EuroLeague'in Fantastik 4'lüsü

NBA’in kene gibi tüm yetenekleri emdiği Avrupa basketbolunda kalan kaliteli koçlar ve onların yönettiği çalışkan, zeki oyuncuların mekanı Turkish Airlines EuroLeague’in yaklaşık 8 ay süren sezonunun son çeyreğine girdik.
  
Bir kez daha Berlin’in ev sahibi olacağı Final Four’un kapısından kimler içeri geçer kimler dışarıda kalacak? Uzun zamandır 2. ile 7. ve 8. ile 13. arasında bu kadar yakın bir rekabet yoktu. “Every Game Matters” -Her maç Önemlidir- felsefesiyle NBA’le farkını anlatmaya çalışan EuroLeague de şu anda “Her Sayı Önemli!”
 
Geçtiğimiz sezon NBA’de yapılmaya başlanan play-in bu sezon ilk kez EuroLeague’de de uygulanacak. Normal sezonu 7 ila 10. sıra arasında bitiren dört takım, play-off’un son 2 koltuğu için mücadele edecek. İlk olarak 7. ve 8. arasında bir maç oynanacak ve kazanan direkt olarak normal sezonu 7. bitirmiş sayılacak; 9. ve 10. takımlar da 1 maç oynayacak ve kazanan play-off şansını son maça taşırken kaybeden turnuvaya veda edecek. En son 9-10. sıra maçının kazananı ile 7ile 8'in kaybedeni, son play-off sırası için tek maç üzerinden mücadele edecek. Kazanan takım normal sezonu 8. sırada bitirmiş sayılacak. Play-in’e sahne olacak tüm mücadeleler normal sezonu daha yüksek sırada bitiren takımın sahasında gerçekleşecek.
 
Yeni düzen sezona kötü başlayan Anadolu Efes için bir umut oldu. Play-in’den bir anda yukarıya tırmanırsa muazzam bir iş başarırlar. Duygusal beklentimi bir kenara bırakıp şu andaki duruma göre favori dörtlümü yazmaya geçeyim.
 
REAL MADRİD

Kuşkusuz ligin 30 haftası tamamlandığında en başarılı takım. Özellikle uzun ve kısa rotasyonu en iyilerle dolu kadro… Kazanmayı bilen takım ama işin en güzeli maç kaybedebildiğini doğru ve sert basketbol oynayan, kısaların temposunu engelleyen her takımın kazanma şansı olduğunu herkes kanıtladı. Play-in organizasyonunda en çok eleştireceğim şeylerden biri ligi birinci bitiren takımın, son sekizdeki rakibini en son gün öğrenecek olması… Bu nedenle son haftaya girilirken 3-6 arası 4 takım birbirini gözüne kestirmişken 1. ve 2. olanlar 4 farklı potansiyele kafa yormak zorunda kalacak. Bunun yanında Real Madrid kendi basketbolunu rakibine dikte ettiğinde ise herkesi geçebilecek büyüklükte…
 
PANATHINAIKOS

Yazımın tırnak içindeki bölümünü 31. hafta maçları oynanmadan yazdım. “Ergin Ataman’la beraber ligin ısırgan ekibi hâline gelen Yeşil Yoncalar, kuşkusuz Final Four’un favorilerinden biri. Real’e göre kadro yapısı bir beden küçük ve kısa… Barcelona şu anda ne kadar 2'ncilik için avantajlı gözükse de Ergin Hocam Maccabi - Bologna ikilisinden birini yakalamayı tercih edecektir ve sonuna kadar yazımın bu bölümüne küçük bir ara veriyorum. Panathinaikos – Barcelona maçına sadece 24 saat kaldı. O maçın sonucu çok belirleyici olacaktır. Katalan ekibi, Fenerbahçe Beko karşısındaki kötü oyuna reaksiyon vermek isteyecektir.”
 
Nikos Gallis OAKA Arena’da Panatinaikos son derece keyifli bir mücadeleden istediği kadar olmasa da yeterli farkla galip ayrılmayı başardı. Barcelona maça yüksek tempolu başladı; özellikle ikinci çeyrekte savunmada Yoncalar'a potayı göstermedi... PANA da panik yapınca saha içi sadece 4 tane iki sayılık başarılı atış buldu. Basketbola geri dönen Ricky Rubio az enerjisinin en verimli kısmını bu çeyrekte kullandı ve Barcelona saha içi toplam 8 basketle ilk yarıyı 12 sayıyla önde kapadı.
 
İkinci devrenin hikâyesini ise salonu hınca hınç doldurup çılgınca destek veren Panathinaikos seyircisi ve Ergin Ataman’ın öğrencileri yazdı. Sezonun sonunda 2, 3 hatta 4’lü averajların etkili olacağı bu ligde maçın son 2 dakikasına 87-76’lık skorla giren, bitime 3 saniye kala basit hatalarla farkı koruyamadı; sadece 8 sayıyla kazandı ve ikinciliğe yükseldi. Kalan 3 maçını da kazanması için sadece kendi oyununu oynamanın yeterli olduğu bir ortamda ben Ergin Ataman’ın geri adım atacağına inanmıyorum.

Bana göre yukarıdaki üçlünün F4 yapmaması için çok acayip şeyler olması lazım. Takım kimyalarını bozacak yaralanma, olay, kavga vb. bir durum yaşanmazsa! Bknz. geçen sezonki Partizan – Real Madrid maçı 'Punter şaşkınlığı!'
 
Son hafta Olympiakos - Fenerbahçe maçına kadar eğer Yunan temsilcisi Belgrad'daki 2 maçı da kaybederse o zaman 4, 5 Barca ve Fenerbahçe arasında paylaşılır. Monaco ve Olympiakos ise 3-6 eşleşmesi yaşar. İşte bu senaryoya göre;
Barcelona > Fenerbahçe Beko

Barcelona kazanması gerekenden fazla galibiyet aldı. Katalanlar son 3 maçını da alarak ligde en az üçüncülüğü korumak isteyecektir. 33. haftada evlerindeki Maccabi karşılaşması ligin tümünü ilgilendiriyor. Fenerbahçe Beko’nun koçu olsam eşleşmek için Barca’yı kovalarım. Üstüne üstlük Sarunas olarak ayrı bir motivasyonum da var! (Gülerek)
Eğer sarı lacivertli temsilcimiz ve taraftarı son Barcelona maçından ders çıkarması da gerekiyor. Tribünün 3. çeyrekteki gereksiz sessiz gerginlik az daha maça mal olacaktı. Sonuçta rakip Barcelona, adamların attığı ilk üçlükte 'ahlar vahlar' ile takımını germek çok gereksizdi. Bench durumu duvara çarpmaya çok az kala kontrol edebildi. Son periyotta savunmanın tekrar toparlanması ile kapılan toplardan gelen art arda 17 sayı ile S. Wilbekin, N. Calathes ve T. Biberovic üçlüsü çok önemli galibiyeti sağladı.

Fenerbahçe Beko uzun rotasyonundaki herkesin kağıt üstünde ve ölçümlenemeyen yerlerde katkı sağlaması lazım. Milano maçında toplam 200 dakikalık sürenin 30'unu paylaşan 4 uzundan (Sertaç, Papagiannis, Noua, Sestina) sadece Sertaç 6 sayı 2 ribaund üretti; diğerleri 0, 0, 0...
 
KALBİM MONACO İSTER

Açıkçası bir çok sebepten kalbim Monaco'yu istiyor. Bunlardan birincisi Mike James'in kişiliği nedeniyle ne kadar karmaşık duygulara sahip olsam da onu seyretmeyi çok seviyorum. İkincisi hem Panathinaikos hem de Fenerbahçe adına finale çıkmak için Monaco bana daha yumuşak geliyor. Oynadıkları basketbolu kontrol altına alabilme ihtimalin var. Gerginlikle delir(t)en bir yapısı yok. İçeri penetreleri kontrol et gereksiz rotasyon yapma ki ligin en çok hücum ribaundu alıp en çok ikinci şans sayısı bulan Monaco atletlerine hücum ribaundu verme...
 
Savunma sertliği üstüne hızlı hücumlardan sayı bulan Olympiakos'un handikabı diğer takımlardan daha az yaratıcı skorere sahip olması. Rakip kim olursa olsun F4 öncesi sertleşecek ve beceri seviyesi yükselecek rakiplere karşı gerginlik yaratarak rakip olmaya çalışacaklardır.
 
PEKİ YA MACCABI?

Şu anda yaşanan savaş durumunun duygularımıza da adalet mekanizmasına da eşit davranmadığına inanıyorum. Sahada mücadele eden oyuncuların iyi kötü emeği bir garabete kurban oluyor. Peki ya Maccabi play-in, play-off ve/veya F4 yaparsa ne olacak? Fenerbahçe Beko diyelim ki play-off'ta eşleşti! -ki şu anda olabilecek durumlardan biri- Boş salonlarda play-off mu oynanacak. Binlerce Euro vermiş takımını seyretmek isteyen kombinesi olan Fenerbahçe taraftarı ne olacak? Tek kelimeyle SAÇMA!
 
MİLANO KAFA UZATIR MI?
 
Özellikle Mirotic basketbolcu olduğunu tekrar hatırlayıp fiziksel olarak kendini toparladığından beri Milano sınıf atladı. Efsane Ettore Messina'nın takımı her zaman tehdittir. Nicola Melli, Nikola Mirotic, Shavon Shields, Devon Hall kadrosu tek maçlık play-in kısmında sürpriz yapabilir. Ama son dört için 3 maç üst üste kazanması çok zor...
 
Sonuç olarak; Barcelona - Fenerbahçe Beko eşleşmesi olursa F4 tahminim: Real Madrid, Panathinaikos, Fenerbahçe Beko ve Monaco.

Monaco - Fenerbahçe Beko eşleşmesi olursa F4 tahminim: Real Madrid, Panathinaikos, Fenerbahçe Beko ve Barcelona.