Barış Ermiş | Gurur

"Gençler Basketbol Şampiyonlar Ligi'nin turnuva elçisi olmak benim için çok onurlu ve gururlu bir görev oldu. TOFAŞ'ın hem kaptanlığını yaptım hem de gençlere yatırım yapan bir kulübün turnuva elçisi oldum. Bağlarımın çok kuvvetli olduğu bu kulüp için burada bulunmak ve TOFAŞ'ı, ülkemizi temsil edebilmek benim için çok gurur verici bir duyguydu…"

RÖPORTAJ: HÜSEYİN DEMİR
 
Youth BCL (Gençler Basketbol Şampiyonlar Ligi) gibi değerli bir organizasyonu ülkemize kazandırdığı için tekrardan gurur duyduğum TOFAŞ’a tebriklerimi iletiyorum. Gerçekten çok güzel bir turnuva oldu, mükemmel bir organizasyondu. Ben de bunun bir parçası olduğum için çok mutlu oldum.
 
Turnuvadaki karşılaşmaları yerinden takip ettim… TOFAŞ, turnuvayı ikinci olarak bitirdi, takımın gerçekten iyi bir jenerasyonu var. Ama gözlemlediğim kadarıyla turnuva genelinde çok yetenekli oyuncular olduğu kadar daha sonra gelişimini sürdürecek isimler de var. Igokea takımı hem fiziksel olarak hem de basketbol bilgisi anlamında biraz daha iyi bir takım gibi geldi bana... Bizim de çok yetenekli oyuncularımız var. Önlerinde kendilerini daha geliştirebilecekleri zamanları da var. Evet, belki yaşları 18 oldu; ama basketbol gün ve gün gelişebilen bir spor... Hem kuvvetlenecekler hem basketbol bilgileri gelişecek...
 
Turnuvada çok pozitif bir basketbol oynayan Tofaş takımı gördüm. Hızlı hücumlarla, pozisyon seçmeden, çok fazla top paylaşarak göze hoş gelen bir oyun oynuyorlar. Tabii ki bazı eksiklikler vardır; ama benim gördüğüm kadarıyla ilerleyen süreçte basketbol bilgilerini genişlettikleri zaman önümüzdeki senelerde bu TOFAŞ oyuncu fabrikasında A takımda ve diğer liglerde oynayabilecek birçok oyuncu olacaktır. İnşallah önlerinde sakatlıksız, başarı dolu basketbol kariyerleri olur.
 
Bu tarz turnuvalar bizim zamanımızda sadece milli takım düzeyinde oluyordu. Artık böyle kulüpler düzeyinde olması da bence gençlerin kendilerini test etmeleri açısından çok önemli. Sonuçta bu yaş kategorilerinde yılda bir veya iki tane iyi maç oynayabiliyorsunuz o da sizin jenerasyonunuza bağlı. Ama Avrupa seviyesine çıktığınız zaman bunun sayısı artıyor. Özellikle ben şu an mesela TOFAŞ’ta oynayan bir genç oyuncu olsam; final maçından alabileceğim birçok şey olurdu. ‘Fiziksel avantajları ne? Basketbol bilgileri ne?’ Bu bakıma turnuva gençler için çok iyi bir deneyimdi…
 
Kendilerini ileriye hazırlamak için erken bir sınav. Buradan ders alabilenler, kendilerini ona göre geliştirebilenler avantajlı çıkacak. Çünkü Avrupa’nın dört bir yanından takımlar vardı. Her klasmanda kendi pozisyonundaki oyuncuları görme şansı buldular. Şu an neyi eksik veya neyi iyi yaptıklarını gördüler ve bunun üzerine çalışma şansı yakalayacaklar. Bu seviyede ne kadar böyle iyi turnuvalar oynarlarsa onlar için büyük bir şans.

 

Bu turnuvaya kadar altyapı maçlarını çok fazla takip edemiyordum ama; bu Youth BCL’de TOFAŞ’ı; bizim jenerasyonumuzla karşılaştırdığımda oyun, şimdi çok daha hızlı oynanıyor. Çok daha mobiller. Bizim dönemimizdeki gibi uzun oyuncular yok, onlar bile artık çok daha mobil. Hareketli ayakları olan oyuncular seçmişler, bu büyük bir avantaj. Günümüz basketbolu da artık buna dönüyor. Eski tip pivot kavramı artık pek kalmadı. Özgür Cengiz liderliğiyle ön plana çıktı.
 
Oyun kurucu pozisyonundaki bir basketbolcunun öne çıkması da göze hoş geliyor; ama diğer oyuncular da gayet yetenekli, seçimlerini iyi yapıyor, topu erken kullanmak ile acele etmek arasındaki ayarı yapabiliyorlar. Bizim jenerasyonumuzda biraz daha eski tip, ağır basketbol vardı. Şimdi oyun biraz daha hızlandı. Aradaki farkı ben bu olarak görüyorum.
 
TOFAŞ’ın yeri bende her zaman çok başka oldu. Bu kulübe gelirken belki kariyerimin en zor kararlarından birini vermiştim. Tam kariyerimin zirvesindeyken 2. Lig’e gelmek beni o günlerde biraz düşündürüyordu; ama şimdi dönüp baktığım zaman belki de hayatımın en doğru kararını vermişim. Her zaman gururla formasını giydiğim veya adından bahsettiğim bir kulüp...
 
Özellikle altyapıyada genç oyunculara, genç antrenörlere uzun soluklu projeler yapan, ‘ki bu şu an günümüz basketbol takımlarında çok olmayan bir şey...’ Basketbolu da bıraktığım için gönül rahatlığıyla söyleyebiliyorum bir sürü kulüpte oynadım, çalıştığım en iyi kulüp TOFAŞ'tı. Aidiyet duygusu çok yüksek bir kulüp, aile gibi… Bu samimi ortam bize dışarıdan gelen oyuncular için bile büyük bir artı oluyordu. İyi ki Tofaş forması giymişim, burada kaptanlık yapmışım.
 
Başarılı günlerimiz oldu, başarısızlıklarımız oldu; ama o forma ve Bursa seyircisiyle beraber oynamanın gururunu her zaman yaşayacağım. TOFAŞ için elimden gelen desteği vermekten her zaman gurur duyacağım.
 
Kariyerimin devamı için çok büyük cümleler seçmek istemiyorum... Şu an biraz kendi işlerimden dolayı faal olarak basketboldan uzak kaldım diyebilirim. Tabii ki her zaman maçları izliyorum, arkadaşlarımla konuşuyorum, onlara destek oluyorum; fakat şu an kendi işlerimle ilgileniyorum. İleride tabii ki basketbolun içinde olmak isterim. İki senedir uzağım bu süreçte benim ilgimi çeken, içimde kalan; özellikle genç oyunculara biraz daha yardım edebilmek. Nerelerde doğru, nerelerde  yanlış yapıyorlar, onların ufkunu açabilmek. Çünkü biz de o yollardan geçtik. Bazen bunu göremiyorsunuz. Bazen gelen eleştirilere karşı çok agresif olabiliyorsunuz. O nedenle bu tecrübelerimi genç oyunculara yönelik iyi bir projelerde aktarmak isterim.

barışermiş tofaş bclyouthleague bursa ribaunddergisi röportaj