EFES'E ADANAN 32 YIL

Anadolu Efes'in ve Türk basketbolunun emektarı 'malzemeci Ado'nun 1986 Martı'nda Efes fabrikasında başlayan lacivert beyaz serüveni, 1986 Ekimi'nden itibaren kulübe adım atmasıyla 33 kupaya tanıklık ettiği bambaşka bir hâl aldı...   


Röportaj: Tolga YENİGÜN 
 
Futbol dünyası için Beşiktaş'ın malzemecisi Süreyya ne anlam ifade ediyorsa; basketbol camiasında da Efes'in malzemecisi Adnan Güney namı diğer Ado onu ifade ediyor... 
 
Ribaund Dergisi olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü için basketbolun gerçek emekçisi Ado ile mekanı Efes Kulübü'nde bir araya geldik. Efes'le ilk tanışması 1986'ya dayanan, 1986'da kapısından girdiği lacivert beyazlı kulüpte ise 32 yılda 33 kupa gören Ado ile yaptığımız samimi röportaj şöyle...
 
EFES ÖNCESİYLE BAŞLAYALIM
 
29 Mart 1962 Konya Ereğli doğumluyum. Ortaokul zamanında çalışmaya başladım, liseyi bitiremedim. 13 yaşında Konya’da Efes bayiinin yanında çalışmaya başladım. Urfa’da askerlik yaptım. Döndükten sonra ilkokul hocamın oğlu Antalya’da bir restoran açtı. Beni de yanında götürdü. 1983’ten 1985’e kadar orada yaşadım. Sonra İstanbul’a geldim. 
 
GELELİM EFES'LE TANIŞMANA
 

Eşimin dayısı Efes’in müdürünün arkadaşı idi. 1986’da bu vesile ile burada çalışmaya başladım. Önce geçici isçi olarak girdim. Bira dolum yerinde son kontrolculuk işindeydim. Yani biralar doluyor, etiketleniyor, kasalara dolmadan önce; 'biralar şişelerin įçinde aynı hizada mı?' diye kontrolůnű yapiyordum. Bana "Seni burada tutacağız" dediler. 1986 Ekim ayında bir arkadaş ayrılmış spor kulübünden... Onun yerine ben girdim. Basketbola ilgim de vardır. Fabrikada çalışırken de Efes’in maçlarına gidiyorduk. Buraya başladığım zaman 4 kişi çalışıyorduk. O zamanlar bu kadar profesyonel değildi kulüp. Çift taraflı formalar vardı, onları yıkıyorduk. Bir maç için 2 file, 3 top ve formalar ile geliyorduk. Şimdiki kadar malzeme yoktu. O zaman kulüpte araba da yoktu, belediye otobüsü ile gidip geliyorduk. O zaman deplasmanlara gitmiyorduk. Rahmetli Özcan Mutlugil sırayla deplasmanlara gitmemizi söyledi. Gitmeye başladık. Yaklaşık bir sene sonra bu iş sadece bana kaldı. 1993’ten 97’ye kadar malzemeciliğe ara verdim ve kulüpte başka görevlerde bulundum. 
 
EN SIKINTILI ZAMANLAR
 
Bir kere sanırım Malaga’ya giderken malzemeler havaalanında kalmış uçağa yüklememişler son anda yine başka bir uçak ile onları yetiştirdik. Bir kere Banvit’e giderken de antreman öncesi ayakkabıları unutmuştum. Normalde ayakkabılar ıslak olduğu için ertesi gün hazırlıyorum onları unutmuşum. Sonradan yollamışlardı.
 
UNUTAMADIĞIN HİKAYELER
 
Yıl 2004 olmalı 10. ya da 11. şampiyonluğumuz öncesi Kerem Tunçeri şampiyon olursak saçlarını keseceğim demişti. Skor o zaman 3-3’tü final serisinde kazanmıştık ve kesmişti saçlarımı. Akşam eve gidince onlar bile tanımamıştı beni.  Bir başka sezon da 2010-11 olması lazım Sinan Güler ile Ermal Kuqo saçlarımı kazımıştı. 

EN SEVDİĞİN YERLİ OYUNCULAR
 
Bu çok zor bir soru ama. Kerem Tunçeri, Cenk Akyol, Ermal Kuqo, Kaya Peker, Cedi Osman ve Doğuş Balbay’ı sayabilirim. Tamer Oyguç ile Cedi'yi de eklemesem olmaz. 
 
YA SEVMEDİKLERİN...
 
Efes'te forma giyen hiçbir oyuncu ile sorunum olmadı. Willie Solomon bile ilk geldiğinde çok donuktu, pek kimseyle iletişim kurmazdı; onunla bile şakalaşırdık.
 
YABANCILARDA EN SEVDİĞİN İLK 5
 
Naumoski-Antonio Granger-Marcus Brown-Domercant-Prkacin
 
EN ÖZEL KOÇ
 
Aydın Örs. Aydın Hocam Fenerbahçeli, ben Galatasaraylıyım. Futbol maçları öncesi iddiaya girerdik. O genelde Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi yeneceği dönemlerde bizle iddiaya girerdi ki, biz kazanalım. Yurt dışına gittiğinde de bize hediyeler getirirdi. Aydın Ağabey’i çok severiz. Onun dışında Ivkovic ilk geldiği sezon bana çok güzel bir doğum günü hazırlamıştı. Onu hiç unutamam. Ergin Hoca bize hiç karışmaz. Onun katı kuralları yok. Bazı hocalar dakiktir, Ergin Hoca o kadar takılmaz. Birkaç dakikaya müsamaha gösterir.
 
KORAÇ'IN GELİŞİ...
 
Koraç sezonu tüm takım bekliyorduk kupayı kazanmayı. O zamanlar çok yabancı yoktu. Sadece Naumoski ve Conrad McRee vardı. Aydın Örs Türk oyunculara çok güveniyordu. O sene 4 kupa kaldırdık.
 
1 MAYIS'TA NEREDESİN?

25 yıl olduğu gibi bu 1 Mayıs'ta da Efes nerede ise ben orada işimin başındayım...
 
 
3 LİG ŞAMPİYONLUĞU DIŞINDA
EFES'İN GÖRMEDİĞİ KUPASI YOK
1 KORAÇ KUPASI
10 LİG ŞAMPİYONLUĞU
10 CUMHURBAŞKANLIĞI KUPASI
11 TÜRKİYE KUPASI
Not: Adnan Güney 1978-79, 1982-83 ve 1983-84 lig şampiyonluğunda Efes bünyesinde değildi. 
 
ADO İLE TİPLEME
En iyi oyuncu?
Naumoski.
En beğendiğin koç?
Aydın Örs
En zorlu deplasman.
Panathinaikos deplasmanı. Hatta bir keresinde dayak da yemiştik. Maç bitiminde seyirciler sahaya dalmıştı. Biz de arada kalmıştık. Sağolsun Prkacin araya girip bizi kurtarmıştı.
Efes’i bir kelime ile nasıl özetlersin?
Hayatım
 
'Efes'e gönülden bağlıdır' 
Ergin Ataman

Ado Efes'in simgesi, emekçisidir. Efes Kulübü'ndeki üç dönemimde de onunla çalışma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Avrupa kulüpleri de dahil olmak üzere işini en iyi, en profesyonel şekilde yapan kişidir. Efes kulübünde büyük emeği vardır ve bizler için de çok değerli bir isimdir. Onun işini bu kadar iyi yapmasının sırrı, Anadolu Efes'e gönülden bağlı olmasındadır.



'Ado benim için kardeş gibidir '
Petar Naumoski

Ado benim için çok değerli bir insandır. Ado hakkında öyle uzun uzadıya, çok fazla konuşmama gerek yok. O Efes'in simge isimlerinden ve benim için bir kardeş gibidir... Ve hayatımın sonuna kadar da Ado benim için öyle kalacak. 

'Ado'nun Efes'e katkısı Nauomoski kadar...'
Ermal Kuqo

Ado'nun iyiliğini, insanlığını, yaptığı işe saygısını anlatmaya cümleler yetmez. Cana yakın kalbi, Efes tarihindeki tüm oyuncular toplansak hepimizden büyüktür. Her takımda olduğu mutlaka Efes'te de karakteri düzgün olmayan oyuncular olmuştur, Ado o oyunculara bile üzerinde Efes forması var diye sahip çıkmıştır. Benim gözümde Ado'nun Efes'e katkısı; Naumoski'nin yaptığı katkı kadar büyüktür. Ben onu aileden biri gibi görüyorum, ona sev

anadolu efes adnan güney ado