Bir devrin mutlu sonu
Art arda iki EuroLeague zaferinden sonra bu sezon Avrupa’da play-off dışında kalan Anadolu Efes için lig şampiyonluğundan başka seçenek yoktu. Avrupa’da hayal kırıklığına uğrayan Ergin Ataman, Atina’ya gitmeden önce Efes’teki son dansını kupayla tamamladı.
Her takımın her sezon ayrı bir hikâyesi vardır. Anadolu Efes için Cumhurbaşkanlığı Kupası ile başlayan ancak sezon içinde yaşanan süreçler, İstanbul ekibinin 2022-2023 sezonundaki öyküsünün seyrini değiştirdi. Efes adına duygusal bir sezon, şampiyonlukla başlayıp şampiyonlukla sona erdi.
SANCILI BİR NORMAL SEZON
Üst üste 2 THY EuroLeague şampiyonluğundan sonra daha önce yaşanmamış bir ilke imza atmak için kollarını sıvayan Anadolu Efes’te büyük başarılar elde eden takımda bazı yorgunluklar, geçen sezon Fenerbahçe Beko’ya kaybedilen Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi Finalleri’nde kendini hissettirmişti. Çekirdek kadro bozulmadan iyi bir değişim şarttı. Bu doğrultuda Will Clyburn, Ante Zizic, Amath M’Baye gibi transferler yapıldı.
Aslında başlangıç iyiydi; Ankara’da Fenerbahçe Beko’yu yenip Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazanarak sezona başlamışlardı. Ancak sezon genelinde taşlar tam olarak yerine oturmadı ve İstanbul Avrupa Yakası ekibi EuroLeague’de Fenerbahçe Beko’ya kaybederek play-off dışında kaldı.
Efes, BSL’de de beklenmedik yenilgiler aldı. Yeni bir oluşuma giden Pınar Karşıyaka’ya normal sezonda oynadığı iki maçı da kaybetti. Türk Telekom, Fenerbahçe Beko, Bursaspor ve Tofaş deplasmanlarından istediği sonucu alamadı. Belki de en dikkat çekici olanı, Onvo Büyükçekmece’ye hem deplasmanda hem de son saniye basketiyle kendi sahasında kaybetmesiydi.
Anadolu Efes’in sezon içinde, takım kadrosunda da talihsiz durumları oldu. Sezon başında sakatlığından dolayı Shane Larkin’den bir müddet yararlanamadı. Yerine Murcia’dan Isaiah Taylor geldi. Ancak Taylor ile birlikte sezon başında Fenerbahçe Beko’dan alınan Achille Polonara, Zalgiris’e gönderildi. Polonara’nın yerine, yaz döneminde takımdan ayrılan Chris Singleton geri getirildi ama tecrübeli uzun bir kalp rahatsızlığı yaşadı ve herkesi korkuttu. Bir diğer talihsiz olay da Bryant Dunston’ın başına geldi; deneyimli oyuncu yoldayken, aracına tır dorsesi devrildi fakat Allah korudu. Dunston bildiğiniz ölümden döndü; araç biraz daha ileride olsa, bugün Bryant Dunston aramızda olmayacaktı.
Yerli rotasyonda da bazı konularda umduğunu bulamayan Anadolu Efes, Beşiktaş Emlakjet ile bir takasa girdi. Lacivert beyazlı ekip, Egemen Güven ve Ömer Can İlyasoğlu karşılığında Furkan Haltalı’yı kadrosuna kattı. Bu hamle, Efes adına faydalı oldu. Yabancı sınırından ötürü ligde pivot konusunda zorluk yaşayan İstanbul ekibi, Haltalı’dan önemli katkılar aldı.
Sezon içinde EuroLeague’de yaşanan hayal kırıklığının ardından Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman’ın Panathinaikos ile anlaştığı haberi gündeme düştü. Bir resmiyet olmasa da fiiliyatta gelecek sezon olacak bir durumdu. Ergin Ataman da bunu play-off yarı final serisi esnasında kendi açıklamasında doğruladı.
Öyle ya da böyle, sancılı bir sürecin sonunda Efes, normal sezonu 22 galibiyet ve 8 mağlubiyetle 3. sırada tamamladı.
SIRAT KÖPRÜSÜNDEN GEÇER GİBİ KUPAYA…
Anadolu Efes, play-off müsabakalarında sadece bir maç kaybetse de genel tabloya bakınca çok kolay geçmeyen karşılaşmaları kazanarak mutlu sona ulaştı. Baştan sona rahat götürdüğü bir maç olmadı. Belki Daürşşafaka Lassa ile oynanan çeyrek final serisinin ilk karşılaşması bu anlamda dışarıda tutulabilir. Sinan Erdem’deki ilk maçta da pes etmeyen takım karakterine sahip Daçka, elinden geleni yaptı ama Efes’in 104-94 kazanmasına engel olamadı. Efes’in mental anlamda zorlandığı, bu seriye de yansımıyor değildi.
Zira Volkswagen Arena’daki ikinci mücadele bunu gösterir nitelikteydi. Darüşşafaka Lassa, maçın önemli kısımlarını üstün götürdü. Oyunu koparacak ve seriyi son maça taşıyacak noktaya kadar geldi. Fakat Doğuş Özdemiroğlu’nun kaçırdığı serbest atışlar, ardından Beaubois’nın attığı üçlük ve son hücumda Micic’in yaptığı blok, Anadolu Efes’e 86-64’lük galibiyeti ve beraberinde zorlu bir yarı final serisini getirdi.
Efes’in yarı finalde rakibi, bu sezon birçok kez karşı karşıya geldiği Fenerbahçe Beko idi. Finaller için favori Fener gösteriliyordu ve bunu kanıtlarcasına bir maç oynandı. Serinin ilk mücadelesi bu sezon, hatta ve hatta kulüp tarihinde Anadolu Efes’in aldığı en ağır yenilgiydi.
Tepeden tırnağa varlık gösteremeyen bir Efes vardı. Özellikle pota altında Ante Zizic büyük bir hayal kırıklığıydı. Bir pozisyonda Jonathan Motley, Furkan Haltalı’ya karşı basket faul çıkardı ve o andan sonra Ergin Ataman, kenarda oturan Zizic’e, “Bak, pivot nasıl olunuyor!” dediğini duydum. İşte o an Ergin Ataman’ın ciddi bir değişiklik yapacağını anlamıştım. Fenerbahçe Beko 108-66 gibi inanılmaz bir skorla kazanıp seride öne geçmişti ama bir seri bir maçla kazanılmıyor.
Belki de bu sonuç ölü Efes’i diriltti. Kısalarından bulacağı üçlüklerle galibiyeti hedefleyen Ergin Ataman, Nigel Hayes-Davis ve Jonathan Motley’e yenik düşmüştü. Zizic ve Beaubois kenara çekildi.
Fiziksel avantaj ve tecrübe için Zizic’in yerini Tibor Pleiss aldı ve Ataman’ın pota altındaki tercihi hep Alman pivot oldu. 4 numarada da sorun yaşayan Anadolu Efes’in 5 kişilik yabancı rotasyonunda Amath M’Baye de yerini aldı. Ataşehir’deki ikinci maç nefes nefese bir sona sahne oldu. Fenerbahçe Beko üstünlük kurdu. Efes geri gelip öne geçti. Fener yakaladı, Nigel Hayes-Davis topu çalıp smacı yaptı. Herkes serinin 2-0 olacağını bekliyordu ki… Anadolu Efes’te oyuncular topu oyuna soktuğunda bir düdük sesi ve süre durdu.
Smacın etkisiyle heyecanlanan Fenerbahçeli taraftarların oyunu engelleyecek şekilde saha kenarında olduğu ve yeniden pota altından oyunun başlatılması yönünde karar çıktı. Bu belki de koca bir sezonun kırılma anıydı. Son topta Will Clyburn çok zor bir şutu sayıya çevirdi ve Anadolu Efes, son saniye üçlüğüyle maçı 92-90 kazandı. Saha avantajı artık Avrupa Yakası’na geçmişti.
Yarı final serisinin üçüncü maçı kıran kırana geçiyordu. Sinan Erdem’de heyecan dolu bir maç daha oynanıyordu. Üçüncü çeyrekte Fenerbahçe Beko oyunda hakimiyet kurmuş ve son 10 dakikaya girilirken 78-71 öndeydi. Efes dördüncü periyotta geri döndü ve karşılaşmayı 97-91 kazandı. Ancak bu maçta hakem kararları ve Fenerbahçe’nin buna tepkisi, her şeyin önüne geçti. Tartışmaya açık kararların olduğu maçta Fenerbahçe Beko Basketbol Şube Sorumlusu Sertaç Komsuoğlu, maçın sonunda koştu ve hakem üçlüsüne büyük bir tepki gösterdi.
Karşılaşma sonu yayınında Fenerbahçe Beko Başantrenörü Dimitris Itoudis, laptopla gelip kendi aleyhlerinde çıkan kararları pozisyonda tek tek gösterdi. Daha sonra Fenerbahçe Beko, maçın hakem üçlüsüne bir yaptırım yapılması gerektiği üzerine bir açıklama yayımladı. TBF, karşılaşmanın hakemleri Aytuğ Ekti, Zafer Yılmaz ve Serdar Ünal’ın sezon sonuna kadar dinlendirileceği üzerine bir karar verdi. Bunun üzerine Aytuğ Ekti, verilen karara itiraz etti ve hakemliği bıraktı. Ancak sonuç değişmedi ve Anadolu Efes seride 2-1 öne geçti.
Dördüncü maçta yine kıran kırana geçen bir süreç vardı ve son çeyrekte oyunu koparan Efes, mücadeleyi 87-78; seriyi de 3-1 kazanarak Finaller’e kaldı.
FİNALLERDEKİ ÜÇÜNCÜ RANDEVU EFES'İN
Anadolu Efes’in Türkiye Basketbol Süper Ligi Finalleri’ndeki rakibi Pınar Karşıyaka oldu. Bu iki takımın Finaller’de üçüncü randevusuydu. 1984 yılında ilk kez geçilen play-off sisteminde Efes, 3 karşılaşma üzerinden oynanan serinin son maçında galip gelip tarihlerindeki üçüncü şampiyonluğunu almıştı.
2015’te ise Pınar Karşıyaka, favori gösterilmemesine karşın, handikaplı olmasına rağmen 7 maç üzerinden oynanan Finaller’i 4-1 kazanarak mutlu sona ulaşmıştı. 2023 Finalleri’nde de favori Efes ve handikaplı olan Kaf Kaf…
Son karşılaşmaya gelmeden önce farklı bir konuya parantez açmak gerekir. Türkiye’nin en çok şampiyon olan takımı Anadolu Efes, İstanbul’daki iki maçta da tribünleri dolduramadı. Efes’in bilet politikası eleştirildi. Bu durumdan Efes’i izlemek ve desteklemek isteyenler de mağdur oldu. 16 binden fazla seyirci kapasitesine sahip olan Sinan Erdem Spor Salonu’nda üst tribünlerin bomboş olmasını geçtim, alt tribünlerde de yer yer boşluklar vardı. Karşıyaka’da ise taraftarlar saatler öncesinden bilet kuyruğuna girip 15 dakikada biletleri tüketti ve 5 bin kapasiteli Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu’nu doldurdu.
Taraftarıyla bütünleşen Pınar Karşıyaka, 2-0 geriye düştüğü seriyi uzatmaya niyetliydi. Kıran kırana geçen bir karşılaşmada yine son toplarda panik butonuna basıp maçı koparamayan Kaf Kaf vardı. Vasilije Micic ise belki de son sözü söyleyen üçlüğü soğukkanlılık ve tecrübeyle attı. Maç 83-74 Efes’in galibiyetiyle sona erdi. Son topta her şey bitmişken eski takımına karşı forma giyen Amath M’Baye’nin değirmen smacı ile…
M’Baye ve Karşıyaka taraftarı arasında olanlar bambaşka bir konunun hikâyesi. Keza maç sonu ve kupa seremonisi öncesinde yaşanan olaylar da bambaşka bir konunun....
BİR SAYFANIN MUTLU SONLA BİTMESİ
2018 yılında geçmişini mumla arayan Anadolu Efes, Ergin Ataman’ın yeniden başa geçmesiyle yeniden toparladı, EuroLeague’de 3 final ve 2 şampiyonluk geldi. Bu sezon hiçbir şeyin belli olmadığı ve pek de beklemeyen bir final serisi sonunda, sezon içinde yaşanan talihsizlikler, sancılı süreçler ve dalgalanmalar sonunda Anadolu Efes’in 16. lig şampiyonluğu geldi. Sezon içinde Panathinaikos’a gideceği kesinleşen Ataman da bu son dansta duygusal ve mutlu bir şekilde İstanbul’a ve Efes’e veda etti.
Belki de Efes’in bu büyülü dönemin isimleri de iyi kontratlar alıp lacivert beyazlı formaya elveda diyecek. Soğukkanlı Finaller MVP’si Vasilije Micic, kafaya taktı mı durdurulması çok zor olan tecrübeli Shane Larkin, boyalı alan canavarı Tibor Pleiss ve daha fazlası… Anadolu Efes’te 2018 yılında açılan bir sayfa, bu yıl kapandı.
Gelecek sezon İstanbul ekibi adına yeni bir sayfa açılacak, yeni bir dönem yaşanacak. Gerçek şu ki, Efes açısından büyülü bir dönemin mutlu sonla bittiği yazılacak.
KISA KISA ŞAMPİYONLUK YORUMLARI
Şampiyonluk maçının ardından Anadolu Efes’te, takımın tecrübeli pivotu Tibor Pleiss, Bu sezon kadroya dahil olan, play-offlar’da sezonun unutulmaz son saniye basketine imza atan ama Finaller’in ikinci maçında sakatlandığı için son karşılaşmayı kaçıran Will Clyburn ile sezon arasında Beşiktaş Emlakjet’ten gelen Furkan Haltalı, kısa açıklamalarla duygularını paylaştı.
Büyük baskıya rağmen kazandık
Tibor Pleiss: İzmir’de çılgın bir atmosfer vardı. Burada zor bir galibiyet aldık. Üzerimizde büyük bir baskı vardı ama kazandık. Mutluyuz. Bu sezon tüm hedeflerimize ulaşamadık fakat sezonu kazanarak tamamlamak bizi mutlu etti.
Bu bir takım oyunu
Will Clyburn: Üçüncü maçta benim yokluğumda takımımın galibiyetine çok mutluyum. Bu bir takım oyunu. Zor bir deplasmanda kazanıp şampiyon olduk. Takımımla gurur duyuyorum.
Sezonu güzel kapattık
Furkan Haltalı: Efes’e adaptasyonda çok sıkıntı yaşamadım aslında. Çok profesyonel oyuncularla oynadım. Çok yardımcı oldular. Sezon içinde herkesin inişli çıkışlı dönemi oldu; benim de… Play-off’ları iyi geçirdiğimi düşünüyorum. Sezonu da güzel kapattık. Bu benim ilk şampiyonluğum. Çok güzel duygular içerisindeyim.
KUPASIZ BİR ŞAMPİYON GİBİ
PINAR KARŞIYAKA
Bazı takımların seyircileri şampiyon olamayınca maçın bitmesine yakın bir sürede sahayı terk eder. Ancak son siren sesinden sonra hiçbir Karşıyaka taraftarı ayrılmadı ve takımlarını bir şampiyon gibi alkışladı. Rakiplerine oranla mütevazi bütçesiyle Pınar Karşıyaka, taraftarlarının gözünde kupasız bir şampiyon gibiydi...
Herkese nasip olmaz Karşıyaka’da mücadele etmek. Olsa da yükünü kaldırmak kolay değildir. Çünkü o armada Milli Mücadele Kahramanı Kadızade Zühtü Işıl ile arkadaşlarının ve daha nicelerinin döktüğü kan, verdiği emek vardır. Ulu Önder Atatürk’ün bizzat armağanı olan 'Ay Yıldızlı bayrak' vardır. Karşıyaka hakkında konuşmak için de öyle uzaktan görüp de yorum yapmak çok da doğru bir şey değildir. Gidip havasını solumanız lazım.
Ben 2015’teki Finaller’de Pınar Karşıyaka taraftarının Abdi İpekçi’yi Karşıyaka’ya çevirdiğinin şahidiyim. Müthiş bir atmosfer vardı. Sanki serinin 5 maçı da Karşıyaka’da oynanmış gibiydi. Günün sonunda da yol üzerinde tecrübelenmiş Pınar Karşıyaka’nın kendisinden kat kat daha yüksek bütçeli Efes’e karşı şampiyonluğu gelmişti.
Kaf Kaf 8 yıl sonra da İstanbul temsilcisiyle Finaller’de tekrar karşılaştı. Aradan geçen yıllarda değişen çok şey oldu. 2018’de yeni bir sürece giren Efes, Avrupa’da önemli başarılar elde etti.
Pınar Karşıyaka 2016-2019 yılları arasında zor süreçlerden geçti. Sonra yeniden toparlandı. Ancak dikkat çeken bir şey vardı o zamanlarda da.
2018-2019 sezonunda; son 10 yılın en kötü döneminde de Pınar Karşıyaka’nın Gaziantep Basketbol ile oynadığı normal sezon maçında Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu’nu büyük ölçüde doldurduğunu gördüm. Anadolu Efes o sezon şampiyonluğa giderken ve Avrupa’da ikinci olmuşken, Galatasaray ile oynadıkları yarı final serisinde ön sıraları dolu olmayan tribünlere oynamıştı.
Bu sezon Pınar Karşıyaka’nın yarı final yapması da makul ve başarılı olunmuş bir şekilde değerlendirilirdi. Çünkü takımın yüzde 90’ı değişmişti. Başantrenör Ufuk Sarıca’nın da dediği gibi, şampiyonluk hedefiyle kurulmamış, yolda büyüyen bir Pınar Karşıyaka vardı.
Normal sezonda, İstanbul’da Galatasaray Nef’e, Anadolu Efes’e, Darüşşafaka Lassa’ya karşı çok önemli galibiyetler alınmıştı. Kendi sahasında ne Efes ne de Fenerbahçe Beko Kaf Kaf’ı yenebilmişti.
Kolay bir süreçten geçmeyen Pınar Karşıyaka normal sezonu 4. sırada tamamladı ve play-off’ta ilk turda eşleşebilecek en zor rakip Bursaspor Basketbol ile karşılaştı. Serinin ilk maçı uzatmalara gitti ama kazandı. İkinci karşılaşmada da Timsahlar’a çok net bir galibiyet aldı ve yeşil kırmızılı ekip, seriyi 2-0’la geçti.
Pınar Karşıyaka, yarı finalde normal sezon lideri Türk Telekom’un rakibi oldu. Ankara’da ilk maçı kaybetti ama başkentteki ikinci mücadelede hatalarından ders çıkarıp galibiyeti aldı. Karşıyaka’da da iki maçı kazanan Kaf Kaf, sezon sonunda kendilerini bekledikleri yerin üzerinde, Finaller’de görmüştü.
Kendisinden daha tecrübeli, yüksek bütçeli Anadolu Efes’e karşı şampiyonluk mücadelesi veren Pınar Karşıyaka, 3 maçı da kazanamadı ama İstanbul temsilcisine zor anlar yaşattı. Sinan Erdem’de Karşıyakalı yöneticilerin çektikleri Kaf Kaf sesleri, salonun her yerinde duyuluyordu. Covid-19’dan sonra her şey serbest oldu ama basketbol maçlarında deplasman yasağı sürmeye devam etti. 2015’teki ortam doğal olarak olmadı ama Efes seyircisi de kendi tribününü dolduramadı.
Serinin ilk 2 maçında, ilk yarıda basit hatalar, yanlış şut seçimleri, 3. karşılaşmada da son toplarda yanlış kararlar verildi. Tartışmaya açık hakem kararları da vardı. Özellikle ikinci ve üçüncü maçta. Skorlara aldanmayın; Pınar Karşıyaka gücü yettiği kadar, her türlü handikapa rağmen şampiyonluk mücadelesini verdi. Şampiyon olamasa da, kupayı alamasa da, Finaller’de herhangi bir galibiyet elde edemese de büyük bir ruhla mücadele etti.
Finaller’in sonunda da tüm oyuncular, Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu’nu hınca hınç dolduran Karşıyaka taraftarı tarafından bir şampiyon gibi alkışlandı. Pınar Karşıyaka görünürde maç kazanamayan bir ikinci olsa da asıl resmi gören için sonuna kadar her şeye rağmen mücadele eden kupasız bir şampiyon.