Özgüven

Türk Telekomlu Moustapha Fall, 'Sahada olduğumda, rakiplerimin bana karşı aynı şekilde hücum edemediklerini hissedebiliyorum. Savunmaya geçtiğimde ise kendimi bölüm sonu canavarı gibi hissediyorum!' diyor.

ONUR YENİGÜN

Sakarya maceram sonrası, Türkiye’den ayrı kaldığım bir yıllık arada en çok basketbol oynamayı özledim. Geçen yıl bazı sakatlık sorunları yaşadım. Bu yüzden orada; Rusya’da çok mutlu olduğumu söyleyemeyeceğim. Türkiye’ye yeniden döndüğümde oynamaktan aldığım zevki yeniden kendimde buldum. Ayrıca, buradaki yemekleri de çok özlemişim. Türk mutfağının benim hayatımdaki yeri gerçekten çok büyük. Burada olduğum süre boyunca yemek konusunda hiçbir sıkıntı çekmiyorum. Ankara'daki restaurantlarda aldığım tadı yurt dışında asla bulamıyorum.

Ankara, özellikle kış ayları sırasında çok soğuk ve bayağı kar oluyor. Bu şartlar tabii ki zorlu gibi gözükebilir... Lakin Ankara, basketbol oynadığım diğer şehirlere göre daha havalı ve güzel bir şehir. İhtiyaç duyduğun her şeyi burada bulabiliyorsun. Bu yüzden burayı çok beğeniyorum. Burada basketbol oynamak için çok iyi bir ortam var. Ankara'nın benim hayatımdaki yeri gerçekten çok farklı...

Türk Telekom olarak çok iyi bir taraftar grubumuz var ve iyi sonuçlar alınca taraftar sayımız gün geçtikçe arttı. Artık daha fazla seyirci maçlarımıza geliyor. Bunu görmek hoş ve özellikle böyle güzel bir salonda oluşturdukları atmosfer çok güzel. Tribünler dolu olduktan sonra insanın oynayası geliyor. Bu yüzden tribünlerin dolu olması beni motive eden en önemli faktörlerden...

Savunmaya geçtiğimde kendimi bir 'bölüm sonu canavarı' gibi hissediyor muyum; buna yanıtım kesinlikle evet. Sahada olduğumda, rakiplerimin bana karşı aynı şekilde hücum edemediklerini hissedebiliyorum.

Sahada olmadığım zaman ise, sadece rakiplerimin yaptığı işleri daha da zorlaştırmak için bazı şeyler deniyorum ve takım arkadaşlarıma öz güven aşılıyorum. Onlara her zaman destek oluyorum. Çünkü biz çok iyi bir takımız ve aramızda özel bir bağ var.

Sahada takım adına birçok şeyi yaptığımı görüyorsunuz. Ama en çok rakiplerime blok yapmayı seviyorum. Bundan büyük keyif alıyorum; çünkü basketbola başladığım zaman, yaptığım en iyi şey buydu ve oyunumu geliştirdiğimde bunu hep korudum. Aynı zamanda asist yapmayı da seviyorum. Takım arkadaşlarımı oyuna sokmayı, onların başarılı olmasını sağlamayı seviyorum.

Fransa Milli Takımı’nda oynamak, benim için çok şey ifade ediyor. Ülkenizin en iyi oyuncularının bir parçası oluyorsunuz. Bu, her ülkedeki oyuncu için bir gururdur, onurdur. Bu yüzden o takımın bir parçası olmaktan minnettarım. Bu nedenle milli formayı giymenin benim için anlamı büyük.

TİPLEME
- En beğendiği oyuncu?

- LeBron James
- En iyi 5'in?
- Michael Jordan, LeBron James, Kevin Durant, Tim Duncan, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman?
- Pınar Karşıyaka
- İki kelime ile Türk Telekom...
- Mükemmel organizasyon

türktelekom moustaphafall onuryenigün ribaunddergisi