FIBA'nın yeni eleme sisteminde olumlu gelişmeler
Yeni sistemi destekleyen Adam Silver, FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde görülen olumlu işaretlerin kendilerini teşvik ettiğini söyledi. İki basketbol yöneticisinin açıklamaları Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti.
04 Ekim 2018 - 18:21 - Güncelleme: 04 Ekim 2018 - 18:21
Yeni sistemi destekleyen Adam Silver, FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde görülen olumlu işaretlerin kendilerini teşvik ettiğini söyledi. İki basketbol yöneticisinin açıklamaları Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti.
Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) tarafından Çin’de düzenlenmekte olan ilk Dünya Basketbol Zirvesi öncesinde basketbol yönetimindeki en büyük iki isim FIBA Genel Sekreteri Patrick Baumann ve NBA Komisyoneri Adam Silver, FIBA Dünya Kupası için basketbolun yeni eleme sistemi ve penceler hakkında konuştu. Yeni sistemi destekleyen Adam Silver, FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde görülen olumlu işaretlerin kendilerini teşvik ettiğini söyledi. İki basketbol yöneticisinin açıklamaları Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti.
NBA Komisyoneri Adam Silver, “Birçok NBA oyuncusu bana, milli takımlarının bugüne kadarki mücadelelerini izleyerek içlerindeki spor sevgisinin parladığını söyledi. Bu ister Dünya Kupası, ister Olimpiyat Oyunları olsun. Bence Dünya Kupası için oynanan eleme pencereleri yetenekli oyuncu havuzunu genişletiyor, milli takımlara olan ilginin artmasını sağlıyor, milli takımların kendi seyircileri önünde maç yapmasına olanak sağlıyor. Bu pencereler sayesinde katılan 80 ülkede de basketbol maçları oynanıyor. Amerika için şunu diyebilirim ki, bu elemeler NBA sezonuna denk geldiği için, bu sistem aslında yeni yeteneklerin ortaya çıkmasına vesile oluyor. Şu anda normalde G-League’de (Gelişim Ligi) oynayacak birçok oyuncu uluslararası turnuvalarda yer alarak, çok büyük tecrübe kazanıyor. FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde gördüğümüz olumlu işaretler bizi teşvik ediyor diyebilirim, bu sistem dünyanın her yerinde basketbolun büyümesini hızlandırmaya gerçekten yardımcı oluyor” açıklamasında bulundu.
FIBA Genel Sekreteri Patrick Baumann ise, “Pencelerden aldığımız sonuç, yeni ve yerleşik pazarlarda basketbolun büyümesini ve yeni basketbolseverlerle etkileşim kurulmasını yeni seviyelere çıkaracak bir sisteme sahip olduğumuz. Bu pencerelerle 80 ülke aynı anda Dünya Kupası’na gidebilmek için mücadele ediyor. Bunu da eskisine göre daha sık periyotlarla oynanan maçlarla yapıyorlar. Bu sayede takımlar ve basketbol hem medyanın hem de basketbolseverlerin daha çok ilgisini çekiyor. Pencereler basketbolun büyümesini, gelişmesini ve yeni yeteneklerin milli takımlara kazandırılmasını hızlandırıyor. Çünkü daha yakın aralıklarla maçlar yapılıyor ve ülkelerin yetenekli oyuncuları bulma ihtiyacı doğuyor. Dolayısıyla onlar da bu yetenekleri bularak milli takımlarına katıyorlar ve dünya sahnesine çıkarıyorlar” şeklinde konuştu.
Basketbol yönetimindeki en büyük iki ismin bu açıklamaları Amerika merkezli spor pazarlama ve yetenek yönetimi şirketi olan Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti. Wasserman Medya Grubu’ndan Ben Treadaway, bir araştırma yaparak, geçtiğimiz haftalarda FIBA Dünya Kupası eleme sisteminin başarılı olduğunu belirten bir yazı yayınlamıştı.
Araştırmaya göre;
Eleme pencereleri ile daha fazla basketbol maçı daha fazla ülkeye taşındı. Bu da basketbolun daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağladı. Dünya çapında 149 arenada 80 takımın katıldığı 200'den fazla maç oynandı ve bu durum FIBA Dünya Kupası elemelerini, eş zamanlı olarak global kitlelere erişim sunan elit grup spor turnuvaları arasına koydu.
Eleme pencereleri her ülkeye kendi taraftarı önünde oynama şansını sağlayarak, takımların kendi taraftarlarıyla daha fazla etkileşim ve bağ kurmasını sağladı. İlk üç pencerede oynanan maçlarını 939 bin basketbolsever arenalarda izledi.
Arenalardaki seyirci sayısındaki artışın yanı sıra, eleme maçları diğer platformlardaki kitleleri çekmede de başarılı oldu. Eleme maçları, 150 pazarda canlı olarak televizyondan izlendi. Sosyal medya ve dijital kanallarda ise 1 milyardan fazla hayran kitlesine ulaştı. Saha içi görüntüler ve oluşturulan #ThisIsMyHouse (#BurasıBenimEvim) kampanyası sosyal medya üzerinden 7.2 milyar gösterim ve 202 milyon video izlenme sayısına ulaştı.
İlk üç pencere sosyal medya takipçilerini çekmede önemli bir ivme yarattı. İlk pencereden önce FIBA ve FIBA Dünya Kupası sosyal platformları için haftalık ortalama büyüme 56 bin civarındayken, bugüne kadar gerçekleşen üç penceredeki maçlar süresince bu oran neredeyse altı katına çıktı. Eleme maçları sayesinde yeni taraftarlara da ulaşıldı. Araştırmaya göre, elemeleri takip edenlerin %24’ü, fanatik basketbol taraftarları olmamalarına rağmen, kendi milli takımlarını izlemekten ve eleme maçları ile daha çok izleme şansı bulmaktan dolayı mutlu olduğunu belirtti.
Sportando
Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) tarafından Çin’de düzenlenmekte olan ilk Dünya Basketbol Zirvesi öncesinde basketbol yönetimindeki en büyük iki isim FIBA Genel Sekreteri Patrick Baumann ve NBA Komisyoneri Adam Silver, FIBA Dünya Kupası için basketbolun yeni eleme sistemi ve penceler hakkında konuştu. Yeni sistemi destekleyen Adam Silver, FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde görülen olumlu işaretlerin kendilerini teşvik ettiğini söyledi. İki basketbol yöneticisinin açıklamaları Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti.
NBA Komisyoneri Adam Silver, “Birçok NBA oyuncusu bana, milli takımlarının bugüne kadarki mücadelelerini izleyerek içlerindeki spor sevgisinin parladığını söyledi. Bu ister Dünya Kupası, ister Olimpiyat Oyunları olsun. Bence Dünya Kupası için oynanan eleme pencereleri yetenekli oyuncu havuzunu genişletiyor, milli takımlara olan ilginin artmasını sağlıyor, milli takımların kendi seyircileri önünde maç yapmasına olanak sağlıyor. Bu pencereler sayesinde katılan 80 ülkede de basketbol maçları oynanıyor. Amerika için şunu diyebilirim ki, bu elemeler NBA sezonuna denk geldiği için, bu sistem aslında yeni yeteneklerin ortaya çıkmasına vesile oluyor. Şu anda normalde G-League’de (Gelişim Ligi) oynayacak birçok oyuncu uluslararası turnuvalarda yer alarak, çok büyük tecrübe kazanıyor. FIBA'nın bir katılımcısı olarak, eleme sisteminde gördüğümüz olumlu işaretler bizi teşvik ediyor diyebilirim, bu sistem dünyanın her yerinde basketbolun büyümesini hızlandırmaya gerçekten yardımcı oluyor” açıklamasında bulundu.
FIBA Genel Sekreteri Patrick Baumann ise, “Pencelerden aldığımız sonuç, yeni ve yerleşik pazarlarda basketbolun büyümesini ve yeni basketbolseverlerle etkileşim kurulmasını yeni seviyelere çıkaracak bir sisteme sahip olduğumuz. Bu pencerelerle 80 ülke aynı anda Dünya Kupası’na gidebilmek için mücadele ediyor. Bunu da eskisine göre daha sık periyotlarla oynanan maçlarla yapıyorlar. Bu sayede takımlar ve basketbol hem medyanın hem de basketbolseverlerin daha çok ilgisini çekiyor. Pencereler basketbolun büyümesini, gelişmesini ve yeni yeteneklerin milli takımlara kazandırılmasını hızlandırıyor. Çünkü daha yakın aralıklarla maçlar yapılıyor ve ülkelerin yetenekli oyuncuları bulma ihtiyacı doğuyor. Dolayısıyla onlar da bu yetenekleri bularak milli takımlarına katıyorlar ve dünya sahnesine çıkarıyorlar” şeklinde konuştu.
Basketbol yönetimindeki en büyük iki ismin bu açıklamaları Amerika merkezli spor pazarlama ve yetenek yönetimi şirketi olan Wasserman Medya Grubu tarafından yapılan araştırmanın da doğruluğuna işaret etti. Wasserman Medya Grubu’ndan Ben Treadaway, bir araştırma yaparak, geçtiğimiz haftalarda FIBA Dünya Kupası eleme sisteminin başarılı olduğunu belirten bir yazı yayınlamıştı.
Araştırmaya göre;
Eleme pencereleri ile daha fazla basketbol maçı daha fazla ülkeye taşındı. Bu da basketbolun daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağladı. Dünya çapında 149 arenada 80 takımın katıldığı 200'den fazla maç oynandı ve bu durum FIBA Dünya Kupası elemelerini, eş zamanlı olarak global kitlelere erişim sunan elit grup spor turnuvaları arasına koydu.
Eleme pencereleri her ülkeye kendi taraftarı önünde oynama şansını sağlayarak, takımların kendi taraftarlarıyla daha fazla etkileşim ve bağ kurmasını sağladı. İlk üç pencerede oynanan maçlarını 939 bin basketbolsever arenalarda izledi.
Arenalardaki seyirci sayısındaki artışın yanı sıra, eleme maçları diğer platformlardaki kitleleri çekmede de başarılı oldu. Eleme maçları, 150 pazarda canlı olarak televizyondan izlendi. Sosyal medya ve dijital kanallarda ise 1 milyardan fazla hayran kitlesine ulaştı. Saha içi görüntüler ve oluşturulan #ThisIsMyHouse (#BurasıBenimEvim) kampanyası sosyal medya üzerinden 7.2 milyar gösterim ve 202 milyon video izlenme sayısına ulaştı.
İlk üç pencere sosyal medya takipçilerini çekmede önemli bir ivme yarattı. İlk pencereden önce FIBA ve FIBA Dünya Kupası sosyal platformları için haftalık ortalama büyüme 56 bin civarındayken, bugüne kadar gerçekleşen üç penceredeki maçlar süresince bu oran neredeyse altı katına çıktı. Eleme maçları sayesinde yeni taraftarlara da ulaşıldı. Araştırmaya göre, elemeleri takip edenlerin %24’ü, fanatik basketbol taraftarları olmamalarına rağmen, kendi milli takımlarını izlemekten ve eleme maçları ile daha çok izleme şansı bulmaktan dolayı mutlu olduğunu belirtti.
Sportando
YORUMLAR