SÜPER REKABET
Süper Lig'de heyecan arttıkça şampiyonluk adayları da yavaş yavaş şekilleniyor... Lider Anadolu Efes ile takipçisi Fenerbahçe Beko ligimizin olağan favorileri... Bu sezon hem Avrupa hem de Türkiye'de büyük ses getiren Beşiktaş Emlakjet ile geçen yılın finalisti Pınar Karşıyaka da şampiyonluk için adından söz ettirirken çıkışa geçen Galatasaray Ekmas için ise şartlar epey zorlu...
KIRILMA NOKTASI
ANADOLU EFES
EuroLeague’de Ergin Ataman yönetiminde aldığı başarıların ardından göreve Erdem Can’ı getiren Anadolu Efes, hem Türkiye Ligi hem de Avrupa’da zirveyi hedefliyordu. Ancak Can yönetiminde bu sezonun ortasında yaşanan kırılma noktası, hikâyenin geri kalanında büyük önem arz etti.
FATİH SABOVİÇ
Anadolu Efes için her şey beklenenden daha da güzel başlamıştı. Yalnızca saha içerisinde alınan sonuçlar değil saha dışında yakalanan başarılar da gerek koç Erdem Can gerekse kadrodaki her yıldız için büyük önem arz ediyor, başarıyı gerçek dünyaya yansıtmalarını sağlıyordu.
Fakat hepimizin bildiği gibi basketbolda ve sporda yol iniş çıkışlarla doludur… Ve siz her ne kadar planlamalara, hesaplara sahip olsanız da yaşamın kendine ait bir ritmi vardır.
Koç Erdem Can ile başlanan sezonda gerek EuroLeague gerekse Türkiye Ligi’nde her şey güllük gülistanlık başlamıştı. Fakat Erdem Hoca’nın kurguladığı sistem her ne kadar ‘lidersizliği ve kolektif bilinci güçlendirmeyi’ uygun görse de takım sporlarında branştan bağımsız olarak her ekibin saha içi lidere/liderlere ihtiyacı olur. Nitekim sezon başında da Larkin, Clyburn gibi yıldızların bulunduğu ortamda saha içinde lider kim olacak, son topu kim kullanacak, kritik anlarda oyunu kim yönlendirecek gibi sorular belirdi.
Bulunduğu her alanda zirveyi hedefleyen büyük camialardaki akış, görece daha iddiasız yola çıkan Türk Telekom gibi camialarla aynı yürümüyor. Erdem Can, Ankara ekibindeki sürecinde EuroCup finali gördü ve takımı haksız şekilde Gran Canaria ile yapılan final serisinde büyük problemlerle yüzleşti.
Erdem Can hem karakteri hem de oynattığı oyunun kalitesiyle, Obradovic tedrisatından geçmenin önemini kendisiyle taşıyıp, üzerine NBA deneyimi de koyarak Türkiye’nin gelecekteki en önemli koçlarından birini ispatlamış biriydi. Fakat Anadolu Efes, Türk Telekom gibi değildi, başka bir seviyeydi.
Efes camiası içerisinde kariyeri ve yetenekleriyle kabul gören koç, sezonun ortalarına yaklaşılırken çok önemli isimlerinin sakatlıklarıyla yüzleşti. Takım saha içi lider ararken gelen sakatlıklarla birlikte alanda ortaya çıkan dezavantajları avantaja çeviren Can ve ekibi, Larkin’in sivrildiği bir sistemi çok iyi uygulamaya başladı. Neredeyse direkt rotasyonun merkezine yerleştirdiği 5-6 önemli ismin sakatlıklar sebebiyle uzun süre parkelerden uzak kaldığı süreçte Anadolu Efes, önemli EuroLeague ve biri ligde Fenerbahçe Beko karşısında olmak üzere Türkiye Ligi sınavlarını verdi.
Peki ya bu sakatlıkların dönüşünde yaşananlar… Eksik olan isimlerin yerine Oturu, Daum gibi yeni isimler anlık/günlük çözümler olarak güzel entegre edildi. Fakat ardından sakatlıklardan gelen oyuncular geri döndükçe; Efes ya yeniden sezon başındaki lider bulma döngüsüne girecekti ya da yeni gelen isimlerle birlikte sakatlığı bitenler mevcut sisteme uyum sağlayacaktı. İşte bu kritik geçiş dönemi Anadolu Efes’e EuroLeague’de üst üste 7 maç kaybettirdi. Erdem Can ve ekibinin görevi tehlikeye girdi, deneyimli koç deyim yerindeyse topun ağzına konuldu.
Geride bıraktığımız aralık ve ocak ayları geçişinde zorlu süreçleri atlatan Efes, şu anda ligde zirvenin en önemli adaylarından biri konumunu koruyor. EuroLeague’de de toparlanıp Virtus Bologna ve Barcelona galibiyetlerini alarak ayağa kalktılar. Şimdi EuroLeague’de play-off'u zorda olan lacivert beyazlılar, derinleşen rotasyonuyla Süper Lig’in de en önemli şampiyonluk adaylarından biri olarak yola devam ediyor. Bazen iyi ve disiplinli yapılan bir işte sonuçlardan bağımsız kalabilmek, daha güzel bir geleceğin temellerini yaratabiliyor. Anadolu Efes-Erdem Can hikâyesinde bunun böyle olup olmayacağını ise sezon bitmeden gördük
YENİ DÖNEM
FENERBAHÇE BEKO
Sezon ortasında Dimitris Itoudis’in yerine takımın başına eski dost Sarunas Jasikevicius’u getiren Fenerbahçe Beko, BSL’de son yıllarda oluşan Anadolu Efes dominasyonunu yıkmak istiyor…
LEVENT LEVENTCİ
Fenerbahçe, Zeljko Obradovic döneminde Basketbol Süper Ligi’nde mutlak bir hakimiyet kurmuştu. Pandemi sebebiyle beyaz sezon olarak yarıda kalan 2019-2020 sezonunu hesaba katmazsak, Zeljko Obradovic yönetiminde BSL’de geçirdiği 6 sezonun 4’ünde mutlu sona ulaşmıştı sarı lacivertliler. Ancak Zeljko Obradovic’in son tam senesi olan 2018-2019 sezonuyla birlikte ligde Anadolu Efes hakimiyeti başladı.
Beyaz sezonu hesaba katmazsak, BSL’de son 4 sezonun 3’ünde ipi Anadolu Efes göğüsledi. Fenerbahçe Beko, ipleri tekrar eline almak istiyor. Özellikle geçen sezon ilk maçı farklı kazandıktan sonra üst üste üç maç kaybederek yarı finalde Anadolu Efes’e mağlup olunması, dönemin başantrenörü Dimitris Itoudis’e taraftarlardan ciddi eleştirlerin yönelmesine yol açmıştı.
BSL’de kaybedilen yarı final serisi sonrası kredisi azalan Dimitris Itoudis, THY EuroLeague’de bu sezona deplasmanda istikrarsız sonuçlarla başlayınca başantrenör değişikliği yapmaya karar verdi sarı lacivertliler. Fenerbahçe formasıyla geçirdiği yarım sezonda (2010-2011) Türkiye Ligi ve Türkiye Kupası zaferleri yaşayan Litvanyalı efsane oyun kurucu Sarunas Jasikevicius, bu sefer başantrenör olarak İstanbul’un yolunu tuttu.
Shane Larkin ve Scottie Wilbekin’in yerli oyuncu statülerini kaybetmesi, BSL’de daha rekabetçi bir sezon izleyeceğimizin ilk sinyaliydi. Özellikle Beşiktaş Emlakjet ve Pınar Karşıyaka’nın başarılı performansları sonrası, ligde zirve yarışı iyice kızıştı. Bu rekabet ortamına rağmen şu an için en güçlü şampiyonluk favorisinin Fenerbahçe Beko olduğunu söylemek mümkün.
Fenerbahçe’nin en büyük şampiyonluk favorisi olmasının iki büyük sebebi var. Bunlardan ilki, Sarunas Jasikevicius’un koçluk tarzı. Genelde belli prensipler ve takım olgusu üzerine bir oyun inşa eden Saras, özellikle seri oynama konusunda mahir bir koç. Özellikle Barcelona başantrenörü olduğu üç sezonluk dönemde iki kez İspanya Ligi’nde şampiyonluğa ulaşması ve bu üç sezonunun tamamında EuroLeague’de Final Four’a ulaşması, seri yönetme konusundaki maharetini gösteriyor. Saras’ın genel olarak eleştirildiği nokta, tek maçlı finallerde çözümsüz kalması.
İkinci en önemli nokta ise Fenerbahçe Beko’nun kadro derinliği. EuroLeague’de mücadele eden Anadolu Efes ve Fenerbahçe’nin rotasyonu doğal olarak diğer ekiplere göre daha geniş. Yerli oyuncu konusunda Efes’e de ağır basan bir Fenerbahçe Beko kadrosu var. Melih ve Biberovic, zaten katkı veren yerli oyuncular. Sertaç’ın beklenen çizgiye gelmesi, Metecan’ın sakatlıktan dönmesi, Şehmus’un vites yükseltmesiyle birlikte önemli bir yerli oyuncu çekirdeği olacak sarı lacivertlilerin.
Calathes-Madar-Wilbekin-Dorsey-Guduric-Pierre-Hayes-Motley-Papagiannis, Fenerbahçe rotasyonun ana yabancı oyuncuları. Bu basketbolcuların oyun tarzları birbirinden epey farklı. Yani koç Jasikevicius’un elinde her rakibe cevap verebilecek bir yabancı beşlisi oluşturma imkanı var. Geçen sezon Anadolu Efes serisi boyunca koç Dimitris Itoudis’in aynı yabancı oyuncuları tercih etmesi, eleştirilmişti. Sarunas Jasikevicius’un play-off döneminde daha dinamik tercihler yapacağını iddia etmek zor değil.
Saras, Fenerbahçe kariyerine yeni kupalar eklemek istiyor. En büyük hedef EuroLeague şampiyonluğu ancak bu sezon özelinde o hedefe ulaşmak hiç kolay değil. Dolayısıyla Fenerbahçe’nin önündeki en gerçekçi hedef, BSL şampiyonluğuna ulaşıp son yıllarda oluşan Anadolu Efes hakimiyetini sonlandırmak. Sasa Djordjevic’in 2021-2022 sezonunda Fenerbahçe Beko’nun başında kazandığı BSL şampiyonluğu, kamuoyunda hak ettiği saygıyı görmemişti. Fenerbahçe’nin Saras önderliğinde kazanabileceği net bir şampiyonluk, ülke basketbolunda yeni bir döneme girildiğini herkese gösterebilir.
YENİDEN KANATLANDI
BEŞİKTAŞ EMLAKJET
Beşiktaş'ın kulüp olarak Türkiye ve Avrupa'daki büyüklüğünü satırlara dökmek vakit kaybı olacaktır. Bu önemli camia, geçen sezon küme düşme potasında yer aldıktan sonra önemli yapısal değişikliklere giderek uzun yıllar sonra en iddialı kadroyu kurdu.
ARDA AYGAHOĞLU
Bursaspor'da harikalar yaratan Nedim Yücel ve Dusan Alimpijevic ikilisi, genel menajer ve koç olarak Beşiktaş Emlakjet'in yeni organizasyonunun başına getirildi. Başarılı bir transfer sezonuyla birlikte siyah beyazlılar, bügüne dek harika ilerleyen yapıyı inşa etti. EuroLeague'de yıllarca iş geliştirme danışmanı olarak görev alan Beşiktaşlı eski basketbolcu Hasan Arat'ın başkan, Hüseyin Yücel'in 2. başkan olmasıyla kulübün basketbola odağı belki de hiç olmadığı düzeye ulaştı.
Arat'ın, Beşiktaş ve Bahçeşehir Koleji'nin birleşeceğini ve EuroLeague'e katılım için gerekenlerin yapılacağını açıklamasının ardından dünyanın en büyük spor kulüplerinden biri potadaki rekabete geri dönüyordu. Beşiktaş'ın EuroLeague'e katılım süreci şöyle dursun, mevcut hâliyle bile Avrupa'nın en keyifli takımlarından biri olan bu takımı mercek altına alalım.
Michael Jordan'a atfedilen ''Hücum maç kazandırır, savunma ise şampiyonluğu'' sözleri Beşiktaş Emlakjet'in sahadaki önceliğini tanımlıyor. Kartal, savunma odağına rağmen takım tempoyu düşürerek maçın akıcılığını bozmak yerine ribaund sonrası hızlı şekilde doğru dış atışlar ve boyalı alan koridorları arıyor. İyi savunma sonrası geçiş hücumlarında bulunan sayılarla rakip kırılıyor. Beşiktaş, etkileyici savunmasıyla EuroCup'un en büyük favorisi konumunda Paris Basketball'ı 63 Fenerbahçe Beko'yu ise 64 sayıda tutarak rakipleri kitlemekteki hünerlerini gösterdi, ve bu kilidin anahtarları ise iyi kısa savunması, ribaund, topa baskı ve tempo olarak öne çıkıyor.
Set hücumlarında tüm oyuncuların devreye girmesi için yapılan top paylaşımı Beşiktaş'ı özel bir takım hâline getiren ana detay olarak göze çarpıyor. Her takımda olduğu gibi oyun sıkıştığında birebir üzerinden sayı bulunması için genelde Jonah Mathews ve Matt Mitchell tercih edilse de; takımın ana planında, skorer oyuncu üzerinden ilerleme kolaycılığı yerine doğru atış hedefi yer alıyor.
Jonah, 14.8 sayı ortalamasıyla takımın birinci atıcısı, Matt Mitchell ise EuroLeague seviyesinde oyunu ve maç başına 11.9 sayılık performansıyla başrolde yer alıyor. Kartal'da izolasyon hücumları ve düzen dışı atışlar için top genelde Needham, Kyle Allman, Mitchell ve çoğu zaman Jonah'a emanet ediliyor. En önemli şut katkısını bu isimlerin yanında Yiğit Arslan verirken, takım pota altında Delgado'dan genç Kerem Konan'a kadar ikili oyun ve post-up üzerinden sayılar bulabiliyor.
Beşiktaş, sezon sonunda hem EuroCup hem de çok zor görünse de, lig şampiyonluğunu kovalayabilecek kadar rekabetçi bir takım hâline geldi. Alimpijevic, Bursa'da hayal edilenlerin ötesine geçtiği gibi benzer bir başarı öyküsünü Türkiye'nin en büyük camialarından biriyle başarmayı deneyecek.
Dusan, takımını yıllardır uzak kalınan iyi bir noktaya kadar getirdi ve bunu yaparken Türk oyunculara da değer katmayı başardı. Başta Yiğit Arslan olmak üzere Kerem, Berkan, Samet ve Berk'e şans tanıdı ve karşılığını aldı. Türk oyuncuların sıkça eleştirilen özgüvenlerini daha da kıracak eylemlere girmek yerine arkalarında duran bir görüntü çizdi ve hazırcılığa yönelmedi. Rotasyonda Türklere verdiği rol, oynattığı oyun, takıma kazandırdığı kimlik ve şimdiden yaptıklarıyla Dusan ilk aşamada önemli yol kat etti.
Siyah beyazlılar bu sezonu yalnızca büyük bir başarıya giden ilk adım olarak görürse, beklentiler doğru ayarlanır ve yönetimin söz verdiği adımlar atılırsa takım adının hak ettiği doğal konuma ulaşacaktır. Rüya, ilk sezondan gerçeğe dönüşür mü bilinmez ancak Dusan'ın da söylediği gibi: ''Son saniyeye kadar savaşacaklar.''
ZİRVE
PINAR KARŞIYAKA
Tekrar ivme yakalayan Kaf Kaf, zirve yarışında ısrarından ve inadından vazgeçmiyor. Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu'nda taraftarlarının müthiş desteğiyle Pınar Karşıyaka bu sezon şampiyonluğu hedefliyor.
HÜSEYİN DEMİR
2022-2023 sezonunda Basketbol Süper Lig'de şampiyonluğu finalde kaybeden Pınar Karşıyaka, bu sene mutlu sonu hedefliyor. Geçen sezon Anadolu Efes ile final serisinde karşılaşan Kaf Kaf, 3-0'lık seri ile rakibine mağlup olarak ligi ikinci sırada bitirmişti. Yüsek bütçeli takımlara karşı önemli başarı elde eden Pınar Karşıyaka bu sezon; yeni başkan, yeni transferler ile taraftarlarını heyecanlandıriyor. Taraftarları şampiyonluk hasreti ile yanıp tutuşan yeşil kırmızılılar hem Avrupa'da hem de Türkiye'de mutlu sona ulaşmak istiyor.
FIBA Basketbol Şampiyonlar Ligi'nde 2020-2021 sezonunda final oynayan İzmir ekibi, Avrupa'daki hedefleri için Vernon Carey, Hilliard, Kelan Martin gibi yıldız basketbolcuları takımına dahil etti. Geçen sezondan takımın kimyasını korumaya çalışan Ufuk Sarıca, yerinde ve zamamında önemli takviyeler yaparak kadrosunu güçlendirmek istese de yine oyun kurucu pozisyonunda sıkıntılar devam ediyor.
Errick McCollum, tecrübesiyle harikalar yaratıyor ama yaşı itibariyle kısıtlı sürede sahada kalabiliyor. McCollum kenarda olduğunda takımının skor yükünü taşıyabilen, liderlik özelliği ile arkadaşlarını oynatabilen bir yıldız oyuncuya ihtiyacı var Kaf Kaf'ın... Şunu da ekleyelim Pınar Karşıyaka transfer yasağını kaldırdığı için artık istediği oyun kurucuyu kadrosuna dahil edebilir.
Kenan Sipahi, savunmada sert ve agresif oynarken hücumda ise fiziksel üstünlüğünü kullanarak 1'e 1 oyunlarda skor üretebiliyor. Sipahi pasör özelliği ile ligde asist liderliğini de koruyor. Bu sezonunun parlayan yıldızlarından Vernon Carey, üstün performansıyla göz kamaştırıyor. Genç pivot, pota altı bitirişleri, estetik smaçları ve atletizmi ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Ufuk Sarıca'nın oyun sisteminde geçiş hücumlarında sahaya iyi bir şekilde dizilen Vitto Brown, Kelan Martin, Hilliard oyuna yön veren isimler arasında yer alıyor. Hızlı ve atletik oyuncular olduğu için hücumdan sonra savunmaya geri koşuları iyi yapıyorlar. Karşıyaka, kolay kolay savunmada eksik yakalanmıyor. Sarıca, klasik ön alanda veya yarı sahada baskılı savunma yaparken risk alarak sayı yiyebiliyor. Maç başına 10 top kaybı yapan Kaf Kaf, ortalama 5 top çalma ile oynuyor.
Tempolu oyuna uyum sağlayan yabancılar her maçta istenilen performansı sahaya yansıtamıyor. Eğer hücumda yayın gerisinden Jaylon Brown, Vitto Brown, Hilliard isabetli oynarsa tüm takım motive oluyor. Yeşil kırmızılılar bu sezon takım olarak Süper Lig'de maç başına %41 ortalama üçlük ile oynuyor. 2 sayılıkta ise yüzde 56 başarılılar. Kaf Kaf, hücumda iç- dış dengesini iyi kurduğunda verimli oynuyor. Hücum organizasyonunda bazen tıkanan yeşil kırmızılılar, mecburen dış atışlara kalıyor. Skor dağılımı oyuncular arasında dengeli olduğu için top paylaşımının önemli olduğunu görüyoruz.
Uzun rotasyonunda Vernon Carey, zaman zaman savunmada rakiplerine karşı zayıf kalıyor. Furkan Haltalı ise istikrarlı olamadığı için tam verimli oynayamıyor. Geçen sezonun önemli isimlerinden Deniz Kılıçlı ise bu yıl yeterli süre alamıyor. Carey, sahada olmadığında Pınar Karşıyaka, zor anlar yaşıyor. Yardım savunmasında alanı iyi kapatsalarda pota altını karartabilecek pivotlara sahip değiller... Savunma ribaundlarında da zorlanıyor yeşil kırmızılılar.
Kaf Kaf; Thomas Akyazılı, Hakan Sayılı ve Mert Celep'ten katkı alırsa daha etkili olabilir. Kenardan gelen yerli oyuncuların katkısı yeşil kırmızılılar için çok önemli...Özellikle geçen sezon Thomas Akyazılı'nın play-off performansı muhteşemdi. Pınar Karşıyaka, Süper Lig'de 11 maçlık galibiyet serisinden sonra Denizli'ye mağlup oldu. Tekrardan ivme yakalayan Kaf Kaf, zirve yarışında ısrarından ve inadından vazgeçmiyor. Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu'nda muhteşem taraftarlarının desteğiyle Pınar Karşıyaka bu sezon şampiyonluğu hedefliyor.
POTANSİYEL
GALATASARAY EKMAS
Sezon içi transferler, mağlubiyetler, menajer değişiklikliği… Tüm kafa karışıklıklarına rağmen Galatasaray yer aldığı tüm kulvarda hâlâ bir adım ötesini görme potansiyelini içinde barındırıyor.
ATA TOPRAK KOŞAL
Piyasadaki yerli oyuncu kısıtlılığını da göz önünde bulundurursak sezona fena sayılmayacak; Buğrahan Tuncer, Samet Geyik, İsmet Akpınar yerli transferleriyle başlayan Galatasaray Ekmas, sezon ortasında yaptıklarıyla da birlikte toplam 11 transferle tamamen bir kabuk değişikliğine gitmişti. 3 kişi hariç herkesin değiştiği kadro, aynı zamanda yeni bir oyun felsefesinin de gelişini müjdeler nitelikteydi.
Zvezdan Mitrovic’in takımı bu dosyada yer alan diğer takımlar gibi Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nde şampiyonluk adayları arasında majör bir konumda yer almıyor belki, ancak yeniden bir şeyler inşa etmek adına iyi bir nitelik taşıyor.
Ligde son şampiyonluğunun üstünden 11 sene geçen sarı kırmızılılar yıllar geçtikçe o hedefin çok uzağına sürüklendiler. Ancak Ergin Ataman gibi kulüple bağları çok güçlü bir isimle 50’li yıllardan kalan “Yenilmez Armada” unvanına ilk kez bu kadar yaklaşabilen takımın ardından Galatasaray taraftarı, 2016’daki EuroCup şampiyonluğunun ardından sadece play-off’ın dışında kalmakla değil, küme düşme tehlikesiyle de sınandı.
Türkiye’deki spor kamuoyu nezdinde bunun etkisini ise gözümüzde büyütmemek gerek. Zira futbolun pastada astronomik büyük bir dilime sahip olması taraftarların gözünde basketbola verilen değerin ve o mirası korumaya dair içgüdünün yok olmasına da yol açtı. Galatasaray son 10 sene içinde şampiyonluk hedefinden fazlasıyla uzaklaşırken basketbol ise 4-5 yılda bir kürsüye çıkan başkan adaylarının seçim vaadi olmaktan ileri gidemedi.
Ancak her yeni yapılanmada o mirasa dönüş anlamında bir heyecanı bünyesinde barındırıyor. Galatasaray Ekmas, Zvezdan Mitrovic gibi değerli bir koçla sezon başından önemli kabuk değişikliğine gitti. Sahadaki oyunun, takımdaki rollerin dağıtılışının veya oyuncu tercihlerinin karşısında yer almak abes değil ancak daha birkaç sene öncesinde küme düşme potasına yakın bir Galatasaray’ı izlemek zorunda kaldığımızı da hatırlatmam gerek.
Günümüz hakkında da konuşmak gerekirse, aralık ayında yapılan Klemen Prepelic ve David McCormack transferlerinden sonra FIBA Şampiyonlar Ligi’nde oynadığı dört maçın dördünü de kazanarak Son 16’ya karşı da umutlarını tazeleyen Galatasaray’ı zor bir Avrupa macerası, Türkiye Kupası’nın çeyrek finalinde çetin Karşıyaka deplasmanı ve eğer kalırlarsa zor BSL play-off turu bekliyor.
Sezon içi transferler, mağlubiyetler, menajer değişiklikliği… Tüm kafa karışıklıklarına rağmen Galatasaray yer aldığı tüm kulvarda hâlâ bir adım ötesini görme potansiyelini içinde barındırıyor. Ayrıca Türkiye Kupası’nda BSL’de geçtiğimiz sezonun finalistiyle eşleşirken FIBA Şampiyonalar Ligi’nde geçtiğimiz senenin şampiyonu Telekom Baskets Bonn’la aynı grupta yer alıyor. Yani Galatasaray Ekmas, üç kulvarda da güçlü kupa adayı olmasa da şampiyona karar verebilecek bir konumda yer alıyor. Özetle Galatasaray için bir “eldekilerle en iyisini yapma dönemi” başlıyor.