İMZA | David Mutaf & Serhan Savut
Basketbol Süper Ligi'nde zorlu fikstürden kritik galibiyetlerle ayrılan Bursaspor İnfo Yatırım'da hedef play-off'a kalmak. Genç oyuncu David Mutaf ve koç Serhan Kavut ile geri kalanı için hedefleri ve daha fazlasını konuştuk...
ECE ERGEZ
İNANÇ
DAVID MUTAF
“Benim yaşımdaki bir basketbolcunun mevcut hiçbir şeyle yetinmemesi gerektiğini düşünüyorum. Kendimle ilgili en yakın hedefim ise normal sezonu en güzel şekilde bitirip Bursaspor ile play-off'lara girebilmek. Umarım hedefime ulaşabilirim.”
Bursaspor'a gelişim benim için çok kolay bir süreç değildi. Türkiye’ye dönmek isteyip istemediğimden emin değildim. Bu süreçte Avrupa’da Gran Canaria ve diğer kulüplerle temas hâlindeydim ama Gran Canaria’nın beni kiralık göndermek istediğini öğrenince Türkiye benim için ilk tercih oldu. Kendimi daha fazla gösterebileceğim bir yerde oynamak bana daha sıcak geldi.
Hem taraftar etkisi hem şehirdeki basketbol ilgisi... Aynı zamanda kulübün özellikle son yıllarda Avrupa’da elde ettiği başarılar benim Bursa'ya gelmemde etkisi oldu. Ayrıca hem abimin (Can Maxim) daha önce burada oynamış olması hem babamın daha önce Bursa'da yaşamış olması da diğer etkenler oldu. Sanki ailede herkesin iş sebebiyle Bursa’da olduğu ve benim de olmam gerekiyormuş gibi hissettim ve buraya gelmeye karar verdim! (Gülerek)
Fiziksel sertlik ve mental olarak hem Avrupa’da hem ABD’de yaşadığım zorlukların bana çok şey kattığını düşünüyorum. Şu an Türkiye’ye ilk geldiğim zamandan daha olgun daha iyi şekilde döndüm diyebilirim.
Sezona çok iyi başlamıştık ama aldığımız bazı mağlubiyetlerden sonra düşüş yaşadığımız anlar oldu. Ama ne yaşarsak yaşayalım her seferinde ayakta kalmayı başardık. Gösterdiğimiz iyi reaksiyonla önemli galibiyetler aldık ve bu sayede play-off mücadelesinin içinde kaldık. Benim için de iyi kötü pek çok yeni tecrübeye sahip olduğum bir sezon oldu. Umarım sezonu da güzel bir şekilde bitirebiliriz.
Abimle (Can Maxim) karşılıklı oynadığım anlarda kendimi duygusal olarak çok garip hissetmiştim. Bu benim küçüklüğünden beri hayalini kurduğum bir şeydi. Onunla aynı sahada olmak benim için tarif edilemez bir duygu. Ben zaten onun sayesinde basketbola başladım ve her daim o desteğini bana hissettirmiştir. O yüzden onunla aynı sahada olmak benim için çok özel bir duygu... Umarım onunla uzun seneler karşılıklı oynamak nasip olur.
Ben hiç bir zaman yerli veya yabancı oyuncu ayrımı yapmadım. Her zaman gösterebileceğimin en iyisini göstermeye çalıştım. Ülkemizde yerli oyuncunun süre ve şans bulması tabii ki kolay değil ama bu düşünceye odaklı hareket etmek istemedim. Bu düşünceyi kafamdan atınca sahada da kendimi daha iyi hissettim. Yerli oyuncular potansiyellerini bu düşüncelere takılmadan gösterirlerse bu durumun üstesinden de gelebileceklerini düşünüyorum.
Benim yaşımdaki bir basketbolcunun mevcut hiçbir şeyle yetinmemesi gerektiğini düşünüyorum. Hep daha iyisini hedefleyerek kendini hep daha yukarıya çekmeliyim. Ben de her sezon bu anlamda hep elimden geleni yapıyorum. Kendimle ilgili en yakın hedefim ise bu sezonu en güzel şekilde bitirip Bursaspor İnfo Yatırım ile play-off'a girebilmek. Umarım hedefime ulaşabilirim. İnsanın sevdiği işi yaparken ona verdiği önem ve özveri bu konularda çok belirleyici oluyor. Çünkü bu yaptığın fedakarlıklar seni bir yerlere getiriyor. Fedakarlık ve disiplinle başarının geleceğine inanıyorum.
AİDİYET
SERHAN KAVUT
“Bursa'da basketbol takımının kuruluşundan itibaren her anını yaşamak, hissetmek ve ben oradaydım demek inanılmaz güzel ve özel bir duygu. Bu konuda kendimi çok şanslı biri olarak görüyorum.“
Bursa ve Bursaspor’un benim için çok duygusal ve yoğun hissiyatlı bir konu olduğunu söyleyerek başlayabilirim. Doğduğum, büyüdüğüm ve nerdeyse basketbol hayatımın hem oyunculuk hem de antrenör olarak büyük bölümünü burada yaşamış biri olarak bu şehre ve bu camiaya çok şey borçlu olduğumu söylemek isterim. Bursaspor’un gelişimine ve büyümesine bu kadar yakından tanıklık etmek benim için gerçekten mutluluk ve gurur verici bir durum.
Basketbol takımının kuruluşundan itibaren her anını yaşamak, hissetmek ve 'ben oradaydım' demek inanılmaz güzel ve özel bir duygu. Bu konuda kendimi çok şanslı biri olarak görüyorum.
9 yıl önce henüz oyuncuyken Bursaspor’a imza attığımda bu kadar uzun soluklu bir yolculuk olacağını hiç tahmin etmemiştim. Basketbolu bıraktıktan sonra hedefim her zaman saha çizgileri içerisinde antrenör olarak kalmak olsa da 'o bırakma' kararı geldiğinde çok duygusal yaklaşıyorsunuz.
Çünkü uzun yıllar sonunda çok emek verdiğiniz bir işi sonlandırıyorsunuz ve bu kararı alabilmek çok kolay olmuyor, benim için de öyle olmadı. Planlarım içerisinde 2 - 3 sene daha basketbol oynamak olsa da Bursaspor’dan gelen bu teklife kayıtsız kalamazdım. Şimdi geçmişe dönüp baktığımda ne kadar doğru bir karar verdiğimi çok net bir şekilde görebiliyorum.
Bursaspor'un basketbol takımının tarihinde yer almak ve bu camianın bir parçası olmak benim için her zaman gurur kaynağı olacak. Bu formayı hem oyuncuyken giymek hem de her kategorisinde antrenör olarak çalışmak herkese nasıp olmaz diye düşünüyorum.
Takımın başına geldikten sonra yaptığımız ilk hamle oyunculara Bursa şehrini ve Bursaspor'u daha detaylı anlatmak oldu. Çünkü bu şehrin ve bu takımın kimyasında buraya ait olmak ve ait hissetmek var. Bu takımın kaptanlığını ve antrenörlüğünü yapmış biri olarak ilk günden itibaren dikkat ettiğim en önemli nokta aidiyet duygusu. Bizim ekip olarak yaptığımız en önemli hamlenin bu olduğunu düşünüyorum.
Bizim için son derece kritik ve önemli 3 deplasman maçımızdan galip geldik ve bu kulüp tarihinde bir ilk olarak tarihe geçti. Öncelikle dış sahada bu kazanma direncini gösteren ve oyun planlarına sadık kalan oyuncu grubuma çok tesekkür ediyorum. Özellikle Bahçeşehir ve Denizli galibiyetleri hem sıralama açısından hem de mental açıdan çok önemliydi. Manisa galibiyetinden sonra play-off sıralamasında özellikle 8’inclik için çok takımlı bir mücadele olacağa benziyor.
Kalan maçlarımıza bakacak olursak zorlu bir fikstürümüz var. Umarım bu zorlu fikstürde alacağımız sonuçlarla play-off'a adımızı yazdırırız.
Özellikle önceki koçumuz Zdovc gittikten sonra Bursaspor’un maddi olarak zorlandığını ve problem yasadığına dair yorumlar ve telefonlar aldım. Biz sezon başından itibaren bu konuda hiç problem yaşamadık. Oyuncular. staff ve kulüp çalışanları eksiksiz bir şekilde haklarını zamanında hatta bazen gününden önce aldılar. Şu anda hiçbir oyuncuya veya kişilere borcu olmayan bir kulübüz. Bu konuda baskanımız Sezer Sezgin’e ve yönetim kuruluna çok teşekkür ediyorum.
Bizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan her zaman destek olan bu ligin çok üstünde bir taraftara sahibiz. Biz onlarla sahada çok daha güzeliz, çok daha iyiyiz. Manisa maçında bizi son saniyeye kadar muhteşem desteklediler. Biz de onlara güzel bir galibiyet hediye ettik.
Tribünlere baktığımda çok fazla genç nesil basketbolsever ve Bursaspor formalı çocuk ve aile gördüm. Bizim en büyük amacımız özellikle çocuk ve genç neslin Bursasporlu olarak büyümesi... KuIüp olarak onlara ne kadar fazla dokunabilirsek o kadar mutlu oluruz. Bu konuda seneye çok daha fazla çalışmalarımız olacak.