Bir Efes değildi!
“Dürüst olmak gerekirse, Ülker’in Efes’e yakın bir takım olduğunu düşünüyordum. Ama maalesef düşündüğüm gibi değildi. Organizasyon olarak Efes’in bayağı gerisindelerdi ve ben gelmeden önce takımdaki atmosfer kötüydü.”
1992 yılında geldiği ve sayısız başarılar elde ettiği Efes Pilsen’den 1999 yılında ayrılan Petar Naumoski, 4 sezon farklı ülkelerde forma giydi. 90’lı yıllarda, Türk basketboluna adını altın harflerle kazıyan Naumoski, 2004 yılında İstanbul’a geri döndü; fakat başka bir takımla… O da Efes’in ezeli rakiplerinden Ülker idi. Efsane gard, yarım sezonluk Ülker macerası hakkında, birbirinden ilginç açıklamalarda bulundu.
TARAFTAR BANA CEPHE ALMADI
- 4 sezon sonra tekrardan İstanbul’a geldiniz; fakat transfer olduğunuz takım, Efes’in ezeli rakibi Ülker idi. Efes taraftarları bu transfere nasıl tepki gösterdi?
- 4 sezon sonra İstanbul’a geri döndüm ve Ülker’e geldim. Bu transferin olmasındaki her şey için koç Ergin Ataman’a teşekkür ederim. O beni takımında istemişti. Efes ile yeniden
dönüşüm olmadı; bu da tamamen yönetimsel nedenlerden dolayıydı. Efes taraftarlarının benim Efes’e geri dönmememin nedenini bildiğine inanıyorum. Bu yüzden onlarla kötü anılarım olmadı.
ÜLKER BEKLENTİMİ KARŞILAYAMADI
- Ülker’de oynadığınız zaman, Efes’e göre ne gibi farklılıklar vardı?
- Dürüst olmak gerekirse, Ülker’e gelmeden önce kendilerinin Efes’e yakın bir takım olduklarını düşünüyordum. Ama maalesef düşündüğüm gibi değildi ve organizasyon olarak Efes’in bayağı gerisindelerdi. Ülker'e Ergin Ataman’a ve kulübe yardım etmek için geldim. Kulüp bana bir söz vermişti; sonunda onu yerine getirmediler. Bu da benim Ülker ile yeni bir sözleşme imzalamamama neden oldu.
EFES’TEN HERHANGİ BİR TEKLİF GELMEDİ
- O sezon Ülker formasıyla Efes’e karşı oynarken neler hissettiniz?
- Ülker’e geldim; çünkü işime profesyonel olarak bakan biriyim ve Efes’e karşı oynadığımda çok fazla şey düşünmüyordum. Takımımdaki atmosfer iyiydi ve benim için önemli olan da buydu. Eğer Efes beni isteseydi, geri dönüşüm için bana güzel bir fırsat sunardı. Ama 1999 yılında, Efes’ten ayrıldıktan sonra, oyuncu olarak veya deneyimlerimi, bilgilerimi aktarabileceğim başka bir görevde uzun süreli teklifler gelmedi.
TÜRKİYE KUPASI FİNALİ ÖZELDİ
- Ülker’de unutamadığınız maç hangisiydi? Neden?
- Eğer bir maç seçeceksem bunun için, Türkiye Kupası finalini söyleyebilirim. Efes’e karşı mücadele etmiştik. İyi bir oyun çıkardım ve Türkiye Kupası’nı kazandık. Ben gelmeden önce, Ülker iyi sonuçlar alamıyordu ve özellikle oyuncular arasında kötü bir atmosfer vardı.
İKİ MUHTEŞEM OYUNCUNUN ANISI
- 2004'te çekilen bu fotoğrafı anlatabilir misiniz? Maccabi EuroLeague şampiyonu olmuştu ve Jasikevicius da o takımın yıldızıydı. Saras’ın oyunculuk kariyeri ve Zalgiris’teki antrenörlüğü hakkında neler düşünüyorsunuz?
- Bu fotoğraf muhteşem bir fotoğraf ve iki muhteşem oyuncunun muhteşem bir anısı... Başka bir Sarunas’tan bahsedeceğim. Sarunas gibi başka arkadaşlarınız varsa ne güzel... Öncelikle, onun harika bir insan olduğunu söyleyebilirim. Ona karşı oynamış biri olarak da, Sarunas’ın süper bir oyun zekasına sahip oyuncu olduğunu ve şimdi de zeki bir antrenör olduğunu söyleyebilirim.
Benim görüşüme göre, Zalgiris’ten ayrılıp kendine daha büyük, yüksek bütçeli bir takım bulup EuroLeague şampiyonluğu için mücadele vermeli. Umarım, Kaunas’ta o olağanüstü atmosferi yaratan ve baskı oluşturan taraftarlar, Saras'a profesyonellik ve duygusallık arasında karar verme konusunda yardımcı olur. Ona bol şans diliyorum.