Büyük Kaptan

Kadın basketbolunda rekabet düzeyi günden güne artarken, play-off yarışı ilgi çekici bir hâl almaya başladı. Herbalife Nutrition Kadınlar Basketbol Süper Ligi'ndeki yarışı, kadın basketbolunun gelişimi ve milli takımda yaşanan jenerasyon sancılarını 3 Büyükler'in kaptanlarına sorduk. Fenerbahçe Öznur Kablo'dan Tuğçe Canıtez, Galatasaray'dan Işıl Alben ve Beşiktaş TRC İnşaat'tan Bahar Çağlar, RİBAUND okurları için merak edilenleri cevapladı...

PARÇALI’NIN RUHU: IŞIL ALBEN

“Bu forma altındaki hedefim halihazırda 3 olan Avrupa kupası sayımızı çoğaltmak.
Ben sporcu olmaktan öte, çocukluk hayalini gerçekleştiren bir Galatasaray taraftarıyım…”

Herbalife Nutrition Kadınlar Basketbol Süper Ligi'ne oldukça iddialı bir giriş yaptığımızı söyleyebilirim. Çok çok iyi bir antrenörümüz var. Efe Güven’in bize olan inancı tüm takımı fazlasıyla motive ediyor. Ligimizde şampiyonluk hedefiyle kurulmuş çok ciddi bütçeli rakiplerimiz var.

Her şeyin ötesinde Claudia Cuic'in sakatlanması bizim için gerçekten büyük bir sorun oldu. Çünkü bu sakatlık durumu yabancı sayımızı 3’e düşürdü. Ancak yine de çok önemli maçlarda takımımızın göstermiş olduğu inanç ve direnç çok umut vericiydi.

Çok güzel de bir takım ortamımız var ve bunun karşılığını sahada aldığımızı düşünüyorum. Süper Lig uzun bir yarış, şampiyonluk ipini göğüslemek için tüm takım elimizden gelenin en iyisini yapacağız.

Galatasaray’daki hedefim hâlihazırda 3 olan Avrupa kupası sayımızı çoğaltmak. Kariyerime ve kulübümün müzesine yeni kupa ya da kupalar eklemek istiyorum. Önümüzdeki 4-5 sene daha basketbol oynamayı planlıyorum. Basketbola devam edeceğim bu süre içinde yetenekli gençlerimizle tecrübelerimi paylaşarak onlara yardımcı olmak istiyorum.

Yeni sporcuların kendini bulması ve potansiyellerini gösterebilmeleri için çaba harcayacağım. Ben sporcu olmaktan öte, öncelikle çok şükür çocukluk hayalini gerçekleştiren bir Galatasaray taraftarıyım. Her Galatasaraylı benim ailemin bir parçası.

Gençliğimde, sarı kırmızılı formamı tribünde verdiğim destekle terletiyordum, şimdi ise sahada yeni zaferler için terletiyorum. Çocukluğumdaki dönem ile şu anki dönem tabii ki çok farklı noktalarda.

Bir kere basketbolun kuralları günden güne değişiyor, gelişiyor ve heyecanı artıyor. Kadın basketbolu da ülkemizde çok uzun seneler en istikrarlı branşlardan biri olmanın gururunu yaşadı. Üst üste 2 Dünya Şampiyonası ve 2 Olimpiyat Oyunları heyecanı yaşadık.

Kulübümüz Avrupa'dan 3 kupayı ülkemize getirdi ve ülkemizin göğsünü kabarttı. Bence hem Süper Lig kalitesi olarak, hem de elde edilen başarıları göz önüne alarak oldukça güzel bir noktadayız. Zaman zaman A Milli Takım’da jenerasyon değişikliği sebebiyle sorunlar yaşıyoruz; evet ama ben uzun vadede tekrar aynı başarıları yakalayacağımıza inanıyorum.

Başarı konusunda yakaladığımız istikrara gelecek yıllarda da sürdürebileceğimize inancım tam. A Milli Takım'ın son iki turnuvada sergilediği performansı düşününce inkar edilemez bir düşüş yaşadığımız gerçeği var. Alışmış olduğumuz başarıların uzağında kalmak beni mutlu etmedi. Uzun yıllar sonra milli takım formasıyla ilk defa gruplardan çıkamadım.

Jenerasyon geçişi kaynaklı düşüşler yaşanabiliyor. Uzun vadede ülke olarak özlenen başarılara yeniden yelken açacağımıza dair inancım var. Yeni jenerasyon geçişi tamamlandıktan sonra işler daha farklı noktalara gelebilir. Ancak son iki turnuva özelinde konuşmam gerekirse net bir cevap vermem mümkün değil. Açıkçası bu sorunun cevabını ben de bilemiyorum. Bunu antrenörlerimiz daha iyi bilirler.

GURUR: TUĞÇE CANITEZ

"Fenerbahçe her zaman her kulvarda şampiyonluğu hedefleyen bir kulüptür. Birsel Vardarlı
Demirmen gibi bir ekolün ardından bu kulübün kaptanlığını üstlenmek gurur verici."

Bildiğiniz gibi Herbalife Nutrion Kadınlar Basketbol Süper Ligi'nde mağlubiyeti olmayan tek takım olarak 1. sırada yer alıyoruz. Biz "Fenerbahçe" olarak her zaman her kulvarda şampiyonluğu hedefleyen bir ekibiz. Benim bireysel hedefim ise her zaman daha iyisini yapmak... Takımımın nerede açığı varsa onu kapatmak, ribaund ihtiyacı varsa ribaund almak, savunma yapmam gerekiyorsa savunma yapmak, saha içinde ve saha dışında her zaman takımım için en iyisini yapmak.

Birsel Vardarlı Demirmen sadece ülkemizde değil Avrupa'da da bir ekol. Fenerbahçe kulüp tarihine adını altın harflerle yazdırmış ve taraftarımızın gönlünde taht kurmuş bir sporcu. 13 sene Fenerbahçe formasını giyip bu süre içinde 22 kupa kazanmış efsane bir kaptanla birlikte senelerce çalışmanın verdiği deneyimle şimdi Fenerbahçe'nin başarılarına başarılar ekleme zamanı bizde. Fenerbahçe'de kaptan olabilmek en büyük gururlardan birisi. Ben de bu görevi en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyorum ve çalışacağım.

Son zamanlardaki ekonomik değişmelerden kadın basketbolu da oldukça etkilendi. Buna rağmen ülkemizde oynanan basketbol yine Avrupa’daki en iyi liglerden biri olacak düzeyde. Gerek Euroleague gerekse Eurocup'ta birçok Türk takımımız boy gösteriyor ve başarılı bir performans sergiliyor. Kadınlara verilen değer arttıkça, kadınların yer aldığı spor dallarına ve kadın sporcularına verilen değer de daha çok artıyor. Bunu görmek gerçekten bir başka güzel.

Altyapımıza çok önem vermeli ve küçük yaş gruplarından başlayan bir basketbol sistemi oturtmalıyız. Ligimizde Türk oyuncularımızın süre alması için daha çok fırsat vermeliyiz. Basketbolla tanışmamış şehirlerimize basketbolu sevdirebilmek için etkinlikler yapmalıyız. Son zamanlarda Mardin ve Şanlıurfa'da yapılan Türkiye Kupaları bu söylediğimin durumun en güzel örnekleri. Bide medya aracılığıyla kadın basketboluna olan ilginin daha da arttırılması gerekiyor diye düşünüyorum.

Eski milli oyuncularımızdan bu bayrağı artık biz devraldık ve ay yıldızlı formaya yakışacak başarılar almak için en az onlar kadar çalışıyoruz. Milli formayı her giydiğimizde ilk günkü heyecanı hissediyoruz ve giderek daha fazla sorumluluk alıyoruz.

Daha çok gençlerden oluşan yeni bir takımız. Başarıya açız ve birlikte oynamak için hem yeteneklerini hem de yüreklerini ortaya koyan bir takım ruhuna sahibiz. Başarılı olmak için çok çalışıyoruz, bu yüzden de takım olarak giderek daha da iyi olacağımıza inanıyorum.



ASALET: BAHAR ÇAĞLAR

"Beşiktaş, Türkiye'nin 3 büyük camiasından birisi. Kulübün büyüklüğünden dolayı beklenti her zaman üst düzey. Çünkü zaferlere alışmış bir camiada hedef asla düşük olamaz."

Herbalife Nutrition Kadınlar Basketbol Süper Ligi'nde bu sezonki performansımız görünenden farklı. Şut yüzdemiz gerek takım olarak gerek ise bireysel olarak önceki yıllara göre daha düşük görünse de, hem takım hem de ben ekstra efor ve çaba göstererek bu açığı kapatmaya çalışıyoruz. Ve inşallah bu emeklerimizin karşılığını alarak hedeflenen noktaya hep birlikte varacağız.

Bireysel açıdan ve takım olarak çalışmalarımızı hedeflerimiz doğrultusunda devam ettiriyoruz. Sene sonunda planladığımız yerde olacağımıza dair hiç şüphem yok....

Beşiktaş ile geçen sezon başladığım maceraya gelirsek... Beşiktaş, Türkiye'nin 3 büyük camiasından birisi. Kulübün büyüklüğünden dolayı beklenti her zaman çok büyük. Çünkü zaferlere alışmış bir camiada hedef asla düşük olamaz.

Tüm sorunlarla ilgilenen ve takımı sahiplenen bir yönetimimiz ve yöneticilerimiz var. Bu desteği hissetmek de teknik ekip ve kadroda yer alan isimleri mutlu ediyor.

Formanın ağırlığını bilen bir ekibiz. Bu sebepten ötürü kendimizi her maçı kazanmak zorunda hissediyoruz. Koşulsuz şartsız, her şehirde bizi yalnız bırakmayan bir taraftar kitlemiz var. Bize olan güvenlerini sürdürüp, desteklerinin artarak devam etmesini bekliyoruz.

Kadın basketbolumuzdaki gelişmelere bakacak olursak, son 15 yılda teknoloji kadar hızlı ilerledik diyebiliriz. Kulüpler bazında 3 EuroCup ve 1 Euroleague Kupası ülkemize geldi. Yani gerek ekonomik, gerek başarı bakımından çok hızlı ilerleyen 15-16 yılımız var. Ama son 2 seneye bakarsak bir duraklama dönemine girdik diyebiliriz. Bu durumun fazla uzun süreceğini düşünmüyorum. Ülke basketbolumuz bu durumun üstesinden gelecektir ve yakın bir dönemde yeniden başarı dolu günlere yelken açabileceğimizi umuyorum.

Türkiye'de kadın basketbolunu bir sonraki aşamaya taşımak için, öncelikle kulüp takımlarında sorumluluk alan yerli sporcu sayısını arttırmak gerekiyor. Bu duruma ek olarak süre almaya başlayan genç isimlere değer vermek de şart. Ve en önemlisi doğru sporculara özgüven aşılamalıyız. Şu anda bu konuda ciddi eksikliklerimiz var. Ama eminim ki kısa zamanda bunlara bir çare bulunacaktı ve oyuncu yetiştirmedeki her şey yoluna girecektir .

A Milli Takım'daki geçiş sürecini değerlendirmek gerekirse... Avrupa şampiyonası, Dünya şampiyonası ve Olimpiyatlar'da başarılar kazanan bir milli takımız. Bu başarıları kazanan kadrolar yıllar içerisinde doğal olarak hep yenilendi.

Yenilenme devam etse de başarı ve hedefler kalıcı olmak zorunda diye düşünüyorum. Ve Türkiye olarak bunu başarabilecek bir oyuncu havuzumuz olduğunu da düşünüyorum.

Son A Milli Takım kadrosunda özel bir durumdan ötürü affımı isteyerek bulunamadım. İnşallah önümüzdeki dönemde kadrodaki yerimi alarak imza atılan yeni başarılarda pay sahibi olabilirim.