. Hak ettiği yer de yukarısı. İkinci yarı daha az hata, takımımızı yapıp hak ettiği yere çıkarmaya çalışacağız. Şu anki sistem bana 5 numara pozisyonunun inceliklerini öğretiyor. Burada bu sezon 5 numara olarak koçumuz tarafından istendim, takıma dahil oldum ve birçok şey öğrendim. 5 numarada da büyük avantajlarım olduğunu görmeye başladım. Hem 4 numarada hem de 5 numarada oynayacak biriyim. Gaziantep Basketbol da bu konuda bana neler yapabileceğimi gösteren ve kendimi bulmam konusundaki en büyük destekçi.
2012'de basketbola Banvit'te başladım ve sokakta oynayan biriyken beni kabul ettiler. Profesyonel hayat dışarıdan görüldüğü gibi değil, ne yazık ki sokakta oynamaya benzemiyor. Çok zorlandım ve geri dönmek istedim o zamanın antrenörleri takım arkadaşlarım gelip herkesin bu evreden geçtiğini ve bırakmayanın devam ettiğini söylediler.
96 jenerasyonundakilerin çoğu milli takımdaydı ben ise yeni başlıyordum. 'Devam edersen başarırsın' bu cümle benim içimde bir şey tetikledi. Diğer arkadaşlarımın başarıları beni heyecanlandırmaya başladı. Takımımla idmanlara gücüm yetmiyor iken milli takımı hedef koyup kendime yakıştırdım. Emeklerimin ve hırsımın karşılığını da Ömer Uğurata sezerek beni o altın jenerasyona layık gördü. Şampiyon olmak ne demek bana tattırdı. Ben o gururu ve zevki tattıktan sonra daha büyük hedeflerim içim kendimi geliştirmeye devam ediyorum.
Avrupa'da oynadığımız için ekstra çalışmalar için bu zamana kadar kendime ayıracak çok da vaktim olmadı. Ama olduğu zamanlarda pilates ve özel şut idmanlarına ağırlık veriyorum. Kendimi geliştirmek için sürekli hatalarımın ve vücudumun üzerine gidiyorum.
Gaziantep Basketbol'da, altyapıdan gelen arkadaşlarımıla birlikte A takımda idman yaptık. Birbirinden yetenekli, keşfedilmeyi bekleyen bu isimler, hem hedef koydukları A takım oyuncularıyla hem de antrenörlerle çalışma fırsatı yakaladı. Gençler Ligi, bu bölgede daha önce yaşanan maç eksikliğni kapattı. Buradan çıkan ve A takıma yükselecek oyuncularla Gaziantep Basketbol'un bu bölgede lokomotif olduğunu herkese bir kez daha göstereceğiz.
TiPLEME
- En beğendiği oyuncu?
- James Gist
- En beğendiğin koç?
- Hakan Demir
- En zorlu deplasman?
- Pınar Karşıyaka
- En iyi 5'in?
- Shane Larkin, Nando De Colo, Metecan Birsen, Derrick Williams, Sertaç Şanlı
- Tek kelime ile Gaziantep Basketbol...
- Aile
HAYAL
EKREM SANCAKLI
“Çocukluktan bu yana hayalini kurduğum ligde forma şansı bulmuştum. Küçüklükten beri Fenerbahçe formasını giymek ve EuroLeague’de sahaya çıkmak istiyordum. EL’de süre almak bambaşka bir şeydi; ama maçı kaybettiğimiz için çok üzüldüğüm bir akşamdı.”
Ben hem BGL’de oynuyor hem de A takım idmanlarına katılıyordum. Bu süreçte Fenerbahçe Beko’da üst düzey oyuncularla idman yapma şansı buldum. Elbette BGL benim açımdan kendimi gösterme anlamında çok önemli oldu. A takımda öğrendiğim şeyleri BGL maçlarında uygulamaya çalışıyordum. BGL’de oynamak benim için önemli bir tecrübe oldu.
Takımımızda birçok kaliteli guard ile oynuyorum ve hepsinden farklı şeyler öğreniyorum. Bir guard olarak takımın beyni olman gerekiyor. Bu konuda doğruları, Avrupa’nın en iyi oyuncularından Sloukas ve De Colo’dan öğrendiğim için çok şanslıyım.
Ayrıca koç Zeljko Obradovic’in de bu yönde beni çok etkilediğini düşünüyorum. Kaptanımız Melih Mahmutoğlu da bizimle çok ilgileniyor. Bir hata yaptığımızda bizi düzeltmeye çalışıyor. Genel olarak bütün oyuncular biz genç isimlere çok yardımcı oluyor. De Colo’nun da bana ne yapmam gerektiğine dair birçok tüyo verdiğini söyleyebilirim.
Guard olarak Avrupa’dan Nick Calathes’i örnek alıyorum. NBA’den de Bogdan Bogdanovic’i söylemeliyim. Geçmiş dönemde de Dimitris Diamantidis ve Sarunas Jasikevicius’u çok izlerdim. İlk kez forma giydiğim (EuroLeague'de Barcelona ile deplasmanda oynanan karşılaşma) maçı kaybetmiştik ve bundan dolayı büyük üzüntü duymuştum.
Ancak benim için elbette özel bir gündü. Çocukluktan bu yana hayalini kurduğum ligde forma şansı bulmuştum. Küçüklükten beri Fenerbahçe formasını giymek ve EuroLeague’de sahaya çıkmak hayalimdi. EuroLeague’de süre almak bambaşka bir şeydi; ama maçı kaybettiğimiz için çok üzüldüğüm bir akşamdı.
Yine de benim için çok özeldi. Böyle bir karşılaşmada süre almak, gelecek hedeflerim konusunda bana özgüven kazandırdı. Beni daha fazla çalışmaya itti. Sonuçta Fenerbahçe gibi çok büyük bir kulüpte bu fırsatı buldum ve bu formayı daha uzun yıllar giyebilmek için elimden geleni yapmak istiyorum.
Kendimi geliştirmek için öncelikle yaz döneminde ekstra idmanlar yaptım. Genel olarak sabahları halter, akşamları ise fundamental ve şut çalışıyorum. Sezon içinde de akşam yapılan takım idmanları dışında sabah saatlerinde fiziksel gelişim ve basketbol antrenmanları yapmaya çalışıyorum. Bu yönde bize Erdem Can, Berkay Oğuz ve İlker Belgutay çok yardımcı oluyor. Her zaman bizimle hareket ediyorlar ve gelişimimiz için doğru planlamayla destek vermeye çalışıyorlar.
Eksik olduğum yönleri hem basketbol hem de fiziksel anlamda geliştirmeye gayret ediyorlar. Sezon içerisinde yoğun maç temposunda bu, ekstra idmanlar kolay olmayabiliyor; ancak genç oyuncu olarak mutlaka buna fırsat yaratmanız gerekiyor. Ayrıca Obradovic’le çalışmak da bir şans. Bir oyun kurucu olarak saha görüşümü ve sahaya hakimiyetimi geliştirmem için beni sürekli yönlendiriyor.
Küçüklükten beri çoğu basketbolcu adayının hayali NBA’de oynamaktır; ama ben hep EuroLeague hayali kurdum. Samimi olmam gerekirse NBA hayali pek kurmamıştım. Hayalim hep, basketbola başladığım yer olan Fenerbahçe’de uzun yıllar oynamaktı. Bu formayı elimden geldiğince terletmek istiyordum.
Elbette ileride neler olur bilinmez. A Milli Takım forması giymeyi de çok istiyorum. Daha önce U16’da oynadım. Bu yaz U20 oynayabilirim. Elbette ilerleyen yıllarda A Milli Takımımız için de mücadele etmeyi çok isterim.
TİPLEME
- En beğendiği koç?
- Zeljko Obradovic
- En beğendiği oyuncu?
- Bogdan Bogdanovic.
- En iyi 5'in?
- Kostas Sloukas, Cory Higgins, Bogdan Bogdanovic, Jan Vesely, Nikola Jokic
- En zorlu deplasman?
- Panathinaikos
- İki kelime ile Fenerbahçe Beko...
- Pes etmemek
YORUMLAR