Dünyam başıma yıkıldı
Fenerbahçe Beko Menajeri Cenk Renda, “Koronavirüs kaptığımı duyunca dünyam başıma yıkıldı, içime ölüm korkusu düştü. Spor camiası tüm iyi niyetiyle yanımda oldu ve süreci birlikte atlattık. Liglerin devamı için ise öncelik 'sağlık' olmalı ve buna uygun bir formül bulunmalı..."
05 Mayıs 2020 - 13:37 - Güncelleme: 05 Mayıs 2020 - 13:52
RÖPORTAJ: TOLGA YENİGÜN
- Geçmiş olsun dileğimizle başlayarak, bu zorlu süreci nasıl anlatırsınız? Tanıyı duyunca ilk ne hissettiniz, en büyük gücü kimden aldınız?
- Öncelikle geçmiş olsun dilekleriniz için teşekkürler. 20 Mart günü tanı kondu. Bir takım şikayetlerle Liv Hospital'e gitmiştim. Doktorlar öncelikle boğazımı kontrol etti ve kızarıklık olduğunu belirtti. Sonrasında da ciğerlerimi kontrol ettiler ve leke gördüler. Beni de koronavirüs olma ihtimaline karşın hemen hastaneye yatırdılar. Büyük olasılıkla koronavirüs olduğumu duyunca dünyam başıma yıkıldı. Çok zor ve korkunç bir dönemdi.
O anda bir sürü şeyler düşünüyorsunuz. En önemlisi, Türkiye ve İstanbul'da vak'anın ilk çıktığı dönem 13 Mart'tı ve 1 hafta sonra bana da bu teşhis konuldu. Açıkçası çok korktum. Ölüm korkusu girdi içime... O anda ilk olarak eşim ve çocuklarım yanımdaydı. Birinci dereceden akrabalarım, eniştem ve ablam çok destek oldu. Zor günlerdi. En büyük gücü öncelikle ailemden aldım. Daha sonra yakın dost ve arkadaşlarım başta olmak üzere başkanımız Sayın Ali Koç ile şube sorumlumuz ve başkan vekilimiz Semih Özsoy ve yönetim kurulumuzdan büyük destek aldım. Her gün telefonla destek oldular. Tabii ki hayatta hiçbir şeye değişmeyeceğim Fenerbahçe taraftarı, hiçbir zaman beni yalnız bırakmadı.
- Tedavi sürecinde spor camiasının ilgi ve alakası nasıl oldu?
- Tedavi süresince zor günlerimi spor camiasında, başta 'Üç Büyükler' olarak vasıflandırdığımız Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray olmak üzere Trabzonspor camiasını da dahil ederek söyleyebilirim ki büyük bir destek gördüm.
Basketbol camiasından da birçok mesaj aldım. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu ve Sayın Ömer Onan, hastalık dönemimde benimle çok yakından ilgilendi. Desteklerini hiç esirgemediler.
Benim için yeri çok ayrı olan Aydın Örs, beni hiç yalnız bırakmadı. Benim için çok büyük moral ve motivasyon kaynağı oldu. Basketbol camiamızda Murat Yosmaoğlu Ağabeyimin çok geniş bir Whatsapp grubu vardır, orada basketbolun gelmiş geçmiş birçok ismi yer alır. O gruptan gelen mesajları Murat Ağabey bana her gün iletti ve bu mesajlar benim için muhteşem bir moral kaynağı oldu.
- Basketboldan uzak kaldığınız bu dönemde zamanınızı evde nasıl geçirdiniz? Kendinize dair keşfettiğiniz yeni özellikler oldu mu?
- Basketboldan ve maçlardan uzak olduğum dönem biraz karışıktı. Ben 20 Mart'ta hastaneye yattım, 27 Mart'a kadar tedavim sürdü. Sonrasında 10 Nisan'a kadar önce Fenerbahçe Konuk Evi'nde bir haftalık istirahat sürecim oldu. Sonrasına bir otele geçtim, bir hafta da orada dinlenme süreci geçirdim. Yaklaşık 21 günlük bir süreci evimden, ailemden, çocuklarımdan uzakta geçirdim. Bu tabii ki çok zor bir dönemdi. 10 Nisan'dan bu yana evimde zaman geçiriyorum. Çocuklarımla vakit geçirmeye çalışıyorum.
2015 doğumlu ikizlerim Cem ve Cemre ile ilk defa bu kadar vakit geçirebiliyorum. Bu olayın tek iyi yanı bu oldu. Ben çocuklarımı, çocuklarım da beni çok özlemişti. Çocuk sahibi olmanın duygusunu zaten biliyordum; ama onlarla oynamanın tadını çıkartıyorum ve bu süreçte onların dünyasına inebildim. Bunlar benim için çok önemli şeyler. Çocuk dünyasını keşfettim ve kendime ayırdığım zamanı sevdim. Hayatın gerçekten ne kadar önemli olduğunu ve yaşamayı gerçekten sevdiğimi anladım bu süreçte. Bunun dışında boş kalan vakitlerimde de kitap okuyup film seyrediyorum.
- Bu sezon Türkiye Basketbol Süper Ligi ve EuroLeague'de nasıl bir yol izlenmeli? Sizin görüşünüz nelerdir? Süreç sonrası ülke dışındaki oyuncular nasıl toparlanır?
- Türkiye ve THY EuroLeague üzerinden konuşursak, buradaki yetkililerin önceliği sağlık olmalı. Sporcu, staff ve taraftarın sağlığını düşüneceklerini düşünüyorum. Bu sebepten ötürü, iki ligin de yeniden oynatılması için tüm şartların sağlanması ve sağlığa dair hiçbir şüphenin kalmaması gerekiyor. Tertemiz bir ortamda oynamamız gerekiyor. Yetkililerin de bu ortamı sağlamak için çok çalıştığını biliyorum ve biz de bu durumu yakından takip ediyoruz.
Eğer sağlık açısından bir sorun teşkil etmeyecek ortam sağlanırsa, liglerin devam etmesi konusunda bir sakınca kalmayacaktır. Ama üzerine basarak söylüyorum, yetkililer bu konuda çok titiz bir çalışma içinde. En kısa sürede bir formül bulup, doğru sonuca varacaklarını düşünüyorum.
- Fenerbahçe bu süreçte ne gibi önlemler aldı? Gelecek sezon kulüplerin bütçelerinin önemli oranda küçüleceği konuşuluyor, Fenerbahçe Beko adına siz nasıl bir yapılanma düşünüyorsunuz?
- Biz bu süreçte oyuncularımızla hep irtibat halindeyiz. Kondisyonerimiz Sayın İlker Belgutay, tüm oyuncularımız ile tek tek ilgileniyor. Onlara antrenman ve kondisyon programlarını verdi. Tüm sporcularımız, evlerinde İlker'in verdiği programları uyguluyor. Hatta bu arada Melih Mahmutoğlu ve Ahmet Düverioğlu kendilerine bisiklet ve koşu bandı alarak evlerine kurdurdu. Onlar bu makinelerle sezona her an başlayacak şekilde kondisyonlarını eskisi gibi tutmaya çalışıyor. Tüm oyuncularımız çalışmalarını bu ve buna benzer şekilde titizlikle sürdürüyor. Tabii ki kolay değil. Eğer ligler iki kulvarda da oynanacaksa eski formu yakalamak çok kolay değil. Yapılan bireysel çalışmalar için şunu söyleyebiliriz, hiç bir şey yapmamaktansa zinde kalmaya çalışmak iyidir.
Sonuç olarak eğer ligler oynanırsa, ben bir sakatlık çıkmaması açısından çalışma sürecinin en az 1 ay olması gerektiğini düşünüyorum. Bu 1 aylık süreci de bu çalışmalar sayesinde en kolay şekilde atlatabiliriz diye umuyorum.
Bütçe konusuna gelirsek... Koronavirüs yüzünden şu an dünya çalkantıda. Spor kulüplerimiz ve spor camiaları ekonomik olarak iyi değil. Kimsenin de ekonomik durumu önümüzdeki yıl dahil olmak üzere dört dörtlük olmayacaktır. Biz de kulüp olarak bir takım önlemler alabiliriz. Kulübümüz bu gibi durumlar için önümüzdeki günlerde bir açıklama yapacaktır.
Bütün EuroLeague takımları bütçede kısıntıya giderse bu rekabete mutlaka yansır. Ki bütün takımlar içinde bulunduğumuz durumdan ötürü böyle bir bütçe kısıntısına gidecek gibi gözüküyor. Ama EuroLeague her zaman kaliteli bir organizasyon olmuştur. Her ne yaşanırsa yaşansın EuroLeague o kalitesinden bir şey kaybetmez diye umut ediyorum. Sonuç olarak hemen hemen her kulüp bu krizden eşit şekilde etkilenecektir.
TİPLEME
- En beğendiğiniz koçlar?
- Zeljko Obradovic – Aydın Örs
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Melih Mahmutoğlu
- En iyi ilk 5'iniz?
- Nando De Colo, Shane Larkin, Gigi Datome, Nikola Mirotic, Walter Tavares. 6. adam: Jan Vesely
- En zorlu deplasmanlar?
- Panathinaikos, Olympiakos, Kızılyıldız
- Tek kelime ile Fenerbahçe Beko
- Aile
- Geçmiş olsun dileğimizle başlayarak, bu zorlu süreci nasıl anlatırsınız? Tanıyı duyunca ilk ne hissettiniz, en büyük gücü kimden aldınız?
- Öncelikle geçmiş olsun dilekleriniz için teşekkürler. 20 Mart günü tanı kondu. Bir takım şikayetlerle Liv Hospital'e gitmiştim. Doktorlar öncelikle boğazımı kontrol etti ve kızarıklık olduğunu belirtti. Sonrasında da ciğerlerimi kontrol ettiler ve leke gördüler. Beni de koronavirüs olma ihtimaline karşın hemen hastaneye yatırdılar. Büyük olasılıkla koronavirüs olduğumu duyunca dünyam başıma yıkıldı. Çok zor ve korkunç bir dönemdi.
O anda bir sürü şeyler düşünüyorsunuz. En önemlisi, Türkiye ve İstanbul'da vak'anın ilk çıktığı dönem 13 Mart'tı ve 1 hafta sonra bana da bu teşhis konuldu. Açıkçası çok korktum. Ölüm korkusu girdi içime... O anda ilk olarak eşim ve çocuklarım yanımdaydı. Birinci dereceden akrabalarım, eniştem ve ablam çok destek oldu. Zor günlerdi. En büyük gücü öncelikle ailemden aldım. Daha sonra yakın dost ve arkadaşlarım başta olmak üzere başkanımız Sayın Ali Koç ile şube sorumlumuz ve başkan vekilimiz Semih Özsoy ve yönetim kurulumuzdan büyük destek aldım. Her gün telefonla destek oldular. Tabii ki hayatta hiçbir şeye değişmeyeceğim Fenerbahçe taraftarı, hiçbir zaman beni yalnız bırakmadı.
- Tedavi sürecinde spor camiasının ilgi ve alakası nasıl oldu?
- Tedavi süresince zor günlerimi spor camiasında, başta 'Üç Büyükler' olarak vasıflandırdığımız Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray olmak üzere Trabzonspor camiasını da dahil ederek söyleyebilirim ki büyük bir destek gördüm.
Basketbol camiasından da birçok mesaj aldım. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu ve Sayın Ömer Onan, hastalık dönemimde benimle çok yakından ilgilendi. Desteklerini hiç esirgemediler.
Benim için yeri çok ayrı olan Aydın Örs, beni hiç yalnız bırakmadı. Benim için çok büyük moral ve motivasyon kaynağı oldu. Basketbol camiamızda Murat Yosmaoğlu Ağabeyimin çok geniş bir Whatsapp grubu vardır, orada basketbolun gelmiş geçmiş birçok ismi yer alır. O gruptan gelen mesajları Murat Ağabey bana her gün iletti ve bu mesajlar benim için muhteşem bir moral kaynağı oldu.
- Basketboldan uzak kaldığınız bu dönemde zamanınızı evde nasıl geçirdiniz? Kendinize dair keşfettiğiniz yeni özellikler oldu mu?
- Basketboldan ve maçlardan uzak olduğum dönem biraz karışıktı. Ben 20 Mart'ta hastaneye yattım, 27 Mart'a kadar tedavim sürdü. Sonrasında 10 Nisan'a kadar önce Fenerbahçe Konuk Evi'nde bir haftalık istirahat sürecim oldu. Sonrasına bir otele geçtim, bir hafta da orada dinlenme süreci geçirdim. Yaklaşık 21 günlük bir süreci evimden, ailemden, çocuklarımdan uzakta geçirdim. Bu tabii ki çok zor bir dönemdi. 10 Nisan'dan bu yana evimde zaman geçiriyorum. Çocuklarımla vakit geçirmeye çalışıyorum.
2015 doğumlu ikizlerim Cem ve Cemre ile ilk defa bu kadar vakit geçirebiliyorum. Bu olayın tek iyi yanı bu oldu. Ben çocuklarımı, çocuklarım da beni çok özlemişti. Çocuk sahibi olmanın duygusunu zaten biliyordum; ama onlarla oynamanın tadını çıkartıyorum ve bu süreçte onların dünyasına inebildim. Bunlar benim için çok önemli şeyler. Çocuk dünyasını keşfettim ve kendime ayırdığım zamanı sevdim. Hayatın gerçekten ne kadar önemli olduğunu ve yaşamayı gerçekten sevdiğimi anladım bu süreçte. Bunun dışında boş kalan vakitlerimde de kitap okuyup film seyrediyorum.
- Bu sezon Türkiye Basketbol Süper Ligi ve EuroLeague'de nasıl bir yol izlenmeli? Sizin görüşünüz nelerdir? Süreç sonrası ülke dışındaki oyuncular nasıl toparlanır?
- Türkiye ve THY EuroLeague üzerinden konuşursak, buradaki yetkililerin önceliği sağlık olmalı. Sporcu, staff ve taraftarın sağlığını düşüneceklerini düşünüyorum. Bu sebepten ötürü, iki ligin de yeniden oynatılması için tüm şartların sağlanması ve sağlığa dair hiçbir şüphenin kalmaması gerekiyor. Tertemiz bir ortamda oynamamız gerekiyor. Yetkililerin de bu ortamı sağlamak için çok çalıştığını biliyorum ve biz de bu durumu yakından takip ediyoruz.
Eğer sağlık açısından bir sorun teşkil etmeyecek ortam sağlanırsa, liglerin devam etmesi konusunda bir sakınca kalmayacaktır. Ama üzerine basarak söylüyorum, yetkililer bu konuda çok titiz bir çalışma içinde. En kısa sürede bir formül bulup, doğru sonuca varacaklarını düşünüyorum.
- Fenerbahçe bu süreçte ne gibi önlemler aldı? Gelecek sezon kulüplerin bütçelerinin önemli oranda küçüleceği konuşuluyor, Fenerbahçe Beko adına siz nasıl bir yapılanma düşünüyorsunuz?
- Biz bu süreçte oyuncularımızla hep irtibat halindeyiz. Kondisyonerimiz Sayın İlker Belgutay, tüm oyuncularımız ile tek tek ilgileniyor. Onlara antrenman ve kondisyon programlarını verdi. Tüm sporcularımız, evlerinde İlker'in verdiği programları uyguluyor. Hatta bu arada Melih Mahmutoğlu ve Ahmet Düverioğlu kendilerine bisiklet ve koşu bandı alarak evlerine kurdurdu. Onlar bu makinelerle sezona her an başlayacak şekilde kondisyonlarını eskisi gibi tutmaya çalışıyor. Tüm oyuncularımız çalışmalarını bu ve buna benzer şekilde titizlikle sürdürüyor. Tabii ki kolay değil. Eğer ligler iki kulvarda da oynanacaksa eski formu yakalamak çok kolay değil. Yapılan bireysel çalışmalar için şunu söyleyebiliriz, hiç bir şey yapmamaktansa zinde kalmaya çalışmak iyidir.
Sonuç olarak eğer ligler oynanırsa, ben bir sakatlık çıkmaması açısından çalışma sürecinin en az 1 ay olması gerektiğini düşünüyorum. Bu 1 aylık süreci de bu çalışmalar sayesinde en kolay şekilde atlatabiliriz diye umuyorum.
Bütçe konusuna gelirsek... Koronavirüs yüzünden şu an dünya çalkantıda. Spor kulüplerimiz ve spor camiaları ekonomik olarak iyi değil. Kimsenin de ekonomik durumu önümüzdeki yıl dahil olmak üzere dört dörtlük olmayacaktır. Biz de kulüp olarak bir takım önlemler alabiliriz. Kulübümüz bu gibi durumlar için önümüzdeki günlerde bir açıklama yapacaktır.
Bütün EuroLeague takımları bütçede kısıntıya giderse bu rekabete mutlaka yansır. Ki bütün takımlar içinde bulunduğumuz durumdan ötürü böyle bir bütçe kısıntısına gidecek gibi gözüküyor. Ama EuroLeague her zaman kaliteli bir organizasyon olmuştur. Her ne yaşanırsa yaşansın EuroLeague o kalitesinden bir şey kaybetmez diye umut ediyorum. Sonuç olarak hemen hemen her kulüp bu krizden eşit şekilde etkilenecektir.
TİPLEME
- En beğendiğiniz koçlar?
- Zeljko Obradovic – Aydın Örs
- En beğendiğiniz oyuncu?
- Melih Mahmutoğlu
- En iyi ilk 5'iniz?
- Nando De Colo, Shane Larkin, Gigi Datome, Nikola Mirotic, Walter Tavares. 6. adam: Jan Vesely
- En zorlu deplasmanlar?
- Panathinaikos, Olympiakos, Kızılyıldız
- Tek kelime ile Fenerbahçe Beko
- Aile
YORUMLAR