Osiris Eldridge | Disiplin

Pizza Lazza Haremsporlu Osiris Eldridge: "TBL ve BSL arasında çok ciddi farklar var, TBL'de daha sert savunmalar ve daha farklı ambiyans mevcut. O yüzden özellikle zorlandığım nokta vücudumu buna adapte etmek oldu diyebilirim."

ECE ERGEZ

Türkiye'ye ilk kez 22 yaşındayken geldim. Pınar Karşıyaka forması giydiğim ilk günü hâlâ hatırlıyorum. Hayatımın büyük bir kısmı Türkiye'de geçti. Herkes bana çok sıcak ve yakın davranmıştı. Hatta o kadar güzel bir ilişki yakalamıştık ki beni şu an görenler oğlumu soruyorlar. Türkiye'ye geldiğim yıllarda burada doğduğu için oğlum, salonlarda büyüdü diyebilirim.
 
Daha önce dediğim gibi Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi'nde de forma giyme şansım oldu. Şu anda da TBL'de oynuyorum. Burası için konuşacak olursam ligin kalitesinin ve mücadele gücünün her geçen gün yukarı çıktığını gözlemliyorum. Her iki ligde de her zaman iyi yerli oyuncular ile oynadım. Bu da benim en iyi şansım diyebilirim. Salonlardaki atmosferler beni de motive ediyor. Bu ligin zamanla daha da ileriye gideceğini düşünüyorum.

Türkiye'de pek çok takımda forma giyme şansı buldum. Ama en unutulmaz anı olarak aklıma ilk Sinpaş Denizli sezonum geliyor. Denizli zaten bir basketbol şehri olma yolunda ilerliyor. Denizli'deki ilk maçım unutulmazdı diyebilirim. Çok heyecanlıydım ve öyle bir atmosfer vardı ki, adeta salonun büyüsüne kapılmıştım.
 
5 sezonluk Büyükçekmece maceram oldu. Bu kadar uzun süre aynı takımda forma şansı bulabilmek elbette kolay birşey değil. İstikrarlı bir oyuncu olduğumu düşünüyorum ve profesyonel bir sporcu yaşantısına sahibim. Antrenörlerimin benden ne alabiliceğini biliyor olmam, bu istikrarımı korumamı sağlıyor diyebilirim. Antrenörlerimiz bizim iyiliğimiz için var, onlarla kurduğunuz iletişim çok iyi olduğunda ve koçunuza ne verebileceğinizi gösterdiğinizde her şey daha da kolay oluyor.

Toplamda baktığımızda İstanbul'daki bu sene 6. sezonum. Burada olmak her zaman bana iyi geldi. İstanbul çok büyük bir şehir ve burası birçok kültürel öğeyi içinde bulunduruyor. Bu şehirde her günü dolu dolu geçirebilirsiniz. Türklerin inanılmaz bir tarihi var. Bu yüzden burada olmak her zaman bana iyi geliyor.

6 sene Süper Lig'de geçirdikten sonra tekrar TBL'de tekrar forma giymeye başlamak başlarda beni zorladı. Çünkü ben önceki 6 senenin bir yılını basketbol oynamayıp sadece antrenman yaparak geçirmiştim. Ancak herkesin hem fikir olduğu gibi antrenman temposu ile maç temposu aynı olmuyor. TBL ve BSL arasında çok ciddi farklar var, TBL’de daha sert savunmalar ve daha farklı ambiyans mevcut. O yüzden özellikle zorlandığım nokta vücudumu buna adapte etmek oldu diyebilirim.

Antrenörümüz Adem Ören beni aradığında çok heyecanlanmıştım tekrar Türkiye’de ve İstanbul'da olmayı çok istiyordum. Gerçekten beni istediğini hissettirdi ve bir anda kendimi burada buldum. Bir süre oynamadığım için durumumu değerlendirdiler ve güzel bir geçiş süreci oldu. Adem Ören ile daha öncede oynamıştım ama oyuncu olarak! (Gülerek) O iyi bir antrenör ve güzel bir sistemi var. Takım olarak daha da iyi olacağımızın garantisini veriyorum.

Türkçe'yi temel olarak konuşabiliyorum diyemem ama derdimi az çok anlatabiliyorum. Takım arkadaşlarım bana bazı kelimeleri öğretmeye çalışıyor ama ileride tabii ki bende Türkçe konuşmak isterim. Bu dilin hoş bir aksanı var... 



SİSTEM
ADEM ÖREN 
PİZZA LAZZA HAREMSPOR KOÇU

"Burada iyi bir organizasyon oluşturmaya çalışıyoruz ve bunu kısmi olarak tamamladık diyebilirim. İlerisi için hem kulübümüz hem de altyapımız ile ilgili daha emin adımlar atarak yolumuza devam edeceğiz."

Sene başında ekibimle görüşürken istediğimiz kadroyu oluşturmak için kolları sıvadığımızda böyle bir oyuncu grubu ile neler yapabileceğimizi az çok tahmin edebiliyorduk. Ama çok karakterli yabancı oyuncular ile oynuyoruz ve onlar takımı çok sahiplendi. Bu da bizi bir adım ileriye taşıdı. Çok genç bir kadroyuz ve tecrübeli oyuncular ile bu kadroyu harmanladık. İleriki maçlarda daha da iyi olacağız.

Gelişimini takip ettiğimiz isimler ile çalışıyoruz. Bütün basketbolcularımı isteyerek aldım böyle bir kadro oluşturduk ve şu an bunun keyfini sürebiliyoruz. Bazı oyuncularımızın TBL tecrübesi yok, bazıları ise hayatını bu lige vermiş. Bir tecrübe aktarımı gibi düşünebilirsiniz. Özetle istediğimiz basketbolcularla istediğimiz oyunu oynuyoruz. Ve bu basketbolcular bize gelmeye çok istekli durumdaydılar, bu durum da elimizi güçlendirdi.

İlk haftalarda sadece galibiyetler değil, işin savunma kısmı da bizi memnun etti. Çok çalışıyoruz ve savunmayı inşa ettikten sonra hücumda etkili silahlarımız olduğunu biliyoruz. Savunmamızı oturttuğumuzda daha da net galibiyetler alacağız. Bunu kesin olarak söyleyebilirim.

Hedefimiz herkes gibi TBL'de mutlu sona ulaşmak bunun için çalışıyoruz, emek veriyoruz. Başkanımız Cem Efe olsun diğer yöneticilerimiz olsun bizi her konuda destekliyor ve bundan vazgeçmeyeceklerini biliyorum. 

Burada iyi bir organizasyon oluşturmaya çalışıyoruz ve bunu kısmi olarak tamamladık diyebilirim. İlerisi için hem kulübümüz hem de altyapımız ile ilgili daha emin adımlar atarak yolumuza devam edeceğiz.

Oyunculuktan gelen bir antrenör olmanın avantajını zaman zaman yaşadığımı söyleyebilirim. Deplasmanlarda bizi nelerin beklediğini oyuncularıma anlatıyorum. Çünkü benim hayatım da o salonlarda geçti. Sağ olsun oyuncular da beni dinliyor ve gün sonunda eve galibiyetle dönmenin keyfini yaşıyoruz.

Ligi bilen basketbolcular ile çalışmak uyum sürecini daha hızlı geçmenizi sağlıyor. Bizim de bu bağlamda önceliğimiz ligimizde iz bırakan oyunculara gitmek oldu. Bu yüzden bu basketbolcu tercihlerini yaptık. İki yabancı oyuncumuzu da ligi bilen, iyi oyunculardan tercih ettik. Yaptığımız bu tercihin de bize iyi geldiğini bizim için doğru hamleler olduğunu söyleyebiliim. 

Bu ligde forma giydiğim için TBL'nin dinamiklerine iyi bir şekilde hakim olduğumu düşünüyorum. Bana göre oyuncu grubunuza inandığınızda, onların yeteneklerini ortaya çıkarmaya çalıştığınızda ve bunu onların iyiliği için yaptığınızı gösterdiğinizde işler istediğiniz gibi gidiyor.