EuroLeague'de Final Four adayları
EuroLeague'de bu sezonun F4 adaylarına gelin birlikte bakalım...
ARDA AYGAHOĞLU
REAL MADRİD
Dünyanın en büyük spor markası Real Madrid, EuroLeague arenasında her yıl zirveye oynuyor. Ancak bu sezon belki de son 10 yılın en iyi takımı olmayı başardılar. Elbette, sezonu şampiyon bitirmeden onlara son yılların en iyi takımı unvanı vermek abartı gibi görünebilir fakat parkedeki oyunuyla karşılarına çıkan herkese ezici bir üstünlük sağladılar.
15 maç sonunda yalnızca son topta Fenerbahçe Beko’ya kaybeden Madrid, fırtına gibi eserken pandemi tarafından durdurulan Anadolu Efes’ten beri görülen en dominant performansı sergiliyor. EuroLeague koçlarına yapılan bir ankette, antrenörlerin çoğu Campazzo veya Tavares’ten birinin MVP olacağını düşünüyordu.
Eflatun beyazlılar iki MVP düzeyinde oyuncuya ve Hezonja – Musa gibi skorerlere sahip. Causeur, Deck, Abalde takım oyununda hücum ve savunmada büyük katkılar sunuyor. Rodriguez ile Llull’ün sunduğu tecrübeye Poirier ile Rudy’nin bench'ten getirdiği enerji eşlik ediyor.
Real Madrid, elit düzeyde hücum ve savunma oyuncularıyla kusursuz bir kadro yapısı inşa etti. Sahada çoktan NBA seviyesinde bir düzeye çıktılar. Açıkçası Real Madrid bir Final Four adayından öte şampiyonluğun en büyük favorisi olarak öne çıkıyor. Tek maç formatındaki dörtlü finallerde günlük performanslar tüm sezonu mahvedebilse de, 2014’te Maccabi Tel Aviv’in şampiyonluğa uzandığı maçtakine benzer sürpriz bir facia yaşama ihtimalleri pek kuvvetli görünmüyor.
BARCELONA
Barcelona birkaç yıl boyunca Final Four’dan uzak kalmasının ardından büyük bütçelerle kurduğu kadroları Saras’a emanet etti. Dörtlü final hasreti dinse de beklenen şampiyonluk hiçbir zaman gerçekleşmedi.
Başta Nikola Mirotic olmak üzere birçok yüksek kontratlı isimle yollar ayrılmasına rağmen Jabari Parker ve Willy Hernangomez gibi üst düzey isimler kadroya dahil edildi. Laprovittola ve Satoransky gibi yaratıcı kısaların varlığı, Jabari Parker ile Hernangomez gibi skorer uzunların katkısı, Vesely’nin pota altındaki caydırıcılığı, Kalinic’in savunmada sundukları haricinde başka isimlerden de katkı alıyorlar. Barça’nın Real Madrid’e oranla şampiyonluk şansı düşük görülse bile kadro kalitesi olarak ligin en iyi üç takımı arasında yer aldığı rahatlıkla söylenebilir.
VIRTUS BOLOGNA
Sezon başında Virtus Bologna için play-off turuna katılmak tüm basketbol dünyası tarafından başarılı olarak görülmelerini sağlayabilirdi. Onlar ise, play-off turu adayı etiketini üstlerinden atıp bir Final Four adayı hâline geldiler.
Ligin ilk yarısı tamamlanırken, 2. sırayı elde eden İtalyan ekibi için hâlâ istikrarlı devam edebileceklerine dair soru işaretleri olsa da dörtlü final için rekabetçi takımlar arasında görülmeyi hak ediyorlar. Bir dönem EuroLeague’e damga vuran Hackett ve Shangelia eski güzel günlerine dönerken, Belinelli’nin de özellikle EL maçlarında parlamasıyla beklentileri aştı. Takım oyunu ve istikrar, Bologna’nın kaderini tayin edecek.
MONACO
Dürüst olmak gerekirse Real Madrid ve bir parça da Barcelona dışındaki takımlar arasındaki güç dengesini keskin çizgilerle belirlemek kolay değil. Normal sezondaki puan durumu da bu durumun net bir resmini ortaya koyuyor. Bu satırlar yazılırken 7. sırada bulunan, sezon öncesi Kemba Walker takviyesiyle dikkatleri üzerine çeken Monaco geçen sezon yaptıklarıyla ve Mike James’in liderliğiyle Final Four için iddialı bir aday.
James – Diallo – Okobo iskeletine Kemba’yı eklemek Monaco’ya şu ana dek hiçbir şey kazandırmadı. Geçen sezondan biraz daha etkisiz bir oyun sergileyen Roca Team'de Mike James’in hâlâ 19.2 sayıyla yarattığı etki ve takım kimyasının zamanla oturma ihtimali onların gelecek için umutlu olmasını sağlıyor.
PANATHINAIKOS
11 yıldır Final Four’dan uzak kalan Panathinaikos, senelerdir hiç bu kadar güçlü ekibi bir araya toplayamamıştı. Ergin Ataman’ı takımın başına getirdikten sonra Juancho, Lessort, Vildoza ve sezonun transferi Sloukas ile ligin en iyi kadrolarından birini kurdular. Bir ara ligin 4. sırasına kadar yükselen Yeşiller, geçmiş sezonlara göre çok daha iyi görünüyor.
Takımın yeni ve toplama görüntüsü onları zorlasa da, Kendrick Nunn ve Mitoglou’nun ekstra katkılarıyla daha güçlü hâle geldiler. Ataman’ın takımı, dörtlü finali sonuna kadar zorlayacak.
MACCABI TEL AVİV
2014 yılındaki şampiyonluğun ardından esamesi okunmayan Maccabi’de işler yolunda gidiyor. Maccabi’nin etkileyici performansı, İsrail – Filistin arasındaki gerilimden bile etkilenmezken, Bonzie Colson ile Baldwin’in öncülüğünde Lorenzo Brown’ın da katılımıyla yıllar sonra ilk kez bu kadar ciddi şekilde Final Four yapma şansına sahipler.
OLYMPIAKOS
Sergio Llull’ün son anlardaki şutuyla şampiyonluğu kaptıran Olympiakos, lige beklentilerin uzağında bir başlangıç yaptı. Vezenkov ve Sloukas’ın kayıpları 'Kırmızılar'ın makine gibi işleyen sistemini çok yıprattı. Yaratıcı ve skorer oyuncu eksikliği bulunan takım, yıllardır sürdükleri düzen ile her şeye rağmen Final Four biletini sonuna kadar kovalayacak.
PARTİZAN
Sırbistan’da devletin basketbola olan yatırımları Partizan’ın üstündeki sorumluluğu daha da arttırdı. Zeljko Obradovic’in ekbi Kevin Punter’ı takımda tutarak gücünü korurken, Kaminsky’nin gelişi ve Avramovic’in oyundaki gelişim sayesinde geçen yıl kılpayı kaçırdığı finallere uzanabilir.
FENERBAHÇE BEKO
Fenerbahçe, koçluk koltuğuna Saras’ı getirdikten sonra Calathes’in koçla geçmişteki yaşadıkları düşünülerek şüphe duyulmuştu fakat şu ana dek her şey mükemmel ilerliyor. Litvanyalı koç geçmişte düşük bütçeli Zalgiris ile kazandığı başarıya Guduric, Wilbekin, Dorsey ve gibi beklentilerin üzerine çıkabilen birçok oyuncuya sahip Kanarya ile de ulaşabilir.
Fenerbahçe’nin oturmuş kurgusu üzerine Saras’ın katacakları ve kritik oyuncuların kendilerinden bekleneni yerine getirmesi hâlinde bu takım dörtlü finalde yer bulabilir.