İmza | Lanston Hall & Alpaslan Aydın

Yaptığı yatırımlarla dikkatleri üzerine çeken ve geçen yılların ardından tecrübe kazanan Bahçeşehir Koleji, ING Basketbol Süper Ligi'ndeki dördüncü sezonunu geçiriyor. FIBA Europe Cup'ta da ülkemizi başarıyla temsil eden Kırmızı Ejderhalar, bu kulvarda şampiyonluğu hedefliyor. İstanbul ekibinin genel sekreteri Alpaslan Aydın ile oyunculardan Langston Hall, sezonun ilk yarısını kendi açılarından değerlendirdi.

BERTAN ERMAN
 
SESSİZ GÜÇ 
LANGSTON HALL
 
“Bence biz kaliteli bir takım olduğumuzu gösteriyoruz. Oyuncuların hiçbiri bencil değil; takım hâlinde oynayıp kazanmak için mücadele ediyoruz. Benim için ise sezon yavaş başladı ama son aylarda daha iyi oynamaya başladım. Ancak halen daha oyunumu geliştirmek için yapmam gereken şeyler var.”
 
ING Basketbol Süper Ligi, Avrupa’nın en iyi yerel liglerinden bir tanesi. Bu ligde 10 takım, Avrupa kupalarında mücadele veriyor. Bu nedenle burada oynanan her maç aslında bir savaş, mücadele… İsterseniz EuroLeague takımında oynayın, isterseniz ligin en altında olun; buradaki her takımda birbirinden kaliteli oyuncular bulunuyor.
 
Bahçeşehir Koleji burada çok özel bir projeyi inşa ediyor. Buraya gelmeden önce, takımın oyuncu kalitesini duydum ve bu da benim bakış açımı farklılaştırdı. EuroCup MVP’si Jamar Smith ve EuroLeague oyuncusu Ben Bentil ile imzaladıklarını gördükten sonra, Bahçeşehir’in ne kadar iyi bir takım kurduğunu, bu işte ne kadar ciddi olduklarını anladım. Ayrıca, burada EuroLeague deneyimi yaşayan birçok Türk oyuncu var.
 
Bir eğitim kurumunun basketbol takımında oynamak gerçekten çok farklı ve ilginç. Antrenman yaptığımız yerde, birçok genç çocuğu her gün görüyoruz. Onlarla etkileşim içinde olma imkânı da buluyoruz. Bu da antrenmanlarımızı özel kılan bir şey.
 
Sezonun ilk yarısını iyi bir şekilde tamamladığımızı söyleyebilirim. FIBA Europe Cup’ta 8’de 8 galibiyetle başladık. Maalesef her maçta tam kadro ile sahaya çıkamadık; ama buna rağmen tüm maçlarımızı kazandık ve yolumuzda emin adımlarla ilerliyoruz. Bu da ne kadar önemli bir iş yaptığımızın göstergesi.
 
ING Basketbol Süper Ligi’nde ise şu ana kadar 6 yenilgimiz var. İkisi, Anadolu Efes ve Fenerbahçe Beko’ya karşı son saniyelerde kaybettiğimiz maçlar. İki tanesinde ise Bahçeşehir kimliğimizi yansıtmayan oyunlar oynadık.
 
Bence biz kaliteli bir takım olduğumuzu gösteriyoruz. Oyuncuların hiçbiri bencil değil; takım halinde oynayıp kazanmak için mücadele ediyoruz. Benim için ise sezon yavaş başladı; ama son aylarda daha iyi oynamaya başladım. Ancak halen daha oyunumu geliştirmek için yapmam gereken şeyler var.
 
Benim basketbol öncesi ritüelim, uğur getireceğini düşündüğüm şeyler yok. Her maç öncesi aynı top kontrolü ve şut ısınmalarımı yaparım. Basketbol dışında ise çeşitli kart
oyunlarını oynamayı ve dizi film izlemeyi severim.
 
Oldukça sakin bir insanımdır. İstanbul dışında Kapadokya’yı gezip görme fırsatım oldu. Balona binmek ve yeraltı şehrini gezmek inanılmaz bir deneyimdi. İstanbul’da henüz bir yerleri gezme fırsatım olmadı ama bahar geldiğinde eminim ki böyle bir şansım olur.
 
TİPLEME
- En beğendiğin koç? 
- Mike Krzyzewski
- En beğendiğin oyuncu? 
- Chris Paul
- En iyi ilk 5'in?
- Stephen Curry, Michael Jordan, LeBron James, Kevin Durant, Shaquille O’Neal
- En zorlu deplasman? 
- Buducnost Podgorica
- Tek kelime ile Bahçeşehir Koleji...
- Aile



SAĞLAM ADIMLAR
ALPASLAN AYDIN
 
"Geçtiğimiz sezonun güçlü ve zayıf olduğumuz alanlarını belirledikten sonra, bu sezon hedef odaklı ilerliyoruz. Aramıza katılan oyuncuların karakterlerine ve hem saha içinde hem de saha dışında birbirleriyle olan uyumlarına önem verdik. FIBA Europe Cup’ı kazanan ilk Türk takımı olmak istiyoruz. Şu ana kadar 8'de 8 ile namağlup gidiyoruz, umuyorum ki sonu da mutlu bitecek.”
 
Fenerbahçe ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği, kulübümüz için önemli bir adım oldu. Hem Ülker Spor ve Etkinlik Salonu gibi Avrupa’nın sayılı salonlarından birinde oynuyoruz hem de birçok lisanslı ürünümüzü salonda yer alan Fenerium mağazasında taraftarlarımıza ulaştırıyoruz. Önce Ayhan Şahenk, ardından da Akatlar’da oynadıktan sonra Anadolu yakasında bir salona geçmek bizim için operasyonel anlamda büyük avantaj, çünkü merkezimiz Maltepe’de. Salonun konumu ve fiziksel durumu bizim için biçilmiş kaftan. Bu durum, Fenerbahçe’deki dostlarımızın ilgisi ve samimiyetiyle birleşince keyifli bir çalışma ortamı oluşmuş oldu. Bu vesileyle onlara da teşekkür edelim.
 
Bu sezon özelinde konuşacak olursak yeni oyuncuların taranması, araştırılması ve kadroya katılması için neredeyse üç ay boyunca geceli gündüzlü çalıştık. Geçtiğimiz sezon güçlü ve zayıf olduğumuz alanları belirleyip hedef odaklı ilerlemek istedik. Aramıza katılacak oyuncuların karakterlerine, hem saha içinde hem de saha dışında birbirleriyle olan uyumlarına önem verdik.
 
Bu sezon FIBA Europe Cup’ta iddialı olmak istediğimiz için özellikle kadromuza katacağımız yabancı oyuncuların Avrupa’nın en üst liglerinde forma giymiş, tecrübe sahibi olmalarını istedik. Başkanımızın güveni ve desteğiyle bunu da büyük oranda başardığımıza inanıyorum. Umarım bu oyuncu ve antrenör grubuyla hem bu sezon başarılı olur hem de önümüzdeki yıllar için istikrarlı bir yapının temellerini atmış oluruz.
 
Bu sezon en büyük rakibimiz ne yazık ki sakatlıklar oldu. Devin Williams sezon başında sakatlandı ve neredeyse üç ay aramızdan ayrı kaldı. Aynı şekilde Kartal ve Muhammed de uzun süre forma giyemedi. Bu da bizi takımımıza takviye yapmaya itti. Önce aramıza Richard Solomon katıldı ve sistemimize hızlıca adapte oldu. Ardından da oyun kurucu pozisyonuna Emir Gökalp’i ekledik ve ondan da çok önemli verim aldık. Eksik mücadele ettiğimiz dönem kolay değildi; ancak malzemecisinden başkanına kadar burada herkes ne yapması gerektiğinin farkında. Huzurlu ve çalışkan bir ortamımız var.
 
Ben Bentil’e Olimpia Milano’dan teklif geldi ve biz de ona destek olduk. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz sezon ortasında da Alex Perez’i Fenerbahçe’ye vermiştik. Takip edilen, izlenen bir kulüp olduğumuzu görmek bize gurur veriyor. Bentil’in ayrılmasına elbette üzüldük; ancak hedeflerimizden şaşmış değiliz. Onun yerini Sam Dekker kalitesinde bir oyuncuyla doldurabilmek bizim için kritik oldu. Dekker da yeni gelmesine rağmen takımımıza çabuk bir şekilde adapte oluyor ve hocamızın kendisinden beklentilerinin farkında. Bir süre haftada tek maça düştük, idman sıklığımızı artırma ve sistemimizi güçlendirme şansımız var. Yeni gelen oyuncularımızın adaptasyonu için önemli bir ay olacak.
 
En büyük projemiz altyapı. Bunu her fırsatta söylemeye gayret ediyoruz. Ligde Türk oyunculara en çok süre veren takım biziz ve bunu, uzun yıllar altyapı basketboluna emek vermiş bir antrenörle yapıyoruz. En büyük hayalimiz, altyapımızdan yetişen oyuncularımızın ileride A Milli Takım formasını giydiğini görmek.
 
Bu sezon özelinde konuşacak olursak ligde iyi bir yerden play-off’a girmek ve FIBA Europe Cup’ı kazanan ilk Türk takımı olmak istiyoruz. Şu ana kadar kupada namağlup gidiyoruz, umuyorum ki sonu da mutlu bitecek. Ayrıca ligin ilk yarısını iyi bitirmek ve Türkiye Kupası’na giderek orada kendimizi göstermek istiyoruz. Kısacası mücadele ettiğimiz her kulvarda rekabetçi olmak bizim için bir numaralı öncelik.
 
Bu sezon Süper Lig’deki dördüncü yılımız. Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları olarak sayısı 200 bine yaklaşan bir öğrenci kitlemiz var. Bu açıdan lige farklı bir renk getirdiğimize inanıyorum. Önümüzdeki yıllarda bu çocuklarımıza basketbolu ve sporu sevdirmek bizim için olmazsa olmaz.