NBA'de sezonun enleri
“NBA’de bu yıl özel bir sezon geride kaldı. Dünyanın en büyük basketbol organizasyonu, 75. yılını geride bıraktı. Dünyanın en çok ilgilenen basketbol liginde 2021-2022 sezonunun birbirinden farklı enlerini sizler için seçtik.”
NBA’de birçok takım ve birçok oyuncu, bir sezonda bambaşka hikâyelere imza atıyor. Bunları izlemek ve anlatmak, insanda ayrı bir heyecan, keyif oluşturuyor. Bazıları da, “Uff, bu da…” dedirtiyor. Her takımdan ayrı ayrı beklentiler oluyor. Bazıları olumlu, bazıları olumsuz sonuçlanıyor. Sezonun sonunda da, “Bu da yaşandı” denilen birçok olay geride kalıyor ve hatırlanıyor. Benim nezdimde bazı enler, şu şekilde...
SEZONUN GERİ DÖNÜŞÜ
KLAY THOMPSON – GOLDEN STATE WARRIROS
Warriors’ın şampiyonluğu ile ilgili yazıda da biraz bahsettik. Ama bunu biraz daha açalım. ABD Ulusal Amerikan Futbolu Ligi'nde (NFL) her sezon böyle bir ödül, bir oyuncuya veriliyor. Adı da 'Yılın Geri Dönüşünü Yapan Oyuncusu' oluyor. Bu NBA’de olsa, yüzde bir milyon Klay Thompson’a verilirdi. Bir yemeği yemek yapan, ana malzeme ve aşçıdır... Fakat o yemeği lezzetlendiren diğer ürünler olmazsa, bir aşçının lezzetli yemek yapması çok ama çok zor olur.
Golden State Warriors, üst üste 5 final yaptığı dönemde 3 şampiyonluk aldıysa, Steve Kerr’ün koçluğu ve Stephen Curry’nin önderliği yanında Klay Thompson’ın can yakan şutları ve ortaya koyduğu skorerlik bunun en önemli faktörüydü.
2019-2020 sezonunda Klay Thompson’ın çapraz bağları kopması nedeniyle sahada olmaması ve bunun yanı sıra Curry’nin de sakatlığı, Warriors’ı dibe itmişti. 2020-2021 sezonunda geri dönüyor denilirken Thompson, bu sefer aşil tendonundan sakatlık yaşadı. Stephen Curry, bu gard tandeminde yalnız kaldı. Lakers, play-in’de LeBron’un clutch basketiyle Warriors’ı geçti. 941 gün sonra Klay Thompson sahalara geri döndü.
Normal sezonda oynanan 32 maçta 20.4 sayı ortalaması ve yüzde 38.5 üçlük isabeti kaydeden Thompson, yeniden sağlığına kavuşan Warriors’ın yeniden şampiyon olmasında da önemli rol oynadı. Klay Thompson, hiç şüphesiz NBA’de yılın geri dönüşüne imza attı.
SEZONUN EN İYİ EKLENTİSİ
JORDAN POOLE - GOLDEN STATE WARRIORS
Değerli NBA severler; Splash Brothers’a üçüncü bir kardeş daha katıldı. Onun adı Jordan Poole! Klay Thompson geri dönene kadar Golden State Warriors’ta Stephen Curry’e destek olacak ikinci bir şutör şarttı. Bu net bir şekilde görülüyordu.
İşte bu noktada imdada yetişen isim, Golden State’in G-League takımı Santa Cruz Warriors’ta da boy gösteren ve bu zorlu durumda Golden State’e önemli katkılar sağlayan Jordan Poole oldu. Poole da mesafe tanımayan üçlüklere imza attı. birçok normal sezon ve play-off maçında Stephen Curry’e nefes aldırdı, yardımcı oldu.
23 yaşında ve daha yolun başında olan Jordan Poole, ciddi sakatlıklar yaşamazsa, Warriors’ı ilerleyen yıllarda Curry’den sonra sırtlayacak oyuncu olabilir.
SEZONUN YALNIZ KURDU
NIKOLA JOKIC – DENVER NUGGETS
Üst üste 2 sezon MVP olmuş Nikola Jokic’e açıkçası bir noktada üzülüyorum! Denver Nuggets, bir takım için her şeyi yapan Jokic’in yanına doğru düzgün ikinci ve üçüncü oyuncu bulamadı.
Jamal Murray; Nuggets’ın 2 numaralı ismi, çapraz bağlarından yaşadığı sakatlık sonucu bu sezon yoktu. Üçüncü isim diyeceğimiz Michael Porter Jr. da sırtından yaşadığı sakatlık nedeniyle sadece 9 maç oynayabildi.
Ne Aaron Gordon ne de Facundo Campazzo, Jokic’e nefes aldıracak cinsten bir sezon çıkardı. Ama işin bir diğer gerçeği de şu; sağlıklı olsalar da Murray ve Porter Jr; Nikola Jokic’e tam anlamıyla destek olabildiler mi? Pek değil. Biraz daha tecrübe lazım Jokic’i daha yukarılara sürükleyecek. Yoksa Nikola Jokic, Nuggets’ta yalnız kurt olmaya devam edecek. Seni çok iyi anlıyorum Jokic...
SEZONUN KEYİF VEREN OYUNCUSU
JA MORANT – MEMPHIS GRIZZLIES
O, Memphis Grizzlies’in kimyageri, takımı bağlayan genç ve delikanlı lideri… Ja Morant’in bu sezon her yerden uçuşunu, kaçışını smaçlarını, turnikelerini izlemek acayip keyif verdi. Grizzlies, Morant önderliğinde, normal sezondaki en iyi derecesini tekrarladı. Tennessee Ekibi, Marc Gasol’ün yükü çektiği 2012-2013 sezonunda 56 galibiyet ve 26 mağlubiyet almıştı ve Batı Konferansı Finali’ne kadar yükselmişti.
Morant ve ekibi, tecrübe eksikliğinden ve güçlü Warriors ile eşleşmesinden dolayı, 9 yıl önceki play-off başarısına erişemedi. Ama Morant ve ekibi, bu takım kimyasını korur ve bu sezondan çıkarılması gereken dersleri alıp sahaya yansıtırsa, Batı’da zirveye keyifli bir basketbol oynayarak çıkar ve NBA’deki 29 rakibine de baş belası olur. Ja Morant mi? Onu keyifle izlemeye devam edeceğiz…
SEZONUN EN YANLIŞ TERCİHİ
HORNETS’IN ALPEREN'İ SEÇMEMESİ
Gordon Hayward gibi bir şutör forvet almışsın. Yılın çaylağı seçilmiş LaMelo Ball, senin gelecekteki prensin olan gard. Miles Bridges, yükselişe geçti. Ama bilin bakalım bu takımın eksik parçası nedir?
Cevap apaçık ortada! Doğru düzgün bir pivotu yok Hornets’ın. 2021 NBA Draftı’na gidelim. 1. turda, orta sıralarda seçilebilecek en iyi pivot, tartışmasız Alperen Şengün idi. Hornets’ın da draft öncesinde çalışmalarına da katılmıştı Alperen. Ancak Hornets, 11. sıradan James Bouknight adında bir şutör gard aldı. Bouknight sadece 31 maça çıktı ve 4.6 sayı ortalamasıyla oynadı.
James Bouknight’tan 5 sıra sonra Oklahoma City Thunder tarafından seçilip takasla Houston Rockets’a geçen Alperen Şengün ise 72 maçta 13 kez ilk 5 başlamasına rağmen 9.6 sayı, 5.5 ribaund, 2.6 asist, 0.8 top çalma ve 0.9 blok ortalamalarıyla oynadı.
Göz önüne alınca, geçen sezon Alperen Şengün Charlotte’ta oynasa, bu takımın net ilk 5 oyuncusu olur ve en iyi çaylak beşine seçilirdi. Zaten Rockets olup biteni gördü ve Alperen’i yükseltecek hamleler yapıyor.
Michael Jordan’da gitsin eski antrenör Steve Clifford’ı tekrar takımın başına getirsin. Yazık vallahi. 60 yaşındaki Jordan biraz form kazanıp sahada oyuncu olsa, daha faydalı olur.
SEZONUN PATLAYAN BALONU
LOS ANGELES LAKERS
2020 yılındaki şampiyonluğun ardından 2021'de ilk turda Phoenix Suns tarafından elenme durumu, hem Los Angeles Lakers’ı hem de LeBron James’i bir yükün altına soktu. Daha iyi olacaklarına dair sözler verildi, Russell Westbrook, Carmelo Anthony gibi yaşlı kurtlar kadroya getirildi.
İsimler heyecan vericiydi tamam! Ancak ne mi oldu? Westbrook, yıllar sonra bir sezonda 20 sayı altında ortalama tutturdu. Bu takımın asıl tutkalı Anthony Davis yine sakatlıklarla boğuştu. LeBron James 56 maçta ne yapsa nafile. Takım kimyası pek de yüksek olmayan bir Los Angeles Lakers ortaya çıktı.
Hatırlıyorum da Kobe Bryant-Dwight Howard-Steve Nash üçlüsünün bir araya geldiği ve facia ile sonuçlanan bir sezonu vardı Lakers’ın. Bu da ondan farksızdı. Los Angeles Lakers bu kafada devam etmemeli; ama Darvin Ham yönetimindeki Lakers’ın LeBron önderliğinde nereye kadar gideceği merak konusu! Tek bir şey ama tek bir şey, Los Angeles Lakers’ı Golden State ve diğerlerine diş geçirebilecek güce getirir. O da Anthony Davis’in sağlığına kavuşması.